Kuyruklu yıldızlar, tarih boyunca ilgi çekici gök cisimleri olmayı başardı. Antik çağlarda tanrıların habercisi olarak görülen bu gök cisimleri, Edmund Halley’in yaptığı keşfin ardından bilimsel bir açıklamaya kavuşmuştu. O günden bu yana kuyruklu yıldızların gözlemlenmesi, astronomlar için heyecan verici olmaya devam ediyor.
NASA’nın Huuble Uzay Teleskopu, 46P/wirtanen kuyruklu yıldızının fotoğraflarını ilk olarak 13 Aralık tarihinde, kuyruklu yıldız gezegenimizin 12 milyon kilometre yakınından geçerken çekti. Fotoğrafın merkezindeki parlak noktaya dikkatli bakınca kuyruklu yıldızın kendisini görebilmek mümkün. Gök cisminin geçişi sırasında yaydığı gaz ve toz bulutu ise parlamanın kaynağını oluşturuyor. Görüntüyü net olarak elde edebilmek amacıyla teleskoptan gelen yüksek çözünürlüklü, gri tonlamalı görüntüye mavi filtre uygulandı.
Bir kuyruklu yıldızın merkezi normalde dünyadan erişilebilen bir şey değil. Bu kuyruklu yıldızın yakın mesafeden geçmesi sayesinde, NASA araştırmacıları görüntü elde etmeyi ve kuyruklu yıldızların merkezini incelemeyi başardılar. Hubble, Chandra X-Işını Gözlemevi, Neil Gehrels Swift Gözlemevi tarafından ortak yürütülen çalışmada gök cisminin çekirdeğinden gaz çıkışının nasıl olduğu ve çekirdekteki gazların güneş radyasyonu ve ısıyla gösterdiği kimyasal değişikliklerin içerikleri araştırmanın odak noktası oldu.
NASA’nın Kızılötesi Astronomi için Stratosfer Gözlemevi (SOFIA), gök cisminin fotoğrafını 16-17 Aralık’ta çekti.
Dünya’daki suyun kaynağına dair teorilerden birisi, gezegenimize suyun göktaşları ile geldiği yönünde. SOFIA’dan yapılan gözlemlerde, farklı gök cisimlerindeki farklı yapıdaki hidrojen atomları izlenerek Güneş Sistemi’nde suyun geçmişini bulmaya çalışıyorlar. Buna gezegenimizin okyanusları da dahil.
Yılın en parlak kuyruklu yıldızı olmasına ve Dünya'nın epey yakınından geçmesine rağmen 46P/Wirtanen’i çıplak gözle görmek pek mümkün değil. Amatör astronomların dürbün ya da teleskop kullanmaları tavsiye ediliyor.