Mobil cihazlarda oynamak için geliştirilen ve App Store, Google Play gibi mobil uygulama mağazalarından indirerek iOS ve Android işletim sistemine sahip cihazlarınızda oynayabileceğiniz sonsuz koşu oyunu Subway Surfers, 2013 yılında ilk piyasaya sunulduğu günden itibaren neredeyse her yıl en popüler oyunlar listesine girmeyi başarıyor. Ancak Subway Surfers hakkında tek konuşulan bu dikkat çeken başarı değil.
Bir süre önce bir Twitter kullanıcı tarafından Subway Surfers hakkında bir iddia ortaya atıldı. Bu iddiaya göre oyunun yapılış amacı, geliştiricinin hayatını kaybeden oğlunu anmak istemesiydi. Sarsıcı iddia kısa sürede bir fenomene dönüştü ve her dedikodu gibi büyüdü de büyüdü. Peki, gerçekten Subway Surfers oyununun arkasında böyle trajik bir hikaye mi var? İnternette her gördüğümüze inanmamamız gerektiğini bir kez daha kanıtlayan bu olaya yakından bakalım.
Subway Surfers hikayesi:
App Store, Google Play gibi mobil uygulama mağazalarından indirerek iOS ve Android işletim sistemine sahip cihazlarınızda oynayabileceğiniz Subway Surfers, bir sonsuz koşu oyunu. Yani hiçbir engele çarpmazsanız oyunu saatlerce durmadan oynayabilirsiniz. Son yıllarda bu tür oyunlar giderek popüler hale geldi.
Subway Surfers oyun hikayesi ise şu şekilde; oyundaki karakterimiz tren garının duvarına bir graffiti yani duvar resmi çiziyor. Bu sırada gar bekçisi ve köpeği, karakterimizi görüyor ve kovalamaca başlıyor. Oyunda ilerledikçe altın topluyor ve bu altınlarla dilerseniz karakterinizi geliştiriyor, dilerseniz yeni karakterler alabiliyorsunuz. Oyunun tek amacı engellere takılıp yakalanmadan olabildiği kadar yüksek skor elde etmek.
Oyunun hikayesi oldukça eğlenceli görünüyor. Spor ve aksiyon kategorisinde değerlendirilen ve oldukça sevimli grafiklere sahip olan Subway Surfers hakkında bir iddia var ki oyuncuların gözünü doldurmaya yetiyor. Bu trajik hikayeyi öğrendiğimiz kişi ise bir Twitter kullanıcısı.
Subway Surfers hikayesi hakkında sarsıcı iddia:
29 Temmuz 2020 tarihinde, adı sanı belli olmayan ve kim olduğu bilinmeyen bir Twitter kullanıcısı tarafından bir paylaşım yapıldı. Bu paylaşımda, Subway Surfers oyunun geliştiricisinin tren garında kaykay yaparken hayatını kaybeden oğlunun anısını yaşatmak için bu oyunu yaptığından bahsediliyordu. İddia gündeme bomba gibi düştü.
Yüz binlerce beğeni, on binlerce retweet alan bu paylaşımdan sonra dedikodu kazanı da hızla kaynamaya başladı. Olayı yıllardır bildiğini söyleyenler, sözde çocuğun fotoğrafını paylaşanlar hatta nereden buldularsa sahte raporlar yayınlayan bile oldu. Kimse de zahmet edip gerçekten oyunun yaratıcısına böyle bir şeyin gerçek olup olmadığını sormadı.
Trajik Subway Surfers hikayesi bir yalan:
2013 yılında piyasaya sürülen Subway Surfers oyunun geliştiricileri Kiloo ve SBYO Games şirketleridir. Yani ortada oyunu yapan tek bir kişi yok. Ancak illa tek bir kişiyi odak noktasına koymak gerekirse bu kişi SBYO Games şirketi çalışanı Mathias Gredal Norvig’dir. Norvig, oyunun ana geliştirici beyinlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Mathias Gredal Norvig, trajik hikaye iddiasından 2 yıl önce 2018 yılında bir konferans sırasında Subway Surfers oyununu neden yaptıklarını, onlara neyin ilham verdiğini anlatıyor. Hayır, ortada trajik bir kaza sonucu hayatını kaybetmiş bir çocuk yok. Norvig bu oyun için gerekli ilhamı sokak hayatından, müzikten, sokak sanatından ve kaykaycıların kendine has yaşam tarzından aldıklarını söylüyor.
Subway Surfers oyunun geliştiricileri çocukluğunda Back to The Future film serisini izlemiş herkes gibi kaykay tutkusu ile bu oyunu geliştirmişler. Ortada ne trajik bir hikaye ne de hayatını kaybetmiş çocuğunun yasını tutan bir baba var. Oyunda anlatılmak istenen sadece sokak ruhunu damarlarında hisseden genç bir çocuk.
Bu yalan hikaye nereden çıktı?
İnternet dünyası, insanlığın bugüne kadar gördüğü en geniş bilgi ağını oluşturuyor. Üstelik bu bilgileri yalnızca resmi kaynaklardan değil, bireysel tecrübelerden de öğreniyoruz. Ancak maalesef resmi kaynaklar tarafından ya da birinci ağızdan doğrulanmamış bilgilerin büyük çoğunluğu yalan. Ortada büyük bir bilgi kirliliği var.
Subway Surfers oyunun arkasında trajik bir hikaye olduğunu iddia eden Twitter kullanıcısı büyük ihtimalle kötü niyetli değildi. Birkaç kişinin bir araya gelip sokak tutkusunu anlatan başarılı bir oyun yapmaları bazıları için sıkıcı olabilir. Çünkü gerçek hayat bazen sıkıcıdır. Bu sıkıcı hikayeye biraz renk katmak ve biraz etkileşim almak istemiş olabilir.
Bu yalanın insanı rahatsız eden iki noktası var. Birincisi, bu iddiayı yayan kişi bir hayran kurgusu yazarak gerçek hayatın sıkıcılığını güzel bir hikaye ile dağıtabilecekken birkaç kelimelik kurgu olduğunu belirtmediği bir paylaşım yapmakla yetinmesi. İkinci can sıkıcı nokta ise nasıl oluyor da gördüğümüz her şeye böyle sorgusuz sualsiz inanıyoruz?
Günümüzün vebası yalan haber furyası:
‘Yahu abartmayın alt tarafı biri, bir oyun hakkında gerçek olmayan bir hikaye uydurmuş, devlet sırrını ifşa etmemiş ya’ diye düşünebilirsiniz. Haklısınız ancak bu yalan haber furyası yalnızca birkaç basit örnekten oluşmuyor. Adı sanı olmayan, kim olduğu bilinmeyen sosyal medya hesaplarından her gün binlerce bu tür yalan haber paylaşımı yapılıyor.
Yapılan yalan haber paylaşımlarının bazıları eğlence amaçlı masum paylaşımlar olsalar da bazıları kitleleri harekete geçirebilecek kadar hassas konular hakkında olabiliyor. Yeni moda da parodi hesap açmak. Önemli kişilere ya da kurumlara çok benzeyen ama ufak bir yerde parodi olduğunu belirten belki yüzlerce sosyal medya hesabı var.
Aklımıza gelen gelmeyen daha pek çok farklı örnek var bu konuda. İnsanların bu tür paylaşımlar yapmayı ve bu tür paylaşımlara inanmayı bir alışkanlık haline getirmeleri ise günümüzün en büyük problemi. İnternet dünyasında gördüğünüz bilgileri nasıl teyit edebileceğinizi buradaki yazımızda anlatmıştık. Bazı yöntemleri aklınızda çıkarmamanızda yarar var.
Masum bir Twitter paylaşımı ile başlayıp kısa sürede bir internet fenomenine dönüşen trajik Subway Surfers hikayesi yalanı hakkında bilmeniz gerekenleri anlattık ve internet dünyasındaki yalan haber furyasından bahsettik. Siz siz olun, internette gördüğünüz hiçbir şeye sorgulamadan inanmayın.