Şekerli içecek ve yiyecekler hayatımızda önemli bir yeri kaplıyor. Sadece abur cubur olarak, gündelik beslenme içerisinde sürekli tüketilen şekerli ürünlerin fazla tüketilmesi halinde birçok hastalığa davetiye çıkardığı biliniyor. Yetişkinlerin sürekli azaltılması gerektiği yönünde bir suçlulukla tükettiği ve diyete başlarken en başta vazgeçtikleri şekerli ürünler, çocuklar için ise vazgeçilmez bir konumda bulunuyor. Bazı uzmanlar şekerin ve şekerli ürünlerin çocuklarda tamamen kesilmesini faydalı bulmuyor.
Şimdiye kadar şekerin fiziki olarak ve diğer sağlık sorunları üzerindeki etkisine yönelik pek çok araştırma yapıldı. Fakat beyin üzerindeki kısa ve uzun vadeli etkileri üzerine pek araştırma bulunmuyor. Ancak şekerli içeceklerin çocukların beyin aktiviteleri üzerinde etkisinin araştırıldığı yeni bir araştırma, gelecekte bu konuda daha çok ilgi duyulacağını göteriyor. Health Economics dergisinde yayınlanan bu araştırmaya göre şekerli içecekler çocukların davranışlarını ve okul başarılarını etkiliyor.
Kız öğrenciler erkekler kadar etkilenmedi
Araştırma kapsamında 462 okul öncesi çocuğa bir kutu kadar şekerli içecek ya da yapay tatlandırıcılı ve şeker içermeyen bir içecek içirildi. İlk rastgele denemede 10 okul öncesi sınıfına uygulama yapıldı. Öğrencilerin içecek içirilmeden önce ve içirildikten 45 dakika sonra matematik becerileri test edildi. İkinci rastgele denemede ise aynı uygulama 15 okul öncesi sınıfına uygulandı. Öğrencilerin içecek içmeden önce, içtikten sonra ise 30 dakika, 1 saat ve 2 saat sonra matematik becerileri test edildi.
Uygulama sonrasında şekerli içecek içen kız öğrencilerin sonraki saatlerde matematik becerilerinin geliştiği ve iki saat sonra ise azaldığı belirlendi. Erkek öğrencilerin ise matematik becerilerinde düşüş meydana geldiği ve iki saat sonra dahi huzursuzluk, dikkat dağınıklığı gibi olumsuz etkilerin devam ettiği tespit edildi.
Çalışmayı yürüten ekip ve uzmanlar, söz konusu araştırmanın sonucunda neden erkek çocuklar ile kız çocuklar arasında bu türden bir fark olduğunu henüz bilmediklerini ifade etti. Ancak elde edilen sonuçlar, bu alanda daha fazla çalışma yapılması gerektiğine işaret ediyor.