Devlere Karşı Verilen Amansız Savaş: Tribes of Midgard İncelemesi

6
5
2
0
0
Nors Mitolojisi son zamanlarda God of War ve Valheim gibi oyunlarla adından sıklıkla bahsettirir oldu. Vikinglerin devlere karşı olan savaşını konu alan Tribes of Midgard da bu mitolojiyi kendine tema edinen başarılı oyunlardan bir tanesi.

Rekabeti komple oyun dışı bırakıp takım çalışmasını temelde tutan Tribes of Midgard son zamanlarda çok sık rastlamadığımız ve özlediğimiz bir oyun türü. Günümüzde artık bir çok oyun rekabete dayandığı için bu tarz PvE ve Co-op olarak oynanan oyunlar nadirleşmeye başladı. Tam olarak da bu sebepten ötürü Tribes of Midgard tarzı oyunlar normalde olabileceğinden çok daha değerli hale geldi. Çünkü rekabete dayalı oyunlar artık günümüzün metası olsa da bu tarz oyunlar hala özlenebiliyor.

Köyü korumak ve devlerin gelişi

İlk hedefimiz köyü korumak

 Artıları:

  • Çeşitli silahların ve sınıfların olması
  • Vuruş hissiyatının güzel, oynanışın rahat olması
  • Craft sisteminin basit ve etkili olması

Eksikeri:

  • Renkli dünyasına rağmen keşif hissiyatının çabuk yok olması
  • Oyunun kendini çok tekrar etmesi
  • Oynanan sınıflar arasında dengesizlikler olması

Tribes of Midgard kabilenizi devlere ve her akşam düzenli olarak köyünüzü yok etmeye çalışan kötücül varlıklara karşı koruduğunuz bir oyun. Oyun temelinde oldukça basit bir hikayeye sahip ve olay örgüsü de pek yok. Bu yüzden Tribes of Midgard arada bir oturup "2-3 el Midgard atayım ya" diyebileceğiniz türden bir oyun. Ortalama bir oyun minimum 1 saat sürdüğü için bunu demeyebilirsiniz de.

Oyunun başlangıç Safhası bir çok hayatta kalma oyununa benzer bir şekilde başlıyor. Sıfırdan ve hiçbir teçhizat olmadan. Oyun sizden ilk başta ilk geceyi geçirecek ve köyünüzü koruyacak kadar hazırlık yapmanızı istiyor. Bu durum genellikle basitçe taş, dal, çakıl taşı vb şeyler toplayıp kalkan kılıç, ok gibi başlangıç tipi silahları ile atlatılabilir. İşin asıl şatafatlı kısmı dünyaya bir dev indiğinde başlıyor. 2. Günden sonra 4 farklı tip devden rastgele bir tanesi dünyanıza iniyor ve oyun sizden deve karşı hazırlanmanızı istiyor.

Devlere karşı hazırlık yapmanın en temel yolları ise basitçe şu şekilde:

  • NPC'lerin seviyesini yükseltmek
  • Sahip olduğunuz ekipmanlari geliştirmek
  • Geceleri daha rahat keşif yapmak için duvar ve okçu kulesi inşa etmek
  • Pasif materyal geliri için maden ocağı, oduncu vb yerleri inşa etmek

Bu geliştirmelere girismek için ilk olarak bol bol yaratık öldürüp ruh toplayıp seviyenizi geliştirmeniz gerekiyor. Yaratık öldürüp ilk seviyenizi aldıktan sonra 8 farklı sınıftan (bir çoğu belli başlı koşullar gerçekleştirildiğinde açılabiliyor) birini seçip kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Ruh toplamak temel gelişim kaynağını oluşturuyor. Yapacağınız tüm geliştirmeler ruh harcıyor ve öldüğünüz takdirde tümü ruhlarınızı kaybediyorsunuz. Bu yüzden dikkatli oynamak şart.

