Viyana Tıp Üniversitesi bünyesinde çalışmalarını sürdüren bir grup bilim insanı, fareler üzerinde bir araştırma gerçekleştirdiler. Bu araştırmanın amacı, mikroplastik yiyen farelerin beyinlerinde ne gibi değişiklikler olacağını tespit etmekti. Yapılan araştırma, kelimenin tam anlamıyla korkunç sonuçlar ortaya koydu. Zira mikroplastiklerin, beynin içine kadar nüfuz edebileceği ortaya çıktı.
Bilim insanları, araştırma kapsamında 6 adet deney faresine mikro ve nano plastik atıklarla dolu besinler yedirdiler. Farelerin beyinleri, yemlemeden sadece 2 saat sonra mikro ve nano plastik parçalarla dolmaya başladı. Avustralya'dan gelen haberler, küçük plastiklerin tahmin edilenden çok daha tehlikeli olduğunun düşünülmesine yol açtı.
Mikro ve nano plastikler, çok ciddi hastalıklarla ilişkilendiriliyorlar!
Yapılan araştırma ile ilgili açıklamalarda bulunan Lukas Kenner, "Beyindeki plastik parçacıklar, iltihaplanma, nörolojik bozukluklar ve hatta alzheimer veya parkinson gibi sorunların riskini artırabilir." ifadelerini kullanarak, aslında ne denli büyük bir risk altında olduğumuzu ortaya koymuş oldu.
Peki mikro ve nano plastikler için neden endişelenmeliyiz?
Mikro ve nano plastik parçacıklar, aklınıza gelebilecek her yere yayılmış durumda. Öyle ki gıda ambalajları, plastik şişeler ve içme suları, çoğu gözle görülemeyen bu parçacıklar için oldukça uygun bulunma alanları. Hatta yapılan araştırmalar, bir insanın bir yıl boyunca içme suyu aracılığıyla 90 bin adet kadar parçacık yutabileceğini ortaya koydu. İşte bunlar, farelerde olduğu gibi insanlarda da beyne ulaşıyor olabilir.
Aslına bakacak olursak mikro ve nano plastikler, çoktan vücudumuza girdi. Balıklar, okyanus ve deniz suyu kirlilikleri nedeniyle bu plastik malzemeleri zaten yutuyorlar. Hatta yapılan bir araştırmada, bir plasentada bile mikroplastik bulunduğu tespit edildi. Tüm bu gerçekler, sağlığımızın giderek bozulacağının açık bir göstergesi...
Peki mikroplastik tam olarak nedir?