Anadolu toprakları, medeniyetler beşiği, insanlık tarihinin en kritik bölgelerinden biri… Binlerce yıldır bu topraklarda sayısız farklı toplum yaşadı. Her birinin kültürünün ve dilinin izleri, Anadolu coğrafyasının dört bir yanında yürütülen arkeolojik çalışmalarla ortaya çıkarıldı, çıkarılmaya devam ediyor.
Bu topraklarda binlerce yıl boyunca yaşayan onca farklı kültürün hayatlarının nasıl olduğunu düşünmek heyecan verici. Şimdi duysak tek bir kelimesini bile anlamayacağımız bambaşka dileri düşünmek de öyle. Fakat bir de kimileri topraklarımızda halen konuşulan ancak artık ölmek üzere olan diller var… Bu içerikte Anadolu topraklarında konuşulan tüm dillere ve bazılarının kulağa nasıl geldiğine göz atacağız.
Önce Anadolu'da konuşulmuş ve çoktan tarihin tozlu sayfalarına karışmış eski dillere göz atalım;
Bu diller milattan önce 3. binyıldan itibaren milattan sonra 4. ve 5. yüzyıllara kadar Anadolu topraklarında konuşulan ve binlerce yıl önce yok olmuş diller. Kimilerine ait çivi yazılarından oluşan tabletler müzelerde karşımıza çıkıyor, bazı kazılarda yeni tabletler bulunabiliyor.
Hititçe, Luvice, Urartuca, Fenikece, Sami Dilleri, Frigce, Lidce, Likçe, Karca, Sidece, Persçe, Grekçe ve Latinceden oluşan bu dillerden bazılarının kulağa nasıl geldiğine dair seslendirmeler de var.
Hititçe
Urartuca
Akadca (Sami dillerinden)
Grekçe
Latince
Bir de Türkiye'de halen konuşulan ancak yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan diller var;
UNESCO Dünya Tehlike Altındaki Diller Atlası'na göre Türkiye'de yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan 15 dil var. Türkiye topraklarının çok kültürlü yapısının en etkileyici göstergelerinden olan dil çeşitliliği, bu dilleri konuşan kişi sayısının giderek azalması sebebiyle giderek azalıyor.
UNESCO dünya üzerinde tehlike altında olan tüm dilleri değerlendirdiği çalışmasında bu dilleri 'Ciddi Tehlikede' 'Ağır Tehlikede' 'Kesinlikle Tehlikede' ve 'Kırılgan' olarak gruplandırıyor. Ülkemizde konuşulan diller arasından tüm gruplara dahil olan diller var.
'Ciddi tehlikede' olan diller
- Ladino (Daha çok İzmir ve İstanbul'da kullanımı olan, çok az sayıda kişinin konuştuğu 'Yahudi İspanyolcası' olarak bilinen bir dil)
- Süryanice (Midyat-İdil-Dargeçit-Nusaybin bölgesindeki Süryaniler tarafından konuşulan, Turoyo olarak da bilinen bir dil. Süryanice, milattan önceye dayanan tarihiyle neredeyse 2500 yıldır var olan bir dil...)
- Gagavuzca (Türkiye Türkçesine benzeyen, günümüzde 300 bin kadar insanın konuştuğu, geçmişte ülkemizde Edirne'de yaşayan Gagavuzlar tarafından konuşulanbir dil. Şimdilerde Gagavuzların yaşadığı diğer ülkelerde konuşulmaya devam etse de tehlike altında.)
'Kesinlikle tehlikede' olan diller
- Suret (Günümüzde Türkiye'de konuşan kimse kalmadığı bilinen, dili konuşan kişilerin göç yoluyla farklı ülkelere gittiği ifade edilen ve Süryaniceye benzeyen bir dil)
- Batı Ermenicesi (Türkiye'deki Ermenilerin konuştuğu, günümüzde Ermenilerin yaşadığı farklı topraklarda da konuşulan ancak tehlike altına girmiş bir dil)
- Pontus Yunancası (1923 nüfus mübadelesi öncesi İnebolu ile Batum arasındaki topraklarımızda konuşulan, günümüzde ise yalnızca Trabzon'daki bazı köylerde kullanılan bir dil)
- Çingenece (Ülkemiz de dahil olmak üzere Çingenelerin yaşadığı tüm ülkelerde konuşulan ancak göçebe bir halk olan Çingenelerin zamanla gittikleri ülkelerin dillerini konuşmaya başlaması sebebiyle yok olma tehlikesi altına giren bir dil.)
- Abazaca (Günümüzde Kuzey Kafkasya'da yaşayan Abazalar tarafından kullanılan, ülkemizde yaşayan Abazalar tarafından da konuşulan ancak tehlike altında olan bir dil.)
- Hemşince (Türkiye'de 40 bin kadar insan tarafından konuşulduğu düşünülen Hemşince, Artvin'in bazı Laz köylerinde konuşuluyor.)
- Lazca (Yoğunlukla Türkiye olmakla birlikte, dünyanın farklı bölgelerine göç edenlerin de dahil olduğu yaklaşık 300 bin Laz tarafından konuşulduğu düşünülüyor.)
'Ağır tehlikede' olan diller
- Hertevince (Keldanice olarak da bilinen, günümüzde ülkemizde bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda kişinin konuştuğu, Keldanilerin göç ettiği bölgelerde de risk altında olan bir dil)
'Kırılgan' diller
- Abhazca (Ülkemizde yaşayan Abhazlar tarafından da kullanılan, esas olarak Abhazya bölgesinde ana dil olarak konuşulan bir dil.)
- Adigece ve Çerkesçe (Çerkeslerin büyük çoğunluğu tarafından kullanılan bu diller, Çerkes dilleri ailesinin üyeleri. Batı ve Doğu Çerkesçesi olarak iki ana formu bulunan Çerkes dilleri, toplamda yaklaşık 750 bin kişi tarafından konuşuluyor)
- Zazaca (Türkiye'nin doğusunda Tunceli, Elazığ, Bingöl, Erzincan, Bitlis bölgelerindeki Zazalar tarafından konuşulan bir dil. Bu dili sayısı kesin olmamakla birlikte yaklaşık 4-6 milyon arası kişinin konuştuğu tahmin ediliyor. Dili konuşan Zazaların bir kısmı Avrupa ülkelerinde yaşıyor.)
Ülkemizde günümüzde Türkçe'nin ve risk altındaki bu dillerin yanında Arapça, Kürtçe gibi farklı diller de konuşuluyor. Ayrıca ülkemizdeki diller dışında dünya genelinde pek çok farklı toplumda risk altında olan ve konuşan üyelerinin sayısı sebebiyle her an tarihin tozlu sayfalarına karışma riski olan diller var.
Bu dillerin korunması ve aktarılması için hem ülkemizde hem de dünyada pek çok çalışma yapılıyor.