Küresel haberleşme sektörü teknolojik açıdan önemli gelişmelere sahne oluyor. Türkiye, her dönem bu gelişmelerden payını alan, yatırım yapılan, çözüm üretilen bir coğrafya oldu. Bunlar, ülkemizde yaşayan milyonlarca vatandaşımız için yapılması gereken şeylerdi. Her yerde olduğu gibi Türkiye’de de yatırım yapılan bir işin ticaretini gerçekleştirmek; rekabet koşullarıyla, tüketici menfaatini ayırmak gerekiyordu.
Türkiye’de internet hizmet standartları zaruri ihtiyaçlarla gelişmeye devam etti. Adil Kullanım Kotası sınırlamasının teknik zorunluluktan çıkıp, ticari formüle dönüşmesiyle rekabet koşullarını yeniden şekillendirmek gerekti. BTK bu konuda çalışmalarını tamamladı, 1 Ocak 2019 tarihinde AKK’nin kaldırılacağını açıklamıştı.
Teknoloji medyası ve tüketiciler, bu tarihi hizmet standartlarının artacağı bir döneme giriş olarak anmaya başladılar, ancak bu tarih beklentilerin ötesine geçti ve bir milat niteliği taşımaya başladı. Gelinen son noktada bu milat; firmalar açısından avantajlı, kullanıcılar açısından üzücü bir dönemin sinyallerini veriyor. Herkes AKK’siz internet dönemini sevinçle beklerken, fiyatlar ve hizmet standartları moralleri bozuyor.
- Önemli not: Bu içerik, Türkiye'deki internet kullanıcıları ve hizmet sağlayıcı firmalar arasında bir uzlaşı ortamı için FARKINDALIK yaratma hedefiyle oluşturulmuştur, semboliktir.
- Eğer siz de aynı düşüncelere sahipseniz, Change.org üzerindeki imza kampanyasına buradan ulaşabilirsiniz.
Türkiye’deki Tüm İnternet Servis Sağlayıcıları İçin Tavsiyelerle Dolu Bir Manifesto:
1. Sadece Adil Kullanım Kotası’nı değil, daha fazla sınırlamayı kaldırmalısınız:
AKK’siz tarifelerin maksimum 4, 16, 35 50 ya da 100 mbps ile sınırlandırılması, ortaya hız düşümsüz fakat yine de limitli bir internet erişimi çıkartıyor. Adil Kullanım Kotası sınırlamasını kaldırmak, adil internet kullanımı için yeterli değil. Her kullanıcı, mevcut altyapısının kapasitesinden maksimum düzeyde faydalanmalı.
2. Adil bir rekabet için sadece altyapılar üzerinden değil, fiyatlar üzerinden de özdeş standartlar belirlemelisiniz:
Tüm sabit geniş bant internet hizmeti veren firmalar tarafından sunulan tarifelerde, serbest piyasa koşullarını tüketici menfaatlerine uymayacak şekilde yansıyan fiyat politikaları ortadan kaldırılmalı. Kurumsal bir uzlaşma sağlayarak, firmaların hizmetleri için alınan ücret arasındaki uçurum farklar giderilmeli.
3. Ortak yatırımlar yapmalısınız:
Türkiye’nin her köşesinde birbirine yakın standartlarda hizmetler vermek için firmalar altyapı yatırımlarında ortaklıklar kurmalı. Tıpkı ABD, Avrupa ve Asya ülkelerinde olduğu gibi ortak altyapı üzerinden kullanıcılara hizmetler verilmeli.
4. Kullanıcıların her türlü sorununu çözebilecek teknik destek ağı kurup, daha kolay ulaşmasını sağlamalısınız:
Müşteri hizmetleri her kullanıcı için ulaşılabilir olmalı. Kullanıcılar, eğer altyapı sahibi firmadan hizmet almıyorlarsa, teknik servis hizmetlerini hızlandıracak ortak bir iletişim ağına yönlendirilmeli. Altyapı sahibi firmalar, hizmet sağlayıcı alternatif firmaların abonelerini, en az doğrudan abone olan müşterileriyle eşit görmeliler.
5. Türkiye’deki girişimci fikirlere, internet hizmetlerinin kalitesini arttıracak projelere önem vermelisiniz:
Yapılacak yatırımlar sadece altyapı hizmetlerine değil, bağımsız girişimciler ve öğrenciler tarafından geliştirilen teknik ve bilimsel açıdan yeterli projelere de aktarılmalılar.
6. Fiyatlar, belirlenen sınırlar aşılmadan yükselecekse, bu yükselişin geçerli nedenlerini net şekilde açıklayarak kamuoyu aydınlatmalısınız:
Fiyatlardaki artışın nedeni, kullanıcılara yeni tarifelerle birlikte net ve yoruma kapalı bir şekilde açıklanmalı.
7. İnternet erişimindeki fırsat eşitsizliğini ortadan kaldırmalısınız:
Türkiye’nin farklı coğrafyalarında yaşanan internet erişimi problemlerini gidermek için tüm firmalar ortak çalışmalar yürütmeliler. Şehir veya taşra fark etmeksizin, ülkemizin her köşesinde kaliteli, hızlı ve güvenilir hizmetler için çalışılmalı. Herkes, internete aynı şartlarda erişmeli. Bu konuya sosyal sorumluluk projesi olarak değil, zaruri bir ihtiyaç olarak bakılmalı.
8. Fiyatları ve hizmet standartlarını sadece sözleşmelere bağlı kalmadan herkes için standart hale getirmelisiniz:
Fiyatlar ve hizmet standartları, bireysel ya da kurumsal kullanıcılar için özdeş hale getirilmeli. Tarifeler arasındaki fiyat farklarıyla, sunulan hizmet kalitesi birbiriyle örtüşmeli. Bu durum hiçbir kullanıcıyı ayırt etmeden aynı şekilde olmalı
9. Rekabeti tüketici menfaatlerini koruyarak sürdürmelisiniz:
Rekabet ortamı, haberleşme sektörünün bel kemiği olan tüketicilerin zararına sonuçlar vermemeli. Etkin güce sahip firmaların rekabetteki üstünlüğü, alternatif firmaları üzerinde bir yaptırım gücü olarak kullanılmamalı.
10. BTK ve Rekabet Kurumu gibi devlet kurumlarının sürece müdahalesini beklemeden uzlaşı ortamı oluşturmak için birlikte hareket etmelisiniz:
Resmi kurumların sürece itirazı beklenmeden yasal olarak belirlenen sınırlara uyulmalı. Yasal sınırlar yetersizse, firmaların hukuk büroları resmi kurumlara bunun için destek sunmalı.
İnternet servis sağlayıcıları ve tüketiciler arasında, geleceğe yönelik bir uzlaşı ortamı sağlamak için farkındalık yaratma amacı taşıyan imza kampanyasına ulaşmak için buraya tıklayabilir, görüş ve önerilerinizi yorumlar kısmında herkesle paylaşabilirsiniz.