Bilim dünyası, embriyoların gelişmeden önceki hangi hücrelerinin kas ya da uzuvlara dönüşeceklerinin nasıl belirlendiğine cevap veremiyor. Küçük bir organizmadan gelişmiş uzuvlara kadar uzanan gelişim süreci, kök hücrelere ilişkin yapılan çalışmalarla aydınlatılıyor.
ABD’nin New York eyaletindeki Rockefeller Üniversitesi’nde görevli araştırmacılar, şok eden araştırmanın detaylarını paylaştılar. Petri kabında bulunan insan hücrelerini bir tavuğun embriyosuna aşılayan bilim insanları, hücrelerin kendilerini nasıl organize ettiklerini ilk kez gözlemlediler. Çalışmayla “düzenleyici hücreler” hakkındaki bilgi miktarı da arttı.
Söz konusu düzenleyici hücreler, bir embriyonun üst, alt ve arka kısımlarının oluşmasından sorumlular. Bu durumda düzenleyici hücreler, insan vücudunun şeklini nasıl aldığına dair önemli detaylar sundular.
Elbette geçtiğimiz aylarda sonuçları yayınlanan insan-koyun melezi embriyolarla sonuçlanan araştırmada olduğu gibi bu araştırma da etik sorunlara ilişkin tartışmaları gündeme getirdi. Çünkü çalışmalar, kök hücre ile insan klonlamaya ilişkin yeni yöntemler sunuyor. Yani eşey hücrelere gerek kalmadan bir insanı dünyaya getirmekten söz ediyoruz.
Ayrıca araştırmacılar, söz konusu deneyde çalışmaların etik bir şekilde ilerlemesini sağlayan önemli bir kuralı da göz ardı ettiler. Bu kural, ABD gibi ülkelerde yapılan çalışmalar sırasında, düzenleyici kök hücrelerle yapılan çalışmalar sonucunda elde edilen embriyonun 14 günden daha uzun hayatta tutulmasını engelliyor.
14 günlük bir insan embriyosunun gelişimine eş değer olan 12 saatlik tavuk embriyoları deneyde kullanıldı. Bu da teorik olarak sürenin aşıldığı anlamına gelse de çalışmalara müdahale yapılmadı. Şaşırtıcı bir şekilde deneyler sırasında tavuk embriyosunun büyümeye devam ettiğini gözlemleyen araştırmacılar, düzenleyici hücrelerin ikincil bir tavuk sinir sistemi oluşturduğunu keşfettiler. Evet yanlış okumadınız; insan hücresi enjekte edilmiş bir tavuk embriyosunda, tavuk sinir sistemi oluşmaya başladı.
Bazı araştırmacılara göre bu sonuçlara ulaşmak için insan embriyolarının kullanımına gerek yok. Bu nedenle araştırmaların etik kurallar dahilinde, farklı amaçlarla yürütüldüğüne dair şüpheler artıyor.
Deneylerle tespit edilmek istenen şey, insandan alınan düzenleyici hücrelerin embriyoyu nasıl geliştirdiğini gözlemlemek.