Her metrekaresinin taşında, toprağında zengin bir biçimde farklı güzellikler yatan ülkemizin her şehrinin de zengin bir biçimde farklı bir kültürel hazinesi, farklı bir kültürel hikayesi bulunuyor. Bu kültürel hikayeler şehirlerimizin isimlerine de yansıyor. Bazı şehirlerimizin isimlerinin hikayeleri hakkında tarihsel belgeler bulunurken bazı şehirlerimizin isimlerinin hikayeleri rivayetten öteye geçmiyor.
Çok ilginç tarihsel olayları ve hikayeleri bulunan şehirlerimizin hiç isimlerinin nereden geldiğini düşünmüş müydünüz?
Adana: Uranüs’ün oğulları Adanus ve Sarus’a dayanmaktadır.
Adana’nın ismi bir efsaneye göre Yunan mitolojisinden tanrı Uranüs’ün oğulları Adanus ve Sarus’a dayanmaktadır. Efsanede bahsedilene göre kardeşler Uranüs ve Sarus anlaşamadıkları için Adana’ya savaşarak gelmişlerdir. İki oğul anlaşmazlıklarından dolayı Adana civarında bulunan bölgelerde kendilerine özel iki farklı şehir kurmuşlardır. Adanus adını kendi şehrine, Sarus ise adını Seyhan Nehri civarında kurduğu kendi şehrine vermiştir.
İlerleyen zamanlardaysa bölgeye yerleşen Fenikeliler ise kendi tarım tanrıları Adonis’in ismini onurlandırmak için Adana bölgesine Adonis ismini vermişlerdir. Şehrin ismi zamanla söylene söylene Adana olmuştur.
Başkent Ankara: Galyalılar dönemine dayanmaktadır.
Ankara isminin nereden geldiğine dair birçok söylenti bulunmaktadır. Bu kadar söylentiye rağmen şehrin ismiyle ilgili çok net bir belge mevcut değildir. Bu söylentilerden kaynaklarda en çok geçeni ise şehrin isminin Galyalılar'a dayanmasıdır. Söylentide Galyalılar döneminde kurulan şehir “durduran” anlamına gelen Ankyra adını almıştır. Tarih ilerledikçe Ankyra isminin anlamı da değişerek Yunanca "çapa" anlamına gelmiştir.
Ankyra ise zamanla söylene söylene günümüzde Ankara olmuştur.
Burdur: "Burada dur!" kelimesinden evrilmiştir.
Yunan mitolojisine göre Tanrı’nın gazabından kaçan Aşil, Yunanistan’dan kovulur. Burdur’un olduğu yere doğru yolculuğa çıkar. Konuma doğru yaklaştıkça kendisine gaipten Rumca bir ses gelmektedir. Seste Aşil’e “Ezostas! (Burada dur!) denmektedir. Burada durur ve yaşama kararı alır. Yaşadığı bölgenin adı da Ezostas olmuştur.
Selçuklular ise bölgeyi fethettiğinde Ezostas isminin Türkçe anlamını öğrenir. Türkçe anlamı “Burada dur!” olan şehrin ismi zamanla söylene söylene Burdur haline gelmiştir.
İstanbul: “stin” ve “polis” kelimeleri Türkçeleşerek İstanbul kelimesini oluşturmuştur.
Dünya üzerinde 3 imparatorluğa başkentlik yapmış, iki kıtayı birbirine bağlayan şehir İstanbul tarih boyunca farklı isimlerle anıldı. İlk defa MÖ 667'li yıllarda kuran şehrin ilk ismi “Byzantion” oldu. Antik Yunanlı yerleşimciler, kralları Byzas'ı onurlandırmak için bu ismi şehre verdiler. Şehir ilerleyen yıllarda Roma İmparatorluğu'nun başkenti ilan edilince “Nova Roma (Yeni Roma)” olarak adlandırıldı fakat bu isim halk tarafından benimsenemedi. I. Konstantin'in ölümüyle, şehre I. Konstantin'in adı eklendi ve “Konstantinopolis (Konstantinin Kenti)” olarak adlandırıldı.
Şehir 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilip Osmanlı'nın başkenti ilan edildikten sonra isim değişikliğine gidilmedi. O dönemlerde şehrin ismi “Konstantiniyye” olarak da kullanılmıştır. İstanbul kelimesinin kökeni ise “stin” ve “polis” kelimelerinin birleşerek ortaya çıkardığı "şehre doğru" anlamından geldiği rivayet edilmektedir. Bu kelimeler zamanla Türkçeleşerek "İstanbul" kelimesini oluşmuştur. Ek olarak, bazı yerlerde bir dönem şehrin adının İslam'ın bol olduğu şehir anlamına "İslambol" olarak kullanıldığı da iddia edilmektedir.
Denizli: Denizli’de deniz var mı?
Denizli’nin isminin Loadikya ovasının ortasında bulunan bir gölden geldiği iddia ediliyor. İddialara göre; eski zamanlarda bu göl ve Menderes nehri sal taşımacılığı amacıyla kullanılmıştır. Bölgede yaşayan insanlar ise o dönemin şartlarında göle; deniz dedikleri için ilk ismi Ladik olan şehrin adı Denizli’ye evrilmiştir.
Bu iddia ise yıllardır sorulan popüler soru “Denizli’de deniz var mı?”'nın cevabı olacak nitelikte.
İzmir: Ana Tanrıça Kaynağı'ndan geldiği düşünülmektedir.
İzmir kelimesinin kökeni "Smyrna" kelimesine dayanmaktadır. Şehre, Smyrna ismi verilmeden önce geçen tarihsel