Güneş Sistemi’nde Güneş’ten sonra en büyük gök cismi olan ve birçok efsanede adı geçen Jüpiter'in üzerindeki o büyük kırmızı lekenin yeri bambaşkadır. Güneş Sistemi’mizin en büyük fırtınası olan kırmızı leke, 1970’li yıllarda Voyager uzay aracı tarafından yakından görüntülendi ve bu zamanlarda Juno uzay aracı ile kontrol ediliyor.
Geçen onlarca senenin fırtınanın görüntüsünde bir değişiklik yaratmadığını düşünebilirsiniz, fakat yapılan araştırmalar sonucunda Voyager’ın Jüpiter’in etrafından geçtiği 1970 yılında çekilen görüntüler kırmızı lekenin 3 dünyayı içine alacak kadar büyük olduğunu gösteriyor. Bu büyüklük günümüzde 1 dünya büyüklüğüne düşmüş durumda.
İlk olarak 150 yıl önce tespit edilen bu devasa afet, 1970 yılında gözetim altına alınmış ve gördüğümüz en güzel doğal afetlerden birisi olmuştu.
NASA'da görevli bilim insanları, kırmızı lekenin yaşadığı küçülmenin diğer fırtınalarla çarpışmasından yaşanan enerji kaybından olabileceğini savunuyor. Yine de daha öne Hubble Uzay Teleskobu ile alınan görüntüler incelenince büyük kırmızı noktanın bu fırtınalardan enerji kaybetmediği, aksine çoğunu tüketmeye devam ettiği ortaya çıktı.
Juno misyonunun baş araştırmacısı Scott Bolton konuyla ilgili bazı açıklamalar yaptı. Bolton, “Burada çok fazla şey oluyor. Biz de bunun için bir adım geri atmak zorunda kaldık. Gördüğümüz Jüpiter’i yeniden değerlendirmeliyiz” dedi. “Hiç bir şey sonsuza kadar sürmez” diyen Bolton, Büyük Kırmızı Nokta’nın ölme sürecine geçmiş olabileceğini belirtiyor. Gezegenlerin bu kadar hızlı bir şekilde değişmesi, gezegenimizin sonunun da böyle olabileceğini gözler önüne seriyor.