Hepsi Bizim Canımız: Peki SMA Hastalığı Nedir, Ne Sebep Olur, Hangi İlaçlar Tedavi Ediyor?

67
3
1
1
0
SMA oldukça nadir rastlanan genetik bir kas hastalığına verilen isim. Ancak ne yazık ki bu hastalığa sahip bireyler ve aileleri, bu hastalıktan dolayı bütün hayatlarını makineler üzerine kuruyorlar. SMA'nın nasıl bir hastalık olduğuna ve bireyler olarak SMA hastası bebekler için neler yapabileceğimize bakalım.

SMA, son günlerde geleneksel medya araçların ve sosyal medyada sıkça gördüğümüz bir hastalık. Çoğunluklu bebeklik döneminde ortaya çıkan ve bebeğin (ya da hastanın) yaşam kalitesini oldukça düşüren bu hastalık, kaslarla ilgili. Damarlara kan pompalayan kalbin ve yaşamak için ihtiyacımız olan nefesi almamızı sağlayan akciğerlerin de kaslarla çalıştığını varsayarsak, SMA’nın ne kadar ciddi ve ölümcül bir hastalık olduğunu anlayabiliriz.

Türkiye’de en son verilere göre 1600’den fazla SMA hastası var. Bu hastalığın büyük çoğunluğunu ise bebekler ve çocuklar oluşturuyor. SMA’lı hastaların sayısı bu kadar fazla iken, bizim sosyal medyada gördüğümüz bebekler, bu hastaların neredeyse sadece %10’unu oluşturuyor. Yani bu da sosyal medyada ilaç için yardım kampanyası toplayan aile sayısının 150’yi geçmediğini gösteriyor.  Bebeklerin ve haliyle ailelerin hayatlarını oldukça zorlaştıran bu hastalığı siz okuyucularımız için açıkladık.

SMA nedir?

sma

Spinal musküler atrofi (SMA), merkezi sinir sistemini, periferik sinir sistemini ve istemli kas hareketini etkileyen genetik bir hastalıktır. Kasları kontrol eden sinir hücrelerinin çoğu omurilikte bulunur ve bu da hastalık adında spinal kelimesinin varlığını açıklıyor. SMA’nın birincil etkisi bu sinir hücrelerinden sinyal almayan kaslar üzerinde görülüyor. Hastalığın adında bulunan atrofi ise, küçülmek fiilinin tıbbi terimi. Hastalarda atrofi, kaslar sinir hücreleri tarafından uyarılmadıklarında görülüyor.

Çoğunlukla bebekleri ve çocuklar etkileyen SMA, beyinde ve omurilikteki sinir hücrelerinde bozulmaya yol açıyor. Bu bozulma sonucunda da, beyin, kas hareketini kontrol eden mesajları göndermeyi durduruyor. Bütün bunlar meydana geldiğinde, hastanın kasları zayıflayıp küçülüyor. Kas kütlesinin küçülmesi ve kullanılamaz hal gelmesi de, hastaların baş hareketlerini kontrol etme, yardım almadan oturma, yürüme hatta bazı durumlarda hastalık ilerledikçe yutma ve nefes alma konusunda sorun yaşamalarına sebep oluyor.

SMA türleri nelerdir?

sma

SMA’nın farklı türleri, hastalığın seyri konusunda da ayırıcı özelliklere sahip. 5 farklı türü olan SMA’nın ölümcüllüğü ve seyri, türlerine göre değişiyor. Hastalığın tipine bağlı olarak da semptomlar da çeşitlilik gösteriyor.

  • Tip 0: Bu tip, SMA’nın en nadir ve en şiddetli şeklidir ve hamilelik döneminde gelişir. Bu tür SMA’ya sahip bebekler, rahimde daha az hareket ederler. Eklem sorunları ve zayıf kas dokusu ile doğarlar. Tip 0 SMA hastaları, solunum sorunları nedeniyle çoğu zaman hayatta kalamazlar.
  • Tip 1: SMA tip 1 oldukça ciddi bir SMA türü olarak kabul ediliyor. SMA tip 1 hastası çocuklar, çoğunlukla yardım almadan başını destekleyemez ve oturamazlar. Kolları ve bacakları genelde sarkık olan bu çocukların yutma ve nefes sorunları olabilir.
  • Tip 2: SMA tip 2, genelde 6-18 aylık çocukları etkiler. Semptomları orta ila şiddetli arasında değişen bu tip SMA hastaları, kişiden kişiye değişmekte olup, yardımla yürüyebilir ya da ayakta durabilirler.
  • Tip 3: Hastalığın en hafif şekli olan SMA tip 3, çocuklarda 2-17 yaş arasında başlar. SMA tip 3 hastalığına sahip çocuklar büyük olasılıkla yardım almadan ayakta durabilir ve yürüyebilirler. Ancak koşarken, merdiven çıkarken ya da sandalyeden kalkarken sorun yaşayabilirler.
  • Tip 4: Bu SMA formu, yetişkinlikte kendini gösterir. Kas güçsüzlüğü, seğime ya da nefes alma problemleri gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Hastaların genelde sadece üst kolları ve bacakları bu durumdan etkilenir.

