1886 senesinde denizciler, Avustralya’nın batı kıyılarına bir cin şişesi bıraktı. İçinde Almanca yazılar vardı. Bundan 131 sene sonra bir kadın, kumsalda şişeye rastladı.
Kabartmalı şişenin içinde bir not da vardı. Hemen onu alıp eve götürdü ve notta ne yazdığını çözmeye çalıştılar. Bakalım neyin nesiymiş bu not?
Kumsalda yürüyen bir kadın, içinde not bulunan en eski şişeyi buldu.
Tonya Illman, Avustralya’da yürüyüş yaparken bir şişe fark etti. Şişeyi beğendi ve evinde kullanabileceğini düşünerek aldı. Şişenin kapağı yoktu, çoğu yeri kumla dolmuştu. İçerisinde de ip parçasıyla bağlanmış bir not vardı.
Notta Almanca bir şeyler yazıyordu. Şişeyi eve getiren Tonya, nemliliğini almak için onu bir süre sıcak fırında bekletti. Birkaç saat sonra yazılar daha okunaklı hâle gelmişti. Eşiyle birlikte Batı Avustralya Müzesi ile iletişime geçtiler. Öyle filmlerdeki gibi bir aşk mektubu veya acil durum çağrısı değildi.
Gemiyle ve seferle ilgili bilgiler vardı.
Araştırmacılar şöyle dedi: "Alman gemilerinden okyanuslara binlerce şişe atıldı. Her birinde kaptanın onu attığı tarih, koordinatlar, gemi adı, seyahat rotası ve ana liman yazıyor.” Tonya’nın bulduğu notta da bu bilgiler yer alıyordu. Geminin adı Paula’ydı. Şişenin, bir Alman Deniz Gözlemevi programının parçası olduğu ortaya çıktı.
Bulunan şişedeki el yazısını, gemi günlüğündeki el yazısıyla eşleştiren araştırmacılar; Alman Denizcilik ve Hidrografi Ajansı ile iletişime geçtiler. Kurum ise gemi ve rota hakkında ayrıntılı bilgilerin halk tarafından kolayca erişilebilir olmadığını, bilgilerin sahte olmasının ihtimal dahilinde olduğunu söyledi.
Tonya, şişeyle notu bir müzeye, sergilenmesi için verdi. Şaşkınlığını ise şöyle anlatmıştı: “Bu hayatımdaki en ilginç şey oldu. Şişenin 131 yıldır dokunulmadığını ve mükemmel durumda olduğunu düşünmek… Hâlâ inanamıyorum!”
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: