Atlardaki kemik kırılmalarının tedavisi ve iyileşme süreci kedi, köpek gibi küçük hayvanlara veya insanlara kıyasla çok daha zordur. Ortalama 500 kg'lık ağırlığa sahip bu cüsseli hayvanların bacaklarındaki kırıklar farklı türlerde olabilmektedir.
Bacağının kırıldığından şüphe edilen bir atın röntgeni çekilerek durum tespiti yapılabilir.
Kırılan kemikler kaslarda ve sinirlerde hasara neden olduysa ciddi bir kırık var demektir. Bu bölgede kan akışı bozulabilir ve zamanla yaranın enfeksiyon kapma riski artar. Enfeksiyonu önlemek için verilmesi gereken antibiyotik miktarının atın cüssesiyle doğru orantılı olması gerekir, bu yüzden atlarda enfeksiyonu tedavi etmek bir hayli zordur.
Kırılmanın gerçekleştiği andaki ilk müdahale çok önemlidir.
Bu kadar ağır bir hayvan, dengesini sağlayabilmek için dört ayak üzerinde durmaya çalışacağı için refleks olarak kırık ayağının üzerine basacaktır, bu da kırığın daha da kötüleşmesine neden olacaktır. Oysa kedi ve köpek gibi hayvanlar üç ayak üzerinde durabilirler, ne yazık ki atlar bununla baş edemez.
İyileşme sürecinde kırık bacağın hareket ettirilmemesi oldukça önemlidir.
Hasar alan bölgeye yük binmemesi gerekir fakat atlarda bunun sağlanması oldukça güçtür. Haftalarca yatabilmeleri mümkün değildir. İyileşme sürecinde at, ağırlığını diğer üç bacağına vereceği için sağlıklı toynaklarına fazla yük binecektir, bu da enfeksiyon oluşma riskini artıracaktır.
Filmlerde silahla öldürme sahneleri çok yaygındır fakat bunların genellikle veterinere uzak olan kırsal kesimde ve geçmiş yıllarda yaşandığını hatırlatmakta fayda var.
Atların bacak kırığı tedavisi hâlâ zor olsa da modern tıp sayesinde geçmiştekine kıyasla ölüm oranının azaldığını belirtelim. Tedavi edilemeyecek kadar ciddi bir kırık olduğu görülürse ve iki ayrı veteriner hekim hemfikir olursa iğneyle uyutma tercih edilebilir.
