Dünyanın sahip çıkması gereken ve yeterince tanınmayan halklarını daha önce birçok kez sizlerle paylaşmıştık. Tıpkı Kafiristan Halkı’nda olduğu gibi, Hunza Halkı hakkında da birçok yanlış söylenti mevcut.
Hunzalar’ın 140 yıl yaşadığını söyleyen de var, Türk olduğunu iddia edenler de... Hatta Hunzalar’da 100 yaşında vefat eden birinin erken vefat ettiğini düşünen türlü türlü kaynaklar da mevcut. Bugün, kulaktan dolma değil de; bilimsel araştırmalara dayanan bilgiler ile hep beraber Hunza Halkını tanıyalım.
Hunza kelimesinin kökeni ve coğrafi konumu
Hunzalar, coğrafi olarak Pakistan’ın Gilgit – Balistan Eyaleti’nde Hunza, Nagar ve Yasin Vadileri’nde yaşamlarını sürdüren bir halk. Hunza’nın (Hunzo) kelime anlamı olarak “Hunlar’ın yaşadığı yer” olduğu düşünülüyor. Ayrıca çeşitli literatürlerde Hunzalar için Buruşaski, Brusho, Burusho ya da Botraj kelimeleri de kullanılıyor.
Hunzalar’da dil ve inanç
Hunzalar, dil olarak kendilerine has bir dil olan Buruşaski dilini kullanıyorlar. Buruşaski dilinin bir yazı dili değil, sadece bir konuşma dili olduğunu belirtelim. İnanç olarak ise bir süre Şaman İnancı’nı benimsemiş olsalar da daha sonra ağırlıklı olarak İslam İnancı’na geçiş yaptılar. Tabii halen İslamiyet’i kabul etmeyen Hunzalar’ın olabileceğini de söyleyelim.
Hunzalar’da günlük yaşam
Hunzalar’ın nüfusunun 90 bin kadar olduğunu ifade edebiliriz. Bölge olarak çok yüksek bir yerde yaşadıkları için temiz ve bol oksijen tükettiklerini söylemek mümkün.
Hunzalar, toplum olarak spora ve dansa çok önem veren bir toplum olmakla birlikte, kulağa her ne kadar garip gelse de; erkeklerin en çok ilgilendiği spor buz hokeyidir. Erkekler boş zamanlarında, donmuş göl ya da havuzların üzerinde buz hokeyi oynuyorlar.
Hunzalar genel olarak sebze ve meyve tüketiyorlar. Hunzalar’ı vejetaryen olarak tanımlamak doğru değil ama mutfakta çok nadiren et kullandıklarını söyleyebiliriz. Hunzalar’ın en çok tükettiği meyve ise kayısıdır. Kayısıyı yemeklerde bolca kullanırken; kayısı yağını da bolca tüketmektedirler.
Hunzalar’ın eğitim seviyesi
Hunzalar, komşu halklara oranla eğitime daha çok önem veren bir toplum olarak ön plana çıkıyor. Okuryazarlık oranının çok da yüksek olmadığı Pakistan’da, Hunzalar’ın okuryazarlık oranı için günümüzde %77 gibi ciddi bir orandan bahsedilmektedir. Ayrıca bölgede İngilizce bilen kişi sayısı da azımsanmayacak seviyededir.
Hunzalar hakkında internette dolaşan pek çok asılsız bilgi var. Gelin hep beraber Hunzalar hakkında ortaya atılan bu asılsız bilgilere bir göz atalım.
Hunza Bölgesi Hindistan Seferi sonrasında kuruldu
Buruşo efsanelerine göre; Hunzalar’ın yaşadığı bölge olarak adlandırılan Hunza Bölgesi, Büyük İskender’in Hindistan Seferi’nin ardından bölgede kalan bir komutan tarafından kuruldu. Tarihi belgelere göre bu iddianın gerçeklik payı vardır fakat ne arkeolojik kazılarda ne de yazılı metinlerle bu iddia ispatlanabilmiş değildir. Hunza'nın birçok yerden gelen göçler ile kurulduğu tahmin edilmektedir.