Oyunda taş, demir, odun gibi materyaller oldukça önem arz ediyor. Bu yüzden bu materyalleri sürekli toplamanın yanı sıra köyün yakınlarında bulunan taş ocağı, oduncu gibi yerleri inşa edip pasif bir materyal geliri elde etmek şart. Tabii ki bunları yapabilmek için de en temel ihtiyacınız olan oyun içi para birimi ruh devreye giriyor. Oyun içerisinde yaptığınız birçok aktivite (ağaç kesmek, yaratık kesmek, maden kırmak vb.) size ruh kazandırıyor. Tabii ki bu tarz aktiviteleri gerçekleştirirken seviyeniz de yükseleceği için hangi sınıfı tercih edeceğinize de karar vermeniz gerekiyor.

İlerleyen safhalar ve oyuna alışma süreci

Devler ile ilk mücadele

Tribes of midgard bir süre boyunca gerçekten eğlenceli bir şekilde ilerliyor. Fakat oyunun yapısı gereği eğlence yerini kendini tekrar etmesinden oluşan bir sıkıntıya bırakıyor. Oyuna içerisinde sadece köyü koruyarak ve titanlara karşı savaşarak sonsuza kadar ilerleyebiliyorsunuz. Teknik olarak oyunun bir sonu olduğu söylenemez. Oyun genel olarak siz ne zaman istiyorsanız o zaman bitiyor. Çünkü ilk devi öldürdüğünüz de o zaman kadarki gelişiminizin ödüllerini alıp çıkış yapabileceğiniz bir portal açılıyor.

Oyunu sonsuza kadar oynamak tabii ki bir seçenek fakat bilir bir şekilde oyunu oynadığınızda 10. gün ve civarında elde edebileceğiniz tüm  geliştirmeleri elde etmiş oluyorsunuz ve 14. gün civarı bir zaman dilimine ulaştığınızda kelimenin tam tabiriyle yapacak hiçbir şeyiniz olmuyor. Tek aktiviteniz klasik bir şekilde gelen devleri kesip köyleri korumak oluyor. Bu yüzden oyunu sonsuza kadar oynamak bir opsiyon fakat, oyunun bir yerde tıkandığı veya bittiği söylenebilir.

Oyunun oynanış modları hayatta kalma ve saga modu olarak ikiye ayrılıyor. Saga modu bir bakıma oyunun hikaye modu denilebilir. Hayatta kalma modundan tek farkı sonsuza kadar ilerlemek burada bir seçenek olmuyor. Genellikle Saga moduna özel görevlerinizi hallettikten sonra portaldan hemen sıvışmanız gerekiyor aksi takdirde 14. güne ulaştığınızda sonsuza kadar gece oluyor ve gerçekten yarın yokmuş gibi köyü korumanız gerekiyor.

Peki devlere karşı savaşmak değer mi?

Arkadaşlarınızla beraber köyünüzü koruyun

Artıları:

  • Nors mitolojisi ve devlere karşı savaşmanın eğlencesi
  • Sürekli oynama mecburiyeti barındırmaması
  • Günümüzde artık sık görülmeyen PvE deneyimi sunması

Eksileri:

  • Bir süre sonra kendini çok tekrar etmesi
  • Yapılacak görevlerin vb. şeylerin çabuk bitmesi

Tribes of Midgard, genel anlamda tek başınıza oynarken de oldukça keyifli olsa da oyunda bir bölümdeki kişi sınırını 10 kişiye kadar çıkarabileceğiniz için oynayabileceğiniz arkadaş çevreniz olduğunda çok daha keyifli oluyor. Oyunu uzun süre oynadığınız da kendini tekrar etmesinden oluşan bir bayma hissine sebep olduğu gerçek. Fakat oyun çıkalı çok uzun süre olmadı ve geliştirici ekip oyuna güzel ilgileniyor. 

Oyunun ilerleyişi sezon sezon şeklinde oluyor ve ara sezonlarda vb. şeylerde sürekli yenilikler geliyor. Tabii ki de ekstra yapılan etkinlikler de cabası oluyor.Bu yüzden sürekli oynadığınız da sıkılsanız bile aradan geçen bir süreden sonra oyuna yeniden girdiğinizde yeni birçok şeyle karşılaşma ihtimaliniz oldukça yüksek

6
5
2
0
0
Emoji İle Tepki Ver
6
5
2
0
0