Kralın Yetkilerini Sınırlayarak Bugünkü Hukuk Sisteminin Temellerini Atan, Tarihin İlk Yazılı Anayasası: Magna Carta Libertatum

7
1
1
0
0
Güçlü kralların hüküm sürdüğü bir çağ olan 13. yüzyılda imzalanan Magna Carta, bugünün anayasa sisteminin temellerini atan ilk hukuki belge olarak kabul edilir. Alınan kurallar hala Büyük Britanya ve ona bağlı sömürge ülkelerinde hukukun güvencesidir. Gelin tam adıyla Magna Carta Libertatum nedir yakından bakalım ve bazı maddelerinin önemini görelim.

Hukuk dediğimiz kavram modern düşüncenin bir ürünüdür. Güçlünün güçsüze zulmetmesinin önündeki en önemli engeldir. Yüzlerce yıl öncesine baktığımız zaman hukuk sistemini dini kuralların ve krallar tarafından verilen kararların belirlediğini görürüz. Ancak bunun Magna Carta isimli bir istisnası var. Tam adıyla Magna Carta Libertatum, 13. yüzyılda İngiltere’de imzalanmış ve ilk yazılı anayasa olarak kabul edilen hukuki bir belgedir. 

Magna Carta bir özgürlük bildirisi gibi görünse bile aslında halkı değil, baronları koruyordu. Yine de her şeye hükmeden tek bir güçlü kralın olması düşüncesini ortadan kaldırmış ve ilkel de olsa bir hukuki sistem oluşturmuştur. Bu hukuki sistemin yaratılma süreci ise İngiltere için oldukça kanlı olmuştur. Gelin tam adıyla Magna Carta Libertatum nedir, maddeleri nelerdir, önemi nedir gibi merak edilen soruları tüm detaylarıyla inceleyelim.

Magna Carta Libertatum

Temelden başlayalım, Magna Carta nedir?

Magna Carta ya da tam adıyla Magna Carta Libertatum, Latince Büyük Özgürlükler Sözleşmesi anlamına gelir. Dönemin İngiltere kralı ile feodal beyler olan baronlar arasında 13. yüzyılda imzalanmıştır. Kralın yetkilerini kısıtlayarak baronlara bazı haklar vermiştir. Kral ile papa arasındaki ilişki de düzenlenmiştir. Tarihin ilk yazılı anayasası olarak bilinir ve bugünün hukuk sisteminin temellerini attığı düşünülür. 

Magna Carta imzalanmadan önce yaşanan karışıklıklar:

Magna Carta Libertatum

Aslında her şey 1066 yılında İngiltere’nin I. William tarafından işgal edilmesiyle başladı. Baronlar ve İngiliz kilisesi ile kraliyet arasında anlaşmazlıklar vardı. 1100 yılında tahta çıkan I. Henry, Magna Carta’nın atası olarak bilinen Özgürlükler Bildirgesi adı bir metin yayımladı. Bu metinde kral, kiliseye ve baronlara pek çok taviz vermişti.

1199 yılında tahta çıkan Kral John, Fransa’yı işgal etmek gibi hayallere kapılmıştı. Bir taraftan da Haçlı Seferleri’ne katkı sağlaması gerekiyordu. Bu nedenle vergileri arttırdıkça arttırdı. Kilise ile arasını iyi tutmaya çalışıyor olsa da vergileri veren asıl kişiler olan baronlarla anlaşmazlıklar yaşıyordu. En sonunda baronlar ayaklandı.

Baronların önlenemez isyanı: Magna Carta ne zaman imzalandı?

Magna Carta Libertatum

Fransa ile 30 yıldır süren savaşlardan ve ağır vergilerden bıkan baronlar, en sonunda 1215 yılında isyan ettiler. Onlara göre Kral John, atası tarafından ilan edilen Özgürlükle Bildirgesi’ne uygun davranmıyordu. 6 ay boyunca süren görüşmeler sonrası 10 Haziran 1215 günü kral zorla Londra Mahkemesi’ne getirildi ve kendisi ikna edildi.

15 Haziran 1215 günü Thames Nehri kıyısında baronlar ve kral arasında Magna Carta Libertatum metni imzalandı. 19 Haziran günü tüm baronlar yeniden bağlılık yemini ettiler. 15 Temmuz günü belgenin resmi bir kaydı oluşturuldu. Oluşturulan bu kayıt ilk Magna Carta Libertatum versiyonudur. İlktir çünkü daha sonra tekrar tekrar değiştirilecektir.

Baronlara kralı değiştirme hakkı veren Magna Carta’nın özellikleri:

Magna Carta Libertatum

Magna Carta Libertatum ile kral ilk kez haklarından feragat etmiştir. Ancak her iki taraf da birbirine güvenmiyordu. Bunu 61. maddeden anlıyoruz. 61. maddeye göre baronların kralı değiştirme hakkı vardı. Kral John, papanın da desteğiyle çaktırmadan maddeyi kaldırdı. Baronların bunu fark etmesi fazla uzun sürmedi.

Baronların kararı kesindi, Kral John gidecek ve yerine Fransa prensi Louis gelecekti. Tarihe I. Baronlar Savaşı olarak geçen büyük bir iç çatışma başladı. Magna Carta’nın getirdiği huzur ortamı yalnızca 3 ay sürmüştü. İngiltere’nin doğusunda kaçtığı kale baronlar tarafından kuşatılan Kral John, 19 Ekim 1216 günü hayatını kaybetti. 

John’un yerine geçen oğlu III. Henry, kral destekçileri ile birlikte 1217 yılında baronlara karşı bir zafer kazanmayı başardı. Magna Carta Libertatum yeniden düzenlendi ve 42 maddelik bir metne dönüştürüldü. 1227 yılında yeniden düzenlendi. 13. ve 15. yüzyıllar arasında Magna Carta Libertatum metninin yaklaşık 45 kez değiştirildiği düşünülüyor. Son hali ise 1423 yılında kral VI. Henry tarafından onaylanmıştır.

Magna Carta’nın önemli sonuçları:

Magna Carta Libertatum

Tekrar, tekrar ve tekrar defalarca kez düzenlenen Magna Carta Libertatum’un şüphesiz en önemli sonucu artık kralın mutlak güç olmamasını sağlamasıdır. Magna Carta ile birlikte artık kral, baronlardan oluşan bir parlamento ile karar vermeye başlamıştır. Kral artık mutlak güç olmadığı için kilisenin gücü de azalmıştır. Yani Magna Carta Libertatum ile biraz da olsa demokrasi gelmiştir. 

Magna Carta’nın önemli maddeleri:

Magna Carta Libertatum

Magna Carta Libertatum defalarca kez düzenlendiği için maddelerde de değişiklikler yapılmıştır. Ancak bugün modern İngiliz hukuku tarafından tanınan versiyonu, 1297 tarihli versiyondur. En önemli madde, 1. madde olan İngiliz kilisenin özgürlüğüdür. Diğer önemli bir madde, 9. madde olan Londra şehrine bir nevi özerklik statüsü veren özgürlüklerdir. Şüphesiz Magna Carta Libertatum’u bugünkü hukukun temeli haline getiren 39. madde ise şu şekilde;

“Hiçbir özgür insan kendi benzerleri tarafından ülke kanunlarına göre yasal bir şekilde yargılanıp hüküm giymeden tutuklanmayacak, hapsedilmeyecek, mal ve mülkünden yoksun bırakılmayacak, kanun dışı ilan edilmeyecek, sürgün edilmeyecek veya hangi şekilde olursa olsun zarara uğratılmayacaktır.”

Sonuç: Magna Carta’nın önemi nedir?

Magna Carta Libertatum

Bugün Büyük Britanya Krallığı’nda ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı’nda yazılı bir anayasa yoktur. Parlamento ve mahkemeler tarafından alınan kararlar İngiliz hukukunu şekillendirmektedir. Ancak yüzlerce yıl boyunca defalarca kez değiştirilen Magna Carta Libertatum o kadar iyi bir temel atmıştır ki alınan hiçbir karar temel kurallarla çelişmemektedir.

Amerika Birleşik Devletleri anayasası da Magna Carta Libertatum etkisi ile hazırlanmıştır. İngiliz sömürgeleri olan Avustralya, Yeni Zelanda, Kanada, eski Güney Afrika Birliği ve Zimbabve gibi ülkelerin de anayasasının temeli Magna Carta Libertatum’a dayanmaktadır. Ancak 1969 yılından sonra 1., 9., ve 39. maddeler dışındakiler bu anayasalardan çıkarılmıştır. 

Özetlemek gerekirse; Magna Carta Libertatum, zalim bir hükümdar olma ihtimalini tamamen ortadan kaldırmıştır. Gariptir, BBC 2008 yılında bir anket yaptı. Bu ankete göre İngilizlerin  yüzde 45’i yani neredeyse yarısı bırakın Magna Carta’nın önemini onun ne olduğunu bile bilmiyorlardı. Belki yıllar içinde öğrenmişlerdir.

Günümüz hukuk sisteminin temellerini atan ve ilk yazılı anayasa olarak kabul edilen tam adıyla Magna Carta Libertatum nedir, özellikleri nelerdir gibi merak edilen soruları yanıtlayarak önemli maddelerinden bahsettik. Konu hakkındaki düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz. 

7
1
1
0
0
Emoji İle Tepki Ver
7
1
1
0
0