Ülkelerin iklim krizi ile mücadele kapsamında sürdürülebilir enerji kaynaklarına yöneldiği günümüzde, en büyük tartışma maddelerinden biri nükleer enerji. Oluşturduğu çevresel risk ve geçmişte bu konuda insanlığın karşı karşıya kaldığı durumlar sebebiyle nükleer enerji bolca eleştiriliyor. Avrupa tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmişken ve Fransa gibi Avrupa'nın nükleer enerjisinin yarısını tek başına üreten bir ülke bu santralleri bir kapatırken, Japonya da geçmişte nükleer enerjiye yönelik sıkça hatalara düştüklerini ve nükleer enerjinin anlatıldığı kadar masum olmadığını vurguluyor.
Hatta öyle ki, eski Japonya Başbakanı Naoto Kan bu konuda yaptığı bir açıklamada nükleer santraller konusunda uzun yıllar bakanlıklar tarafından kandırıldıklarını ifade etti ve Türkiye'ye nükleer enerjiyi şiddetle tavsiye ettiği ve bu konuda görüşmeler yaptığı dönemden utanç duyduğunu belirtti.
'Karbonsuz enerji üretim seçeneklerine ağırlık vermeliyiz':
Ancak bir yandan da kimi ülkelerin çözüm arayışında nükleer enerji bir seçenek olarak var olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde nükleer enerjiyi 'temiz enerji' olarak tanımlayabileceğini açıklayan ABD'nin yanında, ülkemiz de verdiği sıfır karbon sözünü tutmanın en önemli yolu olarak nükleer enerjiyi seçmiş durumda ve bu konuda yatırımlar devam ediyor.
Konuya ilişkin bir AA muhabirine açıklamalarda bulunan Nükleer Sanayi Derneği Başkanı Alikaan Çiftçi, hem iklim krizini önlemeye yönelik adımlar kapsamında hem de sağlayacağı istihdam ile nükleer sanayi yatırımlarının çok önemli olduğunu vurguluyor. Çiftçi, nükleer enerjinin sıfır karbon hedefinin sağlanması noktasında kilit rol oynadığını iddia ediyor.
"İklim taahhütlerinin gerçekleşmesi için ihtiyaç duyulan anahtarı nükleer enerji elinde tutuyor. Bu hedefe ulaşmak için bugünden enerji karmamızın ağırlığını nükleer enerji ve yenilenebilir enerji kaynakları gibi karbonsuz üretim seçeneklerine vermeliyiz" sözleriyle durumu özetleyen Çiftçi, nükleer enerji yatırımlarının aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma için de önem arz ettiğini söylüyor.
'Türkiye'de istihdamda nükleer enerji itici güç olacak':
Yeni bir nükleer enerji santralinin inşaat dönemi ve sonrasındaki yaklaşık 60 yıl boyunca ciddi bir sosyal fayda ve istihdam sağladığını belirten Çiftçi, durumu "Türkiye'de istihdamda nükleer enerji itici güç olacak. Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde (NGS) şu an yaklaşık 8 binin üzerinde Türk vatandaşı çalışıyor. Rusya'da nükleer mühendisliği eğitimi alıp Akkuyu NGS'de göreve başlayan yaklaşık 200 Türk mühendis de ülkemizin nükleer enerji geleceğinde çok önemli yer tutacak. Nükleer enerji santralleri, diğer enerji üretim tesislerine kıyasla daha fazla istihdam olanağı sunuyor. Sağlanan istihdamın kalıcı ve yüksek maaşlı olmasının yanı sıra nükleer enerji alanında çalışma deneyimi kazanmak da önemli. İleride gerek mühendis kadromuz gerekse çalışanlarımız bu alanda kazandıkları deneyimlerle yurt dışındaki projelerde de istihdam olanağı bulacak" sözleriyle özetliyor.
