"Sevgi nedir?" sorusuna cevap ararken kimileri romantik bir şairden alıntı yaparken kimileri iç geçirip eskiyi yad eder. Ne kadar güzel bir duygu olduğunu vurgulayanlar olduğu gibi gereksiz, karın doyurmayan bir duygu olduğunu söyleyenler de olur.
Türk Dil Kurumu (TDK); sevgiyi, "insanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu" olarak tanımlar. Sevgi üzerine yazdığı kitaplarla bilinen yazar Dr. Gary Chapman ise sevgiyi bir inanç biçimi olarak tanımlar. Ona göre sevgi bir tercihtir ve inanarak sevdiğinizde yaşama açılan kapının anahtarını bulmuş olursunuz.
Peki kim bu Gary Chapman?
Sevgi üzerine yazdığı "Beş Sevgi Dili", "Çocuklar İçin Beş Sevgi Dili" gibi popüler kitaplarıyla bilinen Amerikalı yazar, bir dönem evlilik ve ilişkiler üzerine radyo programları da yapmıştır. Uzmanlık alanı ilişki danışmanlığı olan yazar, aslında bir dönem Kuzey Carolina Calvary Kilisesi'nde yardımcı papaz görevlerinde de bulunmuştur.
Beni benim istediğim gibi sev!
Test deyince aklımıza zeka testleri, kişilik testleri gibi testler gelse de Gary Chapman bu testlere bir yenisini ekleyerek sevgi dilini anlama testini geliştirdi. Muhtemelen bu yazıyı okuyan birçok kişinin düşüneceği gibi Egbert ve Polk (2006) da sevginin bu beş boyuta indirgenemeyeceğini düşündüler. Bu iddalarından o kadar emindiler ki bunu 101 öğrenci üzerinde test ettiler. Buldukları sonuç, beklentilerinin aksineydi. Sevgi dilleri ilişki kalitesini gerçekten artırıyordu. Şimdi Türk toplumunda yapılan benzer çalışmalara bakalım:
Şanel İnce, Egbert ve Polk (2006)'un Chapman'dan esinlenerek geliştirdiği haliyle Beş Sevgi Dili Ölçeği'ni Türkçeye uyarlamak ve bu beş sevgi dilini sosyo demografik değişkenlere göre incelemek için 459 evli kişi üzerinde bir araştırma yaptı. Araştırma sonucunda elde ettiği veri; ölçeğin Türkçeye uyarlanmış halinin geçerli ve güvenilir olduğuydu. Ayrıca sevgi dilleri sosyo demografik değişkenlere (eğitim, yaş, cinsiyet gibi) göre de değişmiyordu.
Yazar, baskın sevgi dilinin önemini şöyle açıklıyor; bu sevgi diliyle partnerinizin sevgi deposunu doldurabilisiniz. Partnerinizin sevgi deposunu doldurarak da ilişkinizin kalitesini artırabilirsiniz. Partnerinizin sevgi dilini öğrenmek için testin İngilizce versiyonuna buradaki linkten ulaşabiirsiniz. Türkçe versiyonuna ise buradaki linkten ulaşabilirsiniz.
Yazara göre bu sevgi dillerinden hepsine aslında farklı oranlarda sahibiz fakat oranı daha yüksek çıkan dil ise bizim asıl sevgi dilimizdir.
Onaylayıcı Kelimeler: Beni övmen öyle çok hoşuma gidiyor ki!
Partnerinizin cesaretlendirici, olumlu ve onaylayıcı sözleri ve size yaptığı iltifatlar sizi her şeyden çok mutlu ediyorsa sevgi diliniz "onaylayıcı kelimeler" olabilir.
Onaylayıcı dili bu olan kişilerin partnerleri bu dilin farkında değilse ve bu dili az kullanıyorlarsa bu kişiler partnerleri hakkında şöyle düşünebilirler: "Hiçbir şeyi beğenmiyor", "Bir şeyi de beğen be adam/kadın!"
Kaliteli Zaman: Benimle hiç vakit geçirmiyorsun!
Partneriniz, size tüm dikkatini verdiğinde ve sizinle anlamlı sohbetler yaptığında onun size gerçekten değer verdiğini düşünüyorsanız sevgi diliniz "kaliteli zaman" olabilir. Sizin asıl istediğiniz şey o kişinin gözlerinizin içine bakarak hiçbir şey yapmadan sizi dinlemesi.
Sevgi dili "kaliteli zaman" olan ve partnerleri bunun farkında olmayan kişiler sık sık şu şekilde yakınırlar: "Sürekli oyun oynuyor, benimle hiç vakit geçirmiyor.", "Sürekli televizyon izliyor, sürekli telefonda; ailecek hiç beraber zaman geçiremiyoruz."
Hediye Almak: Beni düşünsen bana hediye alırsın!
Partneriniz size abartılı hediyeler aldığında daha mutlu hissediyorsanız sevgi diliniz "hediye almak" olabilir. Hediye almak herkesin hoşuna gitse de sizin daha çok hoşunuza gidiyor. Size hediye alınmadığında partnerinizin sevgisinden şüphe ediyorsunuz.
Sevgi dili bu olan kişilerden sık sık şu cümleleri duyarsınız: "Bana hiç hediye almıyor!", "İnsan, sevdiği kişiye arada bir hediye almaz mı?"
Hizmet Eylemleri: Benim için hiçbir şey yapmıyorsun!
Partneriniz stresinizi azaltan görevlerde size yardımcı oluyorsa, ihtiyacınız olmadığı halde sizin için işlerinizi hallediyorsa ve bu, size onun sizi ne kadar sevdiğini hissettiriyorsa sevgi diliniz "hizmet eylemleri" olabilir.
Bu sevgi diline sahip kişiler talep etmedikleri halde kendilerine çay, kahve, meyve tabağı getirildiğinde ya da buna benzer hizmetler kendisi için yapıldığında çok mutlu olurlar.
Fiziksel Temas: Bana sarıldığında öyle özel hissediyorum ki kendimi.
Sevginizi iletmenin son yolu olan fiziksel temas; partnerinize sarılmanızı, elini tutmanızı ve diğer fiziksel temasları içerir. Eğer partneriniz bunları yapmadığında size olan sevgisinin azaldığını, size artık değer vermediğini düşünüyorsanız sevgi diliniz bu sevgi dili olabilir.
Sevgi dili fiziksel temas olan kişilerden bu cümleleri sık sık duyarsnız: "Artık neredeyse bana hiç sarılmıyor!", "En son ne zaman elimi tuttuğunu bile hatırlamıyorum!"
Söz konusu sevgi dilleri bu yazıda partnerler üzerinden verilmiş olsa da teorinin orjinalinde aslında aile bireyleri için de kullanılabileceği söylenir. Örneğin annenizin sevgi dilinin fiziksel temas olduğunu keşfettiğinizde ona sarılmanızın ona hediye almaktan daha önemli olduğunu fark edersiniz.
Not: Sevgi dillerinin burada anlatılan beş taneyle sınırlı olduğunu söylemiyoruz fakat sevgiyi ifade etmede bu yolların daha sık kullanıldığını ve aslında bunların herkeste olduğunu söylüyoruz. Bunlar herkeste bulunsa da söz konusu teoriye göre her kişide bu sevgi dillerinden biri daha ağır basacaktır.
Kaynaklar: 5 Love Languages, Psychology Today, Beş Sevgi Dili - Gary Chapman, Doğu Akdeniz Üniversitesi Öğretim ve Araştırma Enstitüsü,