Pegasus Havayolları'na ait İzmir-İstanbul seferi yapan PC2193 sefer sayılı Boeing 737 tipi uçak, 5 Şubat akşamı Sabiha Gökçen Havalimanı'na iniş yaptıktan sonra hızını ayarlayamamış ve yaklaşık 30 metre yükseklikten TEM otoyolu kenarındaki alana düşmüştü. Çarpmanın etkisiyle üç parçaya ayrılan uçak, 3 kişiye mezar olmuştu.
Kazanın tam olarak hangi sebeple yaşandığının belli olması için, uçaktaki kara kutunun deşifre edilmesi gerekiyordu. Bugün, Boeing 737 tipi uçağın kara kutusunun Almanya'nın Braunschweig şehrindeki Alman Havacılık Kaza Soruşturma Bürosu (BFU) tarafından deşifre edildiği açıklandı.
Uçak kazasında 3 kişi ölmüş, 180 kişi de yaralanmıştı
Kulenin, kaza yapan uçağa önceki uçakların pas geçtiği bilgisini Türkçe verdiği ancak ikinci pilotun Hollandalı olması nedeniyle bunu anlamadığı ve bu nedenle yapması gereken muhtemel uyarıları yapamadığı ortaya çıktı.
Olumsuz hava şartları nedeniyle uçağa inişten hemen önce yıldırım düştü ve her iki pilot da prosedür gereği yıldırımın uçağa zarar verip vermediğine odaklandı. O sırada arka rüzgar, saatte 26.4 km süratle esiyordu. Pegasus Havayolları, arka rüzgar pas geçme limiti saatte 28 km olduğu için pilotlar iniş kararı aldı.
Kara kutudaki veriler, uçağın normal limitler içerisinde inişe geçtiğini fakat aniden arka taraftan gelen rüzgarın sürati artırdığını gösteriyor. Kaygan olan zeminde duramayacaklarını anlayan pilotlar, kendi aralarında konuşarak pistin ortasından değil sonundaki çıkıştan dönmeye karar verdi. Bu sırada hostesler, uçak yavaşladığı için yolculara “Telefonlarınızı kullanabilirsiniz" anonsu yaptı.
Pistin sonundaki dönüşe doğru geldiklerinde iyice yavaşlamak için fren yapmaya çalışan pilotlar, daha önceki yüzlerce iniş kalkışla oluşan lastik izlerinin üstüne inince kontrolünü kaybetti ve hızı kesemedi. 17 saniye boyunca, pistin son 700 metresini kayarak kat eden uçak, pistin sonunda “stop way" adı verilen ve bu gibi durumlarda uçağı hasar almadan durduracak yumuşak toprak zeminli sahaya ulaşamadı.
Pistin sonundaki dik yamaçtan aşağı düşen uçak, yamaçtaki istinat duvarına çarptıktan sonra üç parçaya ayrıldı. Yetkililere göre bu durum, uçağın motorlarının koparak gövdeden ayrılmasına neden oldu ve böylece yangının çıkmamasını sağladı. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne bağlı Kaza İnceleme ve Araştırma Kurumu (KAİK) yetkililerinin devrede olduğu ve araştırmanın önümüzdeki günlerde daha da derinleştirileceği ifade edildi.