SMA'ya ne sebep olur?

sma

SMA, "motor nöronun hayatta kalması" için SMN adı verilen bir motor nöron proteininin eksikliğinden kaynaklanır. Vücudumuz bu proteine, adından da anlaşılacağı gibi normal motor nöron işlevi için ihtiyaç duyar. Proteinin eksikliği ise SMN1 adlı bir gende kromozom 5 üzerindeki genetik mutasyonlardan kaynaklanır. 

SMA, ailelerden geçen genetik bir hastalıktır. Bir bebekte SMA hastalığı varsa, bunun nedeni her iki ebeveyninden de birer tane olmak üzere, mutasyonlu genin iki kopyasına sahip olmasıdır. İki ebeveyninden de mutasyonlu gen alan hastanın vücudu, belirli bir proteini oluşturamaz. Bu da oluşturamadığı proteinle beslenen kasları kontrol eden hücrelerin ölmesine yol açar. Bu durumda, eğer çocuk, ebeveynlerinin yalnızca birinden mutasyonlu gen alırsa SMA hastası olmaz, ancak hastalığın taşıyıcısı olur. Ebevenylerinden tek mutasyonlu gen alan çocuk ise bu geni kendi çocuğuna geçirebilir.

Günümüzde çocuk sahibi olmak isteyen çiftler için hastaneler gen testi yapmakta. Yapılan testlerin sonucunda ise ebeveynler, doğacak çocukların herhangi bir kırık gene sahip olup olamayacaklarını görebiliyorlar.

SMA'nın belirtileri nelerdir?

SMA semptomları, hafif ya da şiddetli olabilir. SMA'nın birincil semptomu, istemli kasların zayıflığıdır. En çok etkilenen kaslar, omuzlar, kalçalar, uyluklar ve sırtın üst kısmı gibi vücudun merkezine en yakın olan kaslardır. Solunum ve yutma için kullanılan kaslar etkilenirse özel komplikasyonlar ortaya çıkar ve bu işlevlerde anormalliklere neden olur. Sırt kasları zayıflarsa omurga eğriliği gelişebilir.

SMA hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçlar

zolgensma

Spinraza: Bu tedavi, SMN2 genini ayarlar ve daha fazla protein yapmasına izin verir. SMA'lı hem çocuklar hem de yetişkinler için kullanılır. İlaç, hastanın omuriliğinin etrafındaki sıvıya enjekte edilir. Hazırlık ve iyileşme süresi dahil bu işlem en az 2 saat sürebilir. İşlemin sonrasında her 4 ayda bir başka bir doz yapılması doktorlar tarafından tavsiye edilir. Hastalığı tamamen ortadan kaldırmaya bu ilaç, hastalığın ilerlemesini yavaşlatıyor.

Evrysdi: Bu tedavi, SMN2 genlerinin protein üretimini bozmasını engelleyerek proteinin gerektiğinde sinir hücrelerine ulaşmasını sağlar. İlacın dozu, hastaların ağırlıklarına göre belirlenir. Klinik deneyler, 12 ay sonra, Evrysdi alan hastaların % 41'inde kas fonksiyonlarında iyileşme olduğunu göstermiştir.

Zolgensma: Zolgensma tedavisi, sorunlu SMN1 geninin değiştirilmesini içerir. 2 yaşın altındaki çocuklar için kullanılan bu tedavi, SMN geninin bir kopyasını tüp aracılığıyla belirli bir motor nöron hücresi grubuna göndermesini temel alıyor. Yalnızca biz doz alınan bu tedavi sonrasında, SMA hastası çocuklarda inanılmaz ilerlemeler görülüyor. Günümüzde de en çok tercih edilen tedavi Zolgensma gen tedavisi. Ancak tedavi oldukça pahalı. Sosyal medya hesaplarında valilik onaylı bir şekilde yardım kampanyası başlatan tüm aileler de bu ilaca ulaşmayı hedefliyorlar.

Zolgensma sonucunda SMA hastalarında olan değişimler

Hastalığın en kesin tedavi şekli olarak görülen Zolgensma, ülkemizde ne yazık ki uygulanabilen bir tedavi değil. Bu sebepten dolayı, aileler, SMA’lı bebekleri için dolar üzerinden yardım kampanyaları başlatıp, ağırlıklı olarak Dubai ve Amerika’daki çocuk hastanelerinden randevular alıyor.

