Küçücük bir ülke olan Marshall Adaları 2018 yılında dünya sahnesinde kendini gösteren dev bir adım atmıştı.
Bu küçük ülke, devlet destekli bir kripto para birimi olan Sovereign (SOV) ile dünyanın ilk kripto para ülkesi olma yolunda ilerlemeyi hedefliyordu. Peki bu yolculuğun sonu nereye vardı dersiniz?
Sovereign (SOV) projesinin temeli, aslında Marshall Adaları’nın ekonomik bağımsızlığını ve mali güvenliğini artırma arayışına dayanıyor da diyebiliriz.
Sovereign isimli kripto parayı piyasaya sürmek için atılan bu adımlar, ada ekonomisini daha dirençli hâle getirmek ve küresel finansal sisteminde daha bağımsız bir duruş sergilemek amacıyla atılmıştı.
Bu doğrultuda, 2018 yılında Marshall Adaları hükümeti Sovereign'i resmi para birimi olarak kabul etmişti ve bu tarihten itibaren proje dünya genelinde büyük bir ilgi görmeye başlamıştı.
Bitcoin’e benzer bir şekilde Sovereign de sınırlı arza sahip olacaktı ve bu doğrultuda arzı toplam 24 milyon adet ile sınırlandırıldı.
Bu sayede, para birimini daha değerli ve güvenli bir yatırım aracı hâline getirmeyi amaçlıyorlardı.
Ancak ilerleyen yıllarda bazı sorunlar kendini göstermeye başladı.
Her ne kadar Marshall Adaları ülkenin Amerikan dolarına olan bağımlılığını azaltma ve ekonomik bağımsızlığını arttırma amacıyla bu proje için kolları sıvamış olsa da işler istenildiği gibi gitmedi.
Proje hem yasal hem de ekonomik zorluklar nedeniyle ilerleme kaydedemedi.
Özellikle, Marshall Adaları'nın bir merkez bankası olmaması ve yasal düzenlemelerdeki eksiklikler projenin sürdürülebilirliğini tehlikeye atarak projeye olan güveni zedeledi.
Bu sebeple, hükümetin SOV projesini iptal etmeyi ve bunun yerine dijital ekonomik bir bölge kurmaya odaklanmayı düşündüğü belirliyor.
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: