Arkeologlar, bundan 43 yıl önce, Tanzanya'nın "Leatoli Yolu" olarak bilinen bir bölgesinde 3,7 milyon yıllık olduğunu tespit ettikleri bir ayak izine ulaşmışlardı. Uzmanlar, o yıllarda yaptıkları çalışmalar sonucunda bu ayak izlerinin bir ayıya ait olduğunu düşünmüşlerdi. Ancak Ohio Üniversitesi bünyesinde çalışmalarını sürdüren bilim insanlarının yaptığı yeni bir çalışma, bu bilginin doğru olmadığını ispatladı. Öyle ki söz konusu ayak izleri, bir insan atasına aitti.
Ohio Üniversitesi'ndeki bilim insanları, oldukça geniş kapsamlı bir çalışma yürüttüler. Ardışık 5 ayak izini ayı, şempanze ve insanların ayak yapılarıyla kıyaslayan bilim insanları, ayı tespitinin yanlış olduğunu çünkü ayıların adım atma alışkanlıkları ile ardışık izler arasında benzerlik olmadığını tespit ettiler. Ayrıca ayak izlerinin bulunduğu bölgede pençelere dair herhangi bir buluntu yoktu. Yani söz konusu ayak izi bir ayıya ait olamazdı.
Analizlere göre ayak izinin sahibi, 1 metre boyundaydı
Leatoli Yolu'nda 18 binden fazla canlı izine rastlanmıştı. Bu izlerin diğerlerinden farklı oluşu, bilim insanlarının merakını artırdı. Bunun üzerine çalışmalarını devam ettirmeye karar veren uzmanlar, bi ayağa sahip canlının türünü belirlemek için harekete geçtiler. Akıllara gelen ilk canlı türü ise en popüler primat türlerinden Australopithecus afarensis'ti. Ancak bu canlıların boyunun 111 ila 168 santimetre aralığında olması gerekiyordu. Ayak izi üzerinden yapılan hesaplamalar ise bu canlının 100 santimetre boyunda olduğunu ortaya koydu. Yani bu canlı ya çok genç bir Australopithecus afarensis'ti ya da farklı bir türdendi.
Antropolog Ellison McNutt ve meslektaşları tarafından yapılan çalışmalar, ayak izinin yetişkin bir bireye ait olduğunu ortaya çıkardı. Bu da söz konusu ayak izinin bir Australopithecus afarensis'e ait olmadığı anlamına geliyordu. Ayak izinin sahibi, geniş bir topuğa, ikinci parmağından çok daha uzun olan bir baş parmağa sahip olan bir yetişkindi. Bilim insanları şimdi, bu yetişkin türünü net olarak belirlemek için çalışmalarını sürdürüyor. Eğer net bir sonuç çıkarsa, insanların nasıl dik bir şekilde yürüdüklerine dair yepyeni bilgilere ulaşılabilir.
