Cambridge Analytica Skandalı ve Dahası: Dünyanın Dev Şirketleri Tarafından Söylenen En Büyük Yalanlar

49
4
3
3
1
Bazı şirketler kazanç sağlamak uğruna yalan söylemeyi tercih etse de genellikle büyük bir skandalla sonuçlanan bu girişimler, ellerine yüzlerine bulaşıyor… Gelin, şirketlerin bugüne kadar söylediği en büyük yalanları birlikte inceleyelim.

Dürüstlük ve güvenin, tıpkı insan ilişkilerinde önemli olduğu gibi iş dünyasında da büyük bir öneme sahip olduğu bir gerçek ama ne yazık ki büyük şirketler bazen bu yolu tercih etmeyebiliyor.

Sektör fark etmeksizin birçok dünya devi şirketin; kazanç elde etmek uğruna söylediği yalanlar, çarpıttığı gerçekler ve sakladığı doğrular zaman zaman büyük skandallar yaratabiliyor.

İşte büyük yalanları ortaya çıkan markalar:

Şirket skandalları denilince akıllara ilk olarak Volkswagen geliyor.

volkswagen

Eğer söylenen yalanları sıralayacak olursak şüphesiz en başta 2014 yılında yaşanan Volkswagen emisyon skandalı gelir. Uluslararası Çevre Vakfı tarafında yapılan araştırmada, Volkswagen grubuna ait olan Volkswagen ve Audi marka dizel araçlardaki emisyon değerinin olduğundan çok daha düşük gösterildiği ortaya çıktı.

Gerçek emisyon değeri ise yasal sınırın tam 40 katıydı! Otomotiv endüstrisinde yaşanan en büyük skandal olmaya aday bu olayın ardından Volkswagen dünya genelinde 11 milyon, Türkiye'de ise 324.000 dizel aracı geri çağırdı.

Sosyal medyaya olan güvenimizi derinden sarsan bir olay: Facebook ve Cambridge Analytica Skandalı

facebook cambridge analytica

Sizce sosyal medya algoritmaları kişiyi kendinden daha iyi tanıyor olabilir mi? Belki de sosyal medya kullanıcılarının güvenini derinden sarsan Facebook ve Cambridge Analytica skandalı, bize bu sorunun cevabını veriyordur…

Facebook tarafından, 87 milyon kullanıcıya ait kişisel verilerin kişilerin rızası dışında toplanarak Cambridge Analytica isimli, 2016 Amerikan başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın seçim kampanyalarına yönelik çalışmalar yapan şirkete satılması büyük ses getirmişti.

Cambridge Analytica, satın aldıkları potansiyel seçmenlere ait verileri, ellerindeki seçmen profili bilgisi ile eşleştirerek özelleştirilmiş seçim kampanyaları geliştirmek için kullandı. Belki de 2016 başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın başkan olarak seçilmesi, algoritmaların bizleri kendimizden daha iyi tanıdığını gösteriyordur. Ne dersiniz?

Kazanç uğruna yapılan bir ihmalkarlık ve sönüp giden hayatlar: Boeing 737 Max kazası

boeing 737 max 8

Boeing 737 Max 8 tipi uçak, 2018 Ekim ve 2019 Mart ayında 5 ay içinde iki büyük kazaya karışarak 346 kişinin ölümüne sebep olmuş ve bu büyük kazanın ardından Türkiye de dahil olmak üzere birçok ülkede 2 yıl boyunca bu modelin uçuşları yasaklanmıştı. Yapılan incelemelerin ardından, kazaya tasarımsal bir hatanın sebep olduğu tespit edildi.

"Manevra Karakteristiği Takviye Sistemi" (MCAS) adı verilen sistemdeki sorun, Boeing yetkilileri tarafından bilinmesine rağmen bu durum göz ardı edilerek, söz konusu hatayı düzeltmek için bir girişimde bulunulmadan ilgili modelin satılmaya devam etmesi ve yetkili kurumlara hiçbir bilgilendirme yapılmaması ne yazık ki 346 kişinin ölümüne sebep olan bir ihmalkarlık olarak tarihe geçti.

Bitmek bilmeyen çilemiz olan şarj problemi, meğer Apple'ın başının altından çıkmış!

iphone batterygate

Birçoğumuzu modern akıllı telefonlar ile tanıştıran teknoloji devi Apple, eski model cihazları bilinçli olarak yavaşlatmak ile suçlanmıştı.

İlk başlarda bu durumu kabul etmeyen Apple, daha sonradan bu durumu “batterygate” olarak isimlendirmiş ve eskiyen ürünün daha iyi çalışmasına olanak sağlayan bir yazılımla bilinçli olarak yavaşlatılması olarak nitelendirmiş olsa da Amerika’da açılan davanın sonucunda 113 milyon dolar ödemek zorunda kalmıştı.

Ben bugüne kadar ne yemişim, diye düşüneceksiniz...

nestle logo

Şirket içi yazışmaların ifşa olması ile büyük bir skandala karışan diğer bir şirket ise Nestle. 2021 yılında çıkan haberlere göre, sızdırılan yazışmada piyasadaki içecek ve gıda ürünlerinin yüzde 60'tan fazlasının sağlık testlerinde başarısız olarak "sağlıklı" tanımına dahil edilemediği belirtildi.

İçeceklerin %96’sının, gıda ürünlerinin %70’inin, şekerlemelerin ise %99’unun sağlık testlerinde başarısız olduğu ortaya çıktı. Dünyanın en büyük gıda üreticisi olan Nestle’nin sızdırılan bu yazışması, son zamanlardaki en büyük ifşa olarak biliniyor.

Bir şirketin, anne sütü ile girdiği yarış: Aptamil.

aptamil

2013 yılında Danone, anneleri bilinçli olarak yanlış yönlendirmekle suçlandı. Türkiye’de Aptamil isimli bebek mamasının satışlarını arttırmayı hedefleyen pazarlama kampanyalarında, annelerin bebeklerini yeteri kadar emziremedikleri ya da altı aylık bebeklerin yalnızca anne sütü ile beslenmemesi gerektiği gibi argümanlar ile anneleri Aptamil kullanmaya teşvik etmeye çalışan Danone, bahsedilen kampanyalar sayesinde satışlarını %15 oranında arttırmayı başarmıştı.

"Bilimi" bile satın alan sigara şirketleri ise olaya farklı bir boyut katıyor.

cigaratte adv.

Büyük sigara firmaları, henüz reklam düzenlemelerinin çok katı olmadığı geçmiş yıllarda yaptıkları reklamlarda sigaranın sağlığa iyi geldiğini savunan argümanlar ile kampanyalarını desteklemekteydi. Sigara firmaları, özellikle “doktorun önerdiği sigara”, “doktorlar Camel’ı diğer sigaralardan daha fazla tercih ediyor”, “boğazınız için faydalı” gibi önermeler ile pazarlama faaliyetlerini sürdürüyordu.

Öyle ki, 1980 yılında “astım sigarası” olarak pazarlanan bir ürün bile vardı… 1950’lerde Chesterfield ve Lucky Strike tarafından yapılan reklamlarda sigaranın sağlığa zararlı olmadığının bilimsel çalışmalarca kanıtlandığı bile öne sürüldü. Bilin bakalım söz konusu bilimsel araştırma kim tarafından finanse ediliyordu?

Bonus: Nestle bebek maması skandalı ve bebeklerin kazanç uğruna umursanmamış yaşamları...

nestle baby formula

Şüphesiz ki artık okullarda anlatılmaya başlanmış olan 1970 yılında yaşanan bu skandal, belki de Nestle’nin tarihindeki en kara lekelerden biri olabilir. Nestle’nin saldırgan pazarlama stratejileri ile anne sütü yerine önerdiği “süt tozu” su ile karıştırılarak mama kıvamı alan bir üründü.

Anne ve bebekleri, raf ömrünü uzatmak amacı ile takviye gıdası azaltılmış süt tozlarına alıştırmak için, hükümetler ile anlaşarak yoksul ülkelere bir miktar mamayı önce ücretsiz dağıtan Nestle, hem bebeklerin anne sütünden uzaklaşmasına hem de yoksul ülkelerdeki bebeklerin yetersiz beslenmesine sebep olmuştur. Yapılan araştırmalarda 1960’lı ve 1970’li yıllarda Şili, Meksika, Singapur gibi ülkelerde emzirme oranlarında çok ciddi düşüşler görülmüştür. Günümüzde Nestle suçlamaları kabul etmemiştir.

Her biri sektöründe dünya devi sayılan ve çoğumuzun hayatında yıllar içinde büyük bir yer edinmiş bu şirketlerin, saydamlıktan uzaklaşarak tüketicilerine ve halka söylemiş oldukları yalanlardan bahsettik. Peki ya siz madalyonun öbür yüzü hakkında ne düşünüyorsunuz?

49
4
3
3
1
Emoji İle Tepki Ver
49
4
3
3
1