Sivrisinekler, dünyada yaşayan en ölümcül canlılardan biri olabilirler. Her yıl yüzlerce insan sivrisineklerin taşıdıkları hastalıklar olan sıtma, dang, Bat Nil virüsü ve sarı humma gibi hastalıklardan hayatını kaybediyor. 200 milyon insan ise bu hastalıkların semptomlarından muzdarip durumda.
6 Şubat tarihinde Science dergisinde yayınlanan yeni çalışmaya sivrisineklerin insanları bulmak için vücut ısılarını bulma sistemlerini kandırabilme ya da devre dışı bırakmanın olasılığını ortaya koyuyor. Biyoloji profesörü Paul Garrity, Chloe Greppi ve Willem Laursen sivrisineklerin insanları vücut ısısını takip ederek bulması üzerine önemli bir çalışma gerçekleştirdi.
Sivrisineklerin insanları nasıl takip ettiklerini ilk olarak 20.yy başında Hindistan’da bulunan İngiliz bilim insanı Frank Milburn Howlett keşfetti. Howlett, çay molalarında sivrisineklerin çaydanlığın etrafında yoğun olarak bulunduğunu keşfetti. Sivrisineklerin sıcaklığı takip ettiğini düşünen Howlett, sivrisinekleri yaşayabilecekleri bir torbaya doldurdu. Daha sonra sıcak su dolu bir tüpü torbaya yaklaştırdı. İngiliz bilim insanı, sivrisineklerin torbanın sıcak suya yakın olan kısmına topladığını keşfetti.
Howlett, araştırmasının sonuçlarını 1910 yılında yayınladığı makale ile duyurdu. Howlett, sivrisineklerin soğukkanlı hayvanları ısırmadığını da ortaya çıkardı. Howlett’ın iki çalışması, sivrisineklerin insanların vücut sıcaklığını takip ettiğini ortaya çıkarmış oldu.
Howlett’ın ardından yapılan çalışmalar, sivrisineklerin insanlara birkaç metre uzak olduklarında nefes verildiğinde ortaya çıkan karbondioksiti, yayılan kokuları ve görsel ipuçlarını takip ettiklerini ancak uzaklık çok azaldığında vücut sıcaklığını takip ettiklerini belirledi.
İlginç olan ise sivrisineklerin sadece dişilerinin bu şekilde davranması. Dişi sivrisinekler, yumurtalarını beslemek için kandaki proteinleri kullanıyorlar. Erkek sivrisinekler ise sadece meyve ve bitkilerin nektarından besleniyorlar.
Geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen başka bir çalışma ise sivrisineklerin çevre sıcaklığındaki değişikliği anlamak için antenlerinin ucundaki reseptörleri kullandığını ihtimalini kuvvetlendirdi. Geleneksel olarak, sivrisineklerin reseptörleri ile çevrenin sıcak ya da soğuk olduğunu anladıkları düşünülürdü. Ancak geçtiğimiz yıl Paul Garrity ve ekibi, bu reseptörlerin sadece çevredeki sıcaklık değişimini algıladığını ortaya çıkardı.
Garrity ve ekibi, sıcaklık değişimini algılayan bu reseptörler konusunda IR21a isimli bir moleküler reseptöre güveniyor. IR, nöronların sinyal iletmesine yardımcı bir grup protein olan iyonotropik reseptörü temsil eder. IR21a ise sivrisineğin etrafındaki sıcaklığın düştüğüne dair bir sinyalin iletimini kolaylaştırır.
Science’da yayınlanan son çalışmada ise Garrity ve ekibi, IR21a reseptörünün üretilmesinden sorumlu sivrisinek genini durdurmayı başardılar. Bu gen olmadan doğan böcekler ve sıradan sivrisinekler, bir duvarı insan vücut sıcaklığına sahip bir kutuya yerleştirildiler. Sivrisineklere insan nefesini taklit etmek için karbondioksit de verildi.
Genleri ile oynanmayan sivrisinekler, hızla vücut sıcaklığına sahip duvarda toplandılar. Genleri ile oynanan sivrisinekler ise duvarı görmezden geldiler. Bu şekilde IR21a reseptörü olmadığında sivrisineklerin çevrelerindeki sıcak noktalarla ilgilenmediği belirlenmiş oldu.
İkinci bir deneyde araştırmacılar, sivrisinekleri bir kafese yerleştirdiler. Kafesin bir tarafına oda sıcaklığında insan kanı, diğer tarafına ise vücut sıcaklığında bir insan kanı dolu kap bıraktılar. Genleri ile oynanmış sivrisinekler, normal sivrisineklere göre vücut sıcaklığındaki kanla yüzde 88 oranında daha az ilgilendiler.
Paul Garrity, IR21a reseptörünün sivrisineklerde soğuğa doğru hareket edildiğinde devreye girdiğini belirtiyor. İnsanlar genellikle çevrelerinden daha sıcak olduğu için, bir sivrisinek insana yaklaştıkça IR21a daha sessiz hale geliyor.
Sivrisinekler, sıcaklık değişimini izleyerek insanların kan damarlarını da tespit edebiliyorlar. Kan damarları, insan vücudunun en sıcak noktaları oldukları için sivrisinekler tarafından rahatlıkla tespit edilebilirler.
Çalışma hakkında açıklama yapan Paul Garrity, IR21a reseptörünün sinir bozucu bir alarm gibi davrandığını söyledi. Garitty, “Dişi sivrisinek daha soğuk noktalara yöneldiğinde alarm vermeye başlayan reseptörü susturmak için sivrisinekler ne gerekiyorsa onu yapmaya yöneliyor” dedi.