Havaların soğuması ve kış mevsiminin yaklaşmasıyla, milyonlarca vatandaş ısınma derdine düştü. Zira zaten yüksek olan doğal gaz faturaları, bu yıl daha da yükselecek gibi görünüyor. Hal böyle olunca da pek çok vatandaş, ısıtma sistemini ya minimum düzeyde kullanma ya da hiç kullanmama yolunu tercih ediyor. Ancak böylesi bir durum, hukuki açıdan sıkıntı doğurabilir gibi görünüyor.
Bazılarımızın başına gelmiştir; ara kat dairelerde yaşayan vatandaşlar, kışın ortasında bile kalorifer yakmaz, komşularının sıcaklığıyla ısınırlar. İşte bu durumla ilgili bazı açıklamalar yapan TED Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şebnem Akipek, dikkat çeken bir uyarıda bulundu. İlgili yasayı hatırlatan Akipek, ısıtma sistemini çalıştırmayan komşunun mahkemeye verilebileceğini söyledi.
Fazla fatura ödemek zorunda kalan vatandaş, tazminat talep edebilir
Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 18. maddesinde "Kat irtifakı sahipleri bu hakka konu olan ortak arsa üzerinde, ileride kat mülkiyetine çevrilmek üzere yapılacak yapının sözleşmeye ve plana göre tamamlanması için kendilerine düşen borçları vaktinde yerine getirmek ve yapı işini, doğruluk kaideleri uyarınca kolaylaştırmakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler." denildiğini belirten Prof. Akipek, bu maddeden komşuların birbirlerine karşı sorumlulukları olduğunu hatırlattı. Akipek'e göre komşuların doğruluk kaidesine uymaları, bu maddenin bir gereği. Kalorifer sistemini çalıştırmadan diğer komşular sayesinde ısınmayı planlayan bir vatandaş ise doğruluk kaidesine uymamış oluyor. Akipek, bu noktada şöyle konuşuyor;
Bu durumda kaloriferi yakmayan kişi, komşusunun daha fazla yakmasına sebebiyet veriyor. Bu kişi, Kat Mülkiyeti Kanunu açısından komşuluk ilişkileri bakımından komşularına zarar veriyor duruma düşüyor. Yine kanunun 33'üncü maddesi gereği kaloriferi yakan komşu, ana taşınmazın bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesine başvurarak hakimin müdahalesini isteyebiliyor. Burada kat maliki, 'Benim komşum kaloriferini hiç yakmıyor, bundan dolayı daha fazla yakmak durumunda kalıyorum. Benim sayemde o ısınıyor, buna müdahale edin.' diyebiliyor. Hakim de komşunun konutunu mevsim koşullarına uygun kullanmadığına karar verip, yaptığını sonlandırmasını isteyebilir. Hakim, talep halinde, komşu maddi zarara uğramışsa bu maddi zararın tazminine karar verebilir. Normalde aylık 500 liralık ısıtma gideri olan bir kişi, 700 lira yakmak zorunda kaldıysa bu zararın tazminini isteyebilir.
Bunların dışında, Türk Medeni Kanunu'nda da komşuluk hukuku ayrıca düzenlenmiş durumda. Burada da komşuluk hukukuna aykırı, komşuların katlanma sınırlarını aşan eylem söz konusu. Kanun gereğince yine komşunun hakkı doğuyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın mevzuatında var
Tesis Yöneticileri Federasyonu Başkanı Yahya Sağır da konuyla ilgili bazı açıklamalarda bulundu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın konuyla ilgili bir mevzuatı olduğunu ifade eden Sağır, şu ifadeleri kullandı:
Merkezi ısıtma sistemli, ısı pay ölçerli konutlarda, kış sezonunda sıcaklığın 15 derecenin altına düşmesi halinde kaloriferlerin yakılması zorunlu. Bağımsız bölümler boş dahi olsa bu zorunluluk var. Sıcaklığın 15 derecenin üzerine çıkması halinde de ısıtma sistemlerinin kapatılması gerekiyor. Bu husus, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ısı pay ölçerlere ilişkin mevzuatıyla düzenleniyor.
Vanasını kapatanlara, faturalardaki ortalama tüketim bedeline göre cezai işlem uygulanıyor. Yani kaloriferi yakmayanlar da yakmadığı halde bu bedeli ödemek durumunda kalacak.