Eşsiz yapısı, beyaz kumları ve turkuaz sularıyla insanı hayran bırakan Salda Gölü, birçok çevresel tehlikeyle karşı karşıya. Bir tarafta gölü turistik bir noktaya çevirmek için oluşturulmuş bir proje dururken gölü tehlikeye atacak bir adım da NASA’dan geldi.
Gölü ne gibi tehlikeler bekliyor?
Geçtiğimiz yıllarda gölün etrafına millet bahçesi yapılması fikri onaylanmış, proje tamamlanmıştı. Projede yer alan yetkililer her ne kadar projenin gölü korumayı amaçladığını söylese de uzmanlar, bunun gölü büyük risk altına soktuğunu savundu. Derken NASA’nın gölde çalışmalar yapacağına dair iddialar gündeme geldi. NASA’nın Twitter üzerinden yaptığı paylaşımlar ve göl hakkında yaptığı açıklamalar bilim dünyasını heyecanlandırmıştı. Ancak jeologlara göre bu çalışmalar gölün eşsizliğini mahvedebilir.
Salda Gölü neden özel?
Burdur ilinin yaklaşık 60 kilometre batısında yer alan Salda Gölü, Türkiye’nin en derin gölü olma özelliğini taşıyor. Ancak bu tabii ki tüm dünyada özel oluşunun nedeni değil. Üzerinde küçük adalar bulunan gölün masmavi suları, 61 familyaya ait 301 bitki türüne ev sahipliği eder. Bu türlerden 20’si bölgeye özeldir ve risk altındadır. Jeolojik ve kimyasal özellikleri nedeniyle suyunun “şifalı” olduğu söylenen göl, içinde yaşayan canlılarla birlikte kapalı bir ekosisteme dönüşmüş durumda ve bu yüzden oldukça hassas. Gölde bulunan birçok türde mineralin içinde ‘hidromagnesit’ de bulunuyor. Mars’taki Jezero Krateri’nde de bulunan bu mineralin, ilk mikropları oluşturan mikrobiyalitlerden geldiği düşünülüyor.
“Tahribat şimdi dursa gölün iyileşmesi 200 yıl sürer”
Jeoloji uzmanı Servet Cevni, “göldeki tek hücreli organizmalar ölürse Salda Gölü biter” diyor. Göldeki hayatın bir daha oluşamayacağını belirten Cevni, ağır turist akını durdurulur ve diğer çalışmalardan vazgeçilirse gölün aldığı zararın 200 yılda giderilebileceğini söylüyor. Ancak şimdi durulmazsa Salda Gölü, artık Salda Gölü olmayacak.