Zolgensma tedavisini alabilen bir diğer bebeğimiz de Pamir. Aşağıdaki videodan da göreceğiniz üzere ilacı almadan önceki günlerinde kafasını havada bile tutamazken, ilacı aldıktan 3 ay sonra bisikletine binip kendini itebiliyor.

()

Tedaviyi alan çocuklar, tedavi öncesinde başlarını kıpırdatamazken, ilacı aldıktan 1 hafta sonrasında oyuncaklarıyla oynamaya ve fizik tedavi yardımıyla diğer kaslarını da kullanmaya başlıyor. Ancak ne yazık ki her aile bu kampanyaları tamamlayamıyor. Zolgensma, 2 yaşın altındaki çocuklara uygulandığından, bazı aileler çocuklarını tedavi ettiremezken, bazıları ise kampanya tamamlanana kadar çocuklarını kaybediyor. 

Eğer siz de bu kampanyalara katkıda bulunmak isterseniz, aşağıda yer alan Instagram hesaplarını inceleyebilirsiniz. Ya da bu sayfaları çevrenizdeki insanlarla paylaşarak, bir çocuğa destek olabilirsiniz. Belki de bir tanesinin kurtarıcısı siz olursunuz, kim bilir.

Sosyal medyada yardım kampanyaları devam eden minikler

67
3
1
1
0
Emoji İle Tepki Ver
67
3
1
1
0
Yorumlar(26)
Yorumunuz minimum 30 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
Popüler Yorumlar
Tüm Yorumlar
3 yıl önce
Erkek sünnetide zararlı diyenler bir internetten araştırma yapsınlar zarar aksine yararlı bir uygulamadır
Yanıtla
-2
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
3 yıl önce
Kadınlar için yazdıkları doğru ama erkek sünneti için yazdıkları saçma .
Yanıtla
-2
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
3 yıl önce
Yukarıda yapılan araştırma sudan da yapılmıştır sudan nın %90 müslümandır
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
3 yıl önce
Sünnet eski mısır da yapılmaktadır islamdan çok önce ayrıca yahudilerde müslümanlardan çok önce sunnet olmaktaydılar
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
3 yıl önce
Müslüman olmayan diğer inançların SAÇMALIKLARI Allah'a şükür biz böyle bir coğrafyada yaratılmamışız
Yanıtla
-7
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
3 yıl önce
hiç bir şeyden anlamayanlar başlamış yoruma hemen. gidin başka yerde oynayın
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
3 yıl önce
Allah erkeği de kadını da olması gerektiği gibi yaratmıştır, sünnet denen çağ dışı uygulamanın din ile en ufak bir ilgisi yoktur, erkek sünneti de israil adetidir, yahudilerden müslümanlara geçirilmiştir, ister sevinin ister üzülün ama gerçek bu, sünnetin erkeğe yararı değil zararı vardır, bilimsel olarak sünnet yararlı diyen kimse bunu bu zamana kadar ispatlayamamıştır, tamamen safsatadır.

Nisasuresi 119.ayette Allah bize kuranda bildirmiştir, şeytanın türlü hilelerle bizi kandıracağı ve değiştirmeye çalışacağı ayette anlatılır ve şeytan şöyle der “ Allah'ın yarattığını bozmalarını emredeceğim. ”

Ayetin tamamı
“Onları mutlaka saptıracağım, mutlaka onları boş kuruntulara sokacağım ve onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar; onlara emredeceğim de Allah'ın yaratışını değiştirecekler!” Kim Allah'ın yerine şeytanı dost tutarsa, elbette açık bir ziyana uğramıştır
Yanıtla
-1
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
diğer yanıtları göster
3 yıl önce
tmilichoo sen ne yapabiliyosun mantıklı bişeyler atda görelim
3 yıl önce
Bol bol ayet hadis cımbızlamışsın yiyosa devamını getir tefsir filan at
-6
3 yıl önce
Kur’an’ı Kerim de kadın ve erkek cinsel organının sünnetiyle ilgili bir ayet yoktur.
Bakara 170 ) Ve onlara, “Allah'ın indirdiğine uyun” dendiği vakit, “Aksine biz, atalarımızı neyin üzerinde bulduysak ona uyarız” dediler. Ataları bir şeye akıl erdirmez ve kılavuzlandıkları doğru yolu bulmaz idiyseler de mi?

Çocuk Sünneti konusunda Allah insanı böyle yaratıyorsa bunda bir hikmet vardır diye düşünmesi beklenen Müslümanlık iddiasındaki insanlar, tam tersini yapıp bu İbrahimi bir gelenektir, atalarımız bunu yapmışsa bunda bir hikmet vardır, biz atalarımızdan gördüğümüzü uygularız diyerek, atalarının görüşünü Allah'ın ayetine tercih etmektedirler.
Peki bu İbrahimi gelenek neyin nesidir bir bakalım;
Bugünkü Tevrat’ı (aslında Musa’ya 10 emir verilmişti, bu TEVRAT adlı kitapta nereden çıktı. Kur’an’da geçen Tevrat; yasa – İncil ise müjdeleyen demektir ve Kur’an’ın sıfatlarıdır) yazıcı-âlim Ezra yazmıştır. Bâbil sürgünü sonrasında Ezra, İsrâil topraklarında yaşayan Yahudiler arasında tamamen unutulan Tevrat’ı sözlü yorumuyla birlikte yeniden oluşturmuştur (Sukkah, 20a). Talmud’a göre Ezra yeni Tevrat’ta bazı değişiklikler yapmıştır (Sanhedrin, 21b-22a; Şekalim, V/1).kalim, V/1).

Ayrıca Ezra, bu yeni Tevrat'ta Allah'ın, Abraham (ibrahim peygamber) ile anlaşma yaparak İsrail oğullarının Tevrat'a uyması halinde Nil ve Fırat nehirleri arasını (arz-ı mev’ud) İsrail oğullarına bağışlayacağını uydurmuş ve bu anlaşmanın nişanesi olarak İsrailoğlu soyundan gelen erkeklerin cinsel organlarını (eski Mısır’da penis ve vajinayı kutsal kabul edip bu üreme organlarına tapınan pagan uygulaması) sünnet ettirmeleri gerektiğini beliterek bir millet bilinci oluşturmaya çalışmıştır. İşte uydurma Tevrat’taki (yaratılış 17) bu uydurma sünnet ayeti zamanla Araplara ve İslamdan sonra diğer kavimlere geçmiştir.

Biz bugün bu sünnet geleneğine, uydurma hadis ve rivayetlerle Allah'ın Resulunüde alet ederek, aslını bilmeden İbrahimi gelenek diyerek sahip çıkıyoruz.

Çocukları sünnet ettirmek, "Sizi yarattım ve şeklinizi en güzel şekilde yaptım" ( Mümin 64 ) diyen Rabbimizin sözünü umursamayıp; "Onlara emredeceğim de Allah'ın yaratışını/yarattıklarını değiştirecekler" ( Nisa 119 ) diyen Şeytanın emrine uymaktır..
Yanıtla
-2
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
diğer yanıtları göster
3 yıl önce
Allah'ın indirdiği dinde hadislere iman diye bir iman şekli yok. Allah'ın Resulu hesap günü ümmet hadisleri terketti demeyecek, ümmet KUR'AN'I TERKETTİ DİYECEK.

Ve biz Elçiden sorumlu değiliz ki, Elçinin de uymak zorunda olduğu Kur'an'dan sorumluyuz. Allah'ın ilgili ayette belirttiği gibi;

Furkan 30) Elçi'de: "Ey Rabbim! kavmim şu Kur'an'ı terkedilmiş bir şey haline getirdi" dedi.

Kur'an'ın hiç bir yerinde Muhammede uyun demez Allah'ın Resulune (elçi) uyun der. Peki Elçi'nin neyine uyulur, Efendisi adına söylediklerine uyulur. yani Elçiye uyulmaz, getirdiğine uyulur. Peki Allah'ın Elçisi, Efendisi adına ne söylemiş, ne getirmiş; Kur'an ayetlerini, hepsi bu.

Ayrıca Allah, Muhammede Elçilik görevini vermeden öncede Oruç, Zekat, Hac ve Namaz Mekke toplumunca yerine getirilen ritüellerdi.
3 yıl önce
Peygamber hadisi de kuraldır. Kuranda namazın nasıl kılındığı yok bunu peygamber açıklıyor
3 yıl önce
Yorumlar yine ateist toplantısı
Yanıtla
-4
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
3 yıl önce
Meraktan soruyorum, bu paylaşımla direk ilgili değil. 1 veya 1,5 senedir webtekno içerikleri oldukça farklı bir hal aldı. Başka kültürleri güzel gösterip, islam dinine gizlice soğutma çalışması olan paylaşımlar başladı.
Acaba bu içerikleri üreten sorumlu çalışanınız değişmiş olabilir mi?

Bir dine, kültüre, devlet başkanlarına vs. üstü kapalı şekilde saldırmak Teknoloji temalı bir sayfanın misyonu mudur?

Üzgünüm, umrunuzdada değil belki ama bence eski webtekno içerik açısından daha kaliteliydi. Design ve göze hitap konusunda ilerleme olsada, içerik konusunda büyük gerileme görüyorum. Kendi fikrim. Saygı duyduğunuz için teşekkürler.
Yanıtla
-2
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
DAHA FAZLA YORUM GÖSTER