Milattan önce 1500’li yıllarda öpüşen çiftlerin anlatıldığı yazıtlar var, eminiz öncesinde de öpüşüyorduk. Çünkü tüm yetişkin bireylerin bildiği gibi öpüşmek, sevgiyi ve tutkuyu fiziksel olarak göstermenin en keyifli hali. Antik zevk sanatı kama sutrada bile kendine yer bulan öpüşmenin pek çok farklı şekli var ama biz bu yazımızda yetişkin çiftlerin dudaktan dudağa gerçekleştirdiği romantik öpüşmeden bahsedeceğiz.
Bilime göre öpüşmenin faydaları nelerdir?
- Mutluluk hormonu salgılamanızı sağlar.
- Partnerinizle olan bağı güçlendirir.
- Özgüveninizi arttırır.
- Stres yönetimi sağlar.
- Kaygıları azaltır.
- Kan basıncınızı düşürür.
- Kramp ağrılarını azaltır.
- Baş ağrısı üzerinde olumlu etkisi vardır.
- Bağışıklık sistemini güçlendirir.
- Alerjik tepkilerinizi azaltır.
- Kolestrolünüzü düşürür.
- Diş çürüklerini oluşmadan engeller.
- Yüz kaslarınızı güçlendirir.
- Az da olsa kalori yakarsınız.
- Partnerinizle aranızdaki uyumu gösterir.
- Cinselliğin anahtarıdır.
Mutluluk hormonu salgılamanızı sağlar:
Aslında bu, neden öpüşüyoruz sorusunun da yanıtı gibi. Öpüştüğümüz zaman vücudumuz bir havai fişek patlaması gibi oksitosin, dopamin ve serotonin hormonları salgılamaya başlar. Genel bir adla mutluluk hormonu olarak tanımlayabileceğiniz bu hormonlar sayesinde kendimizi çok ama çok iyi hissederiz.
Partnerinizle olan bağı güçlendirir:
Öpüştüğümüz zaman salgılanan oksitosin aynı zamanda partner bağı oluşturan bir tür kimyasaldır. Öpüşme sırasında salgılanan oksitosin sayesinde şefkat, sevgi, bağlanma gibi duygularımızda artış hissederiz. Aynı zamanda bu durum uzun süreli ilişkilerin oluşmasını da sağlayan bir bağdır.
Özgüveninizi arttırır:
Vücudumuz kortizol adlı bir hormon salgılar ve yapılan araştırmalar gösteriyor ki bu hormon genel olarak fiziksel görünümü nedeniyle özgüveni olmayan insanlarda daha yüksek çıkıyor. Peki öpüşmek ne yapıyor; düşürüyor kortizolu, arttırıveriyor özgüveni. Elbette bu kalıcı bir tedavi değil, geçici bir düşüş ama yine de düzenli bir ilişkide inanılmaz bir artı olduğunu görmezden gelemeyiz.
Stres yönetimi sağlar:
Kortizol seviyesi ile yaşadığımız stres arasında da direkt bir bağlantı vardır. Bu nedenle öpüştüğümüz zaman kortizol seviyelerimizin düşmesi stresimizin azalmasını ve daha kontrol edilebilir hale gelmesini sağlar. Aynı türden bir etkiyi sarılma ve benzeri sevgi paylaşımı yapılan fiziksel eylemlerle de görmek mümkün.
Kaygıları azaltır:
Stres ve kaygı aynı gibi görünse de aslında kaygı biraz daha psikolojik bir durumdur. Öpüşme sırasında salgılanan oksitosinin verdiği iyi hissetme hali sayesinde kaygı seviyenizde de azalma görülecektir. Güvendiğiniz, sevdiğiniz biriyle öpüşmek bu olumlu etkiyi basit bir kimyasal tepkimeden çok daha fazlası haline getirecektir.
Kan basıncınızı düşürür:
Öpüştüğünüz zaman artık heyecandan mıdır bilinmez kalbiniz pıt pıt atmaya başlar ya, işte kalbinizin daha hızlı atması sayesinde kan damarlarınız genişler ve genişleyen damarlarda kan akışı çok daha rahat gerçekleştiği için kan basıncı düşer. Kan basıncının düşmesi ise kalp krizi, felç ve benzeri hastalıkları önleyecektir.
Kramp ağrılarını azaltır:
Elbette bunu okurken bile o kramp ağrısının ne olduğunu eminiz bütün hanımlar hissetmiştir. Adet döneminde katlanılabilir gibi olmayan kramp ağrıları, öpüşme ile birlikte kan damarlarının genişlemesi ve kan basıncının düşmesi nedeniyle hafifleyecektir. Tabii büyük bir mucize beklemeyin ama az da olsa hafifleteceği kesin.
Baş ağrısı üzerinde olumlu etkisi vardır:
‘Bu gece olmaz başım ağrıyor.’ bahanesini bilim sayesinde ortadan kaldırabilirsiniz. Anlattığımız gibi öpüşmek kan damarlarını genişletip kan basıncını düşürdüğü için tıpkı kramp ağrılarında olduğu gibi baş ağrılarında da hafifletici etkiye sahiptir. Stresi de azalttığı için baş ağrısı oluşturan etmenleri ortadan kaldıracaktır.
Bağışıklık sistemini güçlendirir:
Bu kısım pek romantik değil ama tıp açısından bakarsak en büyük faydası da burada; öpüşme sırasında yaşanan tükürük alışverişi sayesinde vücudunuz daha önce maruz kalmadığı mikroplarla belirli oranda tanıştığı için bağışıklık sisteminiz bu mikroplara karşı güçlenmiş oluyor. Tabii siz yine bağışıklık sistemimi güçlendireceğim diye çok sayıda kişiyle öpüşmeyin çünkü o mikroplar her zaman sevimli olmayabilir.
Alerjik tepkilerinizi azaltır:
Konu hakkında yapılan bir çalışma var ancak neden olduğu hakkında kesin bir sonuç yok. Polen, ev tozu, akar ve benzeri alerjisi olan kişiler üzerinde öpüşme, alerjik belirtileri azaltan bir etkiye sahip. Bu tür belirtiler stresle tetiklendiği ve öpüşmek de stresi azalttığı için bu nedenle olumlu bir etkisi olduğu düşünülüyor.
Kolestrolünüzü düşürür:
Çapkınlar üzülsün, çiftler sevinsin; çünkü yapılan bir araştırmaya göre uzun süreli ilişkisi olan ve sık sık romantik şekilde öpüşen çiftlerde kötü kolesterol seviyesinin düştüğü, iyi kolesterol seviyesinin yükseldiği görülmüştür. Kan damarlarının genişlemesi ve stresin azalması nedeniyle böyle bir etki yaptığı tahmin ediliyor.
Diş çürüklerini oluşmadan engeller:
Yine pek romantik olmayan ama oldukça yararlı bir olaya değinelim; öpüşme sırasında tükürük bezlerimiz uyarılır ve daha çok tükürük üretmeye başlarız. Tükürük sayesinde ağzımız kayganlaşır, yutmamız kolaylaşır, yemek artıkları dişlerimize daha az yapışır ve böylece diş çürükleri daha ortaya çıkmadan önlenmiş olur.
Yüz kaslarınızı güçlendirir:
Yüzümüzde küçük küçük onlarca kas grubu var. Bunlar genel vücut sağlığımızı da etkilediği için yüz yogası ve benzeri yöntemler kullanılıyor. Daha kolay bir egzersiz isterseniz öpüşün. Çünkü öpüşme sırasında yüzümüzdeki en az 2, en çok 34 kas aynı anda çalışıyor. Üstelik bunları düzenli olarak çalıştırırsanız kolajen üretiminiz de artacaktır.
Az da olsa kalori yakarsınız:
Tam 34 yüz kası diyoruz, az değil! Elbette o an hangi pozisyonda, nasıl öpüştüğünüze göre değişir ama ortalama bir değer vermek gerekirse öpüşürken dakikada 26 kalori yakmanız mümkün. Tek başına etkili bir egzersiz olmasa da antrenman programınıza eklemeyi düşünebilirsiniz.
Partnerinizle aranızdaki uyumu gösterir:
İyi bir ilişki için aradığınız sayısız etmen olabilir ve bunların karşı tarafta olup olmadığını hemen anlamayabilirsiniz ama aranızda fiziksel bir uyum var mı yok mu bunu öpüştüğünüz anda anlarsınız. Hatta pek çok boşanma ve ayrılma artık öpüşürken zevk alınmaması nedeniyle gerçekleşir. Yani dudaklarınızın sesine kulak verin.
Cinselliğin anahtarıdır:
Tabii herkese göre değişiklik gösterebilir ama cinsel ilişkinin kapısının anahtarı öpüşmede gizlidir. Çoğu kadın seks kararını o anki öpüşmeye göre veriyor. Erkeklerde öpüşme süresi uzadıkça testosteron salınımı artıyor. Her iki tarafta da tükürük cinsel uyarılmaya neden olan hormonları tetikliyor.
Sevgimizi fiziksel olarak göstermenin en keyifli yolu olan öpüşmenin faydaları nelerdir sorusunu yanıtlayarak bilime göre bu faydaların nasıl oluştuğunu anlattık. Sevelim, sevilelim, şu kısa ömrümüzde birbirimizin kalbini kırmayalım sevgili okuyucu.
