Bilim insanları Mars’ta bir "gülen yüz" keşfetti ve bahsi geçen gülen yüzü içeren yapı, Kızıl Gezegen’de eski yaşamın izlerini barındırıyor olabilir. Gökbilimciler, Mars yüzeyinin incelendiği bir çalışma sırasında belirli koşullar altında görülebilen yüze benzer bir yapı tespit etti ve bu yapının milyarlarca yıl önce kurumuş bir gölün kalıntıları olup, Mars'ta hayatın var olabileceğine dair önemli ipuçları sunduğu iddia ediliyor.
Avrupa Uzay Ajansı (ESA), bu "gülen yüz" görüntüsünü Instagram'da paylaştı. Bahsi geçen yüzün şekli, eski klorür tuzu birikintilerinden oluşan bir halka ve bir çift meteor kraterini andıran gözlerden oluşuyor. Görsel, Mars'ın ince atmosferindeki metan ve diğer gazların seviyelerini analiz etmekte olan ESA'nın ExoMars Trace Gas Orbiter aracı tarafından çekildi. Normalde Mars yüzeyindeki bu tür birikintiler fark edilmesi zor yapılar olarak bilinir ancak ExoMars Orbiter’daki kızılötesi kameralar sayesinde bu tuz birikintileri pembe ve mor renkte görülebiliyor.
“Gülen Yüz”ün keşfi nasıl gerçekleşti?
Araştırmacılar fotoğrafın çekildiği alandaki çalışmalarında, Mars'taki klorür tuzu yataklarının ilk kapsamlı kataloğunu oluşturmayı başardı. Araştırma kapsamında Mars'ın yüzeyinde 300 ila 3.000 metre arasında değişen boyutlarda toplam 965 farklı birikinti tespit edildi ancak gülen yüz şeklinin tam boyutu hâlâ belirlenebilmiş değil.
Bu ve benzeri tuz birikintileri, Mars'ın zamanında su barındırdığı inanılan geçmişinin kalıntıları olarak büyük önem taşıyor. Araştırmacılar, bu birikintilerin biyolojik aktivite ve koruma için en uygun koşulları sağlayabileceğini belirtiyor. Mars’ın 2 ila 3 milyar yıl önce şiddetli iklim değişiklikleri nedeniyle bugün suya sahip olmadığına inanılırken, araştırmacılar bu tuzlu tortuların Mars'ın göllerinden kalan son suyun buharlaşmasının ardından geride kaldığını düşünüyor.
ESA, Mars’ın göllerinin zamanla yok olduğu inancının yanı sıra bu son tuzlu su birikintilerinin Mars'ın iklim değişikliğinden sağ kurtulan mikrobiyal ekstremofiller için bir sığınak oluşturduğuna inanıyor. Eğer bu gerçekleştiyse, tuzlar bu soyu tükenmiş yaşam formlarının kanıtlarını milyarlarca yıl boyunca korumuş olabilir.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