Hunza'nın kuruluşu hakkında bazı tarih kitaplarında şöyle bir hikaye (hikaye diyoruz çünkü gerçeklik payı olsa da asla ispatlanabilmiş değildir) anlatılır:
Büyük İskender, günümüzdeki Yunanistan'ı fethettikten sonra İran'ı da fethetmek isterken; bu fetih hareketi sırasında üç üst düzey generalinin Pers (İranlı) kadınlarıyla evlendiğini ve fetih planını bu kadınlar ile paylaştığını öğrenir. Bu ihanetin üzerine çok sinirlenen İskender, bu üç generali de öldürmek ister fakat generaller eşleriyle birlikte günümüzdeki Hunza'ya kaçar. Generaller Hunza Bölgesi'ni seçmişlerdir çünkü Hunza çok yüksek ve ulaşılması güç bir konumdadır.
Hunzalar ortalama 140 yıl yaşar
Birçok Türkçe kaynakta Hunzalar’ın çok uzun yaşadığı ifadesine yer verilse de bu iddia da ispatlanabilmiş değildir. Hunza Bölgesi’nde 130-140 yıl yaşadığı iddia edilen kişiler vardır fakat bu kişilerin kimliği olmadığı için gerçek yaşları bilinmemektedir. Yerel halkın aktardıklarına göre doğan kişilerin doğum tarihi Kur'an-ı Kerim'in içine ya da evdeki duvarlara not ediliyor fakat bu objektiflikten uzak kaynaklara bakarak "Hunzalar 140 yıl yaşıyor" diyemeyiz.
Dünya genelinde Hunzalar'ın uzun yaşadığına dair iddialar artınca John Clark, Hunzalar’ın bu kadar uzun yaşayıp yaşamadığını öğrenmek için 20 ay Hunzalar’ın arasında yaşamış ve “Hunza - Himalayaların Kayıp Krallığı” isimli bir kitap yayımlamıştır. Bu kitaba göre Hunzalar iddia edildiği gibi uzun yaşamamaktadır.
Hunzalar, modern çağın getirdiği hastalıklara sahip değil
Hunzalar’ın genellikle meyve ve sebzeler ile beslenmesinden ötürü kalp, kolesterol, diyabet, tansiyon, kanser gibi hastalıklara asla yakalanmadığına dair iddialar var. Bu iddialar da maalesef doğru değil. Hatta Clark, yazdığı kitapta Hunzalar'da birçok hastalık olduğunu belirtmiştir.
Hunzalar Türk’dür, onlara Hunza Türk’ü diyebiliriz
İnternette karşınıza çıkabilecek en yaygın iddia belki de Hunzalar’ın Türk olduğu ve Hunzalar'a Hunza Türk’ü olarak hitap etmemiz gerektiğidir. Fakat bu iddia da yanlıştır.
Şöyle ki; Hunza’da Orta Asya’dan göç ederek bölgeye yerleşen birkaç Doğu Türkistan’lı aile vardır. Bu bilgi doğru fakat sırf bu yüzden tüm Hunza Bölgesi’ni ve Hunzalar’ı Türk olarak betimlemek yanlış. Nitekim Hunzalar da kendilerini Türk olarak değil; Hunza ya da Hunzahut olarak ifade etmektedir. Şu an güncel olarak Hunza’da Türkçe konuşan kimse olmadığı gibi, Türk olduğunu iddia eden kişiler de yoktur.
Hunzalar hakkında en doğru bilgiye nasıl ulaşabiliriz?
Hunzalar hakkında internette pek çok yanlış bilgi bugün bile her yerde paylaşılıyor. Büyük haber ajansları ve televizyon kanalları Hunzalar’ın hem Türk oldukları hem de uzun yaşadıkları yönünde haberler sunuyor fakat bir kez daha belirtmek istiyoruz ki bu her iki ifade de doğru değil. Hunzalar hakkında en doğru bilgiye; John Clark’ın Hunza Bölgesi’nde 20 ay yaşadıktan sonra yazdığı “Hunza - Himalayaların Kayıp Krallığı” adlı kitapta ve Rotasız Seyyah Youtube Kanalı’nın Hunza Bölgesine giderek Hunzalar ile konuştuğu belgeselde erişebilirsiniz.
Peki ya sizler Hunzalar hakkında hangi yanlış bilgilere sahiptiniz? Hunzalar hakkında bildiğiniz neler var? Yorumlarda belirtebilirsiniz.