Türkiye, geçtiğimiz yıllarda tarihinin en büyük dolandırıcılık olaylarından bir tanesini yaşadı. Mehmet Aydın isimli bir kişi, kurduğu Çift Bank isimli bir oluşum ile sayısız vatandaşı dolandırmış, insanların paralarının buhar olmasına yol açmıştı. O dönemlerde çeşitli operasyonlar yapılsa ve "Tosuncuk" lakaplı dolandırıcının peşine düşülmüş olsa da minareyi çalan kılıfını hazırlamış, Aydın sırra kadem basmıştı.
Çiftlik Bank denince akıllara doğrudan Tosuncuk geliyor olsa da oluşum, sadece Mehmet Aydın'dan ibaret değil. Örneğin Cudi Cumhur Yurdakul, Çiftlik Bank oluşumunun yazılımcısı olarak biliniyor. O dönemlerde Türkiye'den kaçamayan ve yakalandıktan sonra da 14 ay boyunca tutuklu kalan, yargılanması ise hala devam eden Yurdakul şimdi, Gazeteci İsmail Saymaz'a bir röportaj verdi. Sözcü Gazetesi'nde yayımlanan röportaj, Çiftlik Bank ve Tosuncuk ile ilgili dikkate değer detaylar içeriyor.
Tosuncuk, "yerli ve milli otomobil" projesine girişecekmiş
Cudi Cumhur Yurdakul tarafından yapılan açıklamaların en dikkat çekici yanı Tosuncuk'un bir dönem yerli ve milli otomobil projesine girişmek istemiş olması. Ancak Jet Fadıl olarak da bilinen Türkiye'nin en büyük dolandırıcılarından olan Fadıl Akgündüz'ün imajı nedeniyle bu fikirden vazgeçen Tosuncuk, olağan yaşamına devam etmiş. Yurdakul, Mehmet Aydın'ın lüks düşkünü ve uyuşturucu bağımlısı bir kişiliğe sahip olduğunu ifade ediyor. Haberimizin bundan sonraki bölümü ise röportajdan olduğu şekilde alınmıştır...
Tesis ve fabrikalar kurulmadı mı?
Tabi ki geçti. Hatta ‘Acaba başarabilirler mi?' diye düşünmedim değil. Gidişat olumlu bir vizyon gösteriyordu. Aydın'ın ‘Kaçacağım' gibi bir söylemi olmadı. ‘Bir yere gitmiyoruz' dedi. Çiftlik Bank batmadan üç ay kadar önce Türkiye'deydi.
Mehmet Aydın, hangi konularda yetkinlik sahibiydi?
Yazılım bilgisi ve teknolojiye hakimiyeti yoktu. Tarım veya hayvancılık bilgisi ise yazılım bilgisinden daha kötüdür. Çevresindeki kişiler de ehliyet sahibi değiller. Gerçekten de çiftlik gibi yönettiler.
Şirketin batacağını ne zaman anladınız?
Ben 3 Mart 2018'de fark ettim. Mehmet Aydın'la şirketimin alacağını görüşmek üzere Brezilya'nın Santos kentine gittiğimde anladım. “Türkiye'de işler düzelmeyecek. Bana verilen sözler tutulmadı. Geri dönmeyeceğim. Artık bu iş bitti” dedi.
Amacı neydi? Gerçekten çiftlik kurmak mı istiyordu?
“Avrupa'nın en büyük çiftliğini açacağım, dokunulmaz olacağım” derdi. Bir ara yerli ve milli araba yatırımı düşündü. Jet Fadıl'dan dolayı çekindi. Şüphe çekerim diye korktu. Bir ara ‘İngiliz devleti peşimizde' dedi ya, inanarak söylüyordu. Bunun sebebi, tiyatrocu Mehmet Çevik'in açılışlarda “Kudüs kırmızı çizgimizdir.” şeklinde sözler söylemesiydi.
Tosuncuk şu an nerede ve gerçek bir dolandırıcı mı?
Brezilya'dadır. Aydın'ın bu ülkeyi sevdiğini biliyorum. Artık parası yoktur. Bence insanlar kendilerini kandırdı. Bunu herkes yapabilirmiş. Tesadüfler zinciri… Çiftlik Bank'ın Balıkesir bayisi, geçmişte askerdi. 4 bin TL alıyordu. Bu adamın hesabına bir yılda 76 milyon TL girmiş. Üçüncü dünya ülkeleri dışındakiler kaynağını sorarlar. Türkiye'de o sıralar bu yoktu. Bu düzenleme olsaydı Aydın yükselemezdi.
Çiftlik Bank dolandırıcısı Mehmet Aydın, 130 bin civarında vatandaşın parasını hiç ettikten sonra çekip gitti. Muhtemelen de bir daha Türkiye'ye dönmeyecek. Ancak Aydın'ın Türkiye'de yaptıkları, bugün herkes tarafından biliniyor ve hatta, Exxen isimli dijital içerik platformunda da bir belgesel olarak yerini aldı. O belgeselle ilgili detaylı bilgi sahibi olmak isterseniz, burada bulunan haberimize göz atabilirsiniz.
