Şu sıralar tüm dünyanın göz kulak kesildiği Türk bilim insanı Prof. Dr. Uğur Şahin, bugüne dek 2 milyona yakın insanın hayatına mal olan koronavirüs salgınıyla ilgili açıklamalarda bulundu. İnternet üzerinden gerçekleştirilen bir basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şahin, COVID-19 hastalığının en az 10 yıl daha hayatımızın içinde olacağını söyledi.
Koronavirüs salgınının belki de en can sıkan yanı, olağan hayatımızı tümüyle değiştirmiş olmasıydı. Bu bağlamda eskiden normal gelen herhangi bir şey, artık o kadar da normal gelmeyebiliyor. Bu konu üzerinde de değerlendirmelerde bulunan BioNTech CEO'su Şahin, "normal" olan durumlar için yeni bir tanım yapılması gerektiğini söyledi. Aslında bu açıklama çok da endişe verici değil. Çünkü uzaktan eğitim ve homeoffice gibi kültürler, hayatımıza çoktan yerleşmiş durumda. Başka bir deyişle yeni normal, zaten hayatımızın bir parçası haline geldi.
BioNTech ile Pfizer'in ortak aşısı, yüzde 95 koruma sağlıyor
Uğur Şahin ismi, koronavirüs pandemisiyle birlikte hayatımıza girdi. Salgının başı itibarıyla Pfizer ile iş birliği yapıp aşı geliştirmeye başlayan bilim insanı, mRNA temelli koronavirüs aşısını geliştirmeyi başardı. Yüzde 95 oranında etkili olduğu tespit edilen aşı, bugün 30'dan fazla ülkeden onay alarak kullanımına izin verildi. Aşının en tehlikeli yanı, üretiminde kullanılan mRNA tekniğinin uzun vadede ne gibi etkilerinin olduğunun bilinmiyor oluşu.
Bu arada, geliştirilen aşıyla ilgili olarak değinmemiz gereken başka bir husus daha var. Bilindiği üzere koronavirüs, başta İngiltere olmak üzere çeşitli ülkelerde mutasyona uğramış şekilde görüldü. Uğur Şahin, hem kendi aşılarının hem de diğer aşıların, bu mutasyondan etkilenmeyeceğini düşündüğünü ifade etmişti. Etkilemesi durumundaysa hemen harekete geçebileceklerini ifade eden bilim insanı, 6 hafta gibi kısa bir süre içerisinde mutasyonlu virüs için de aşı üretilebileceğini söylüyor.
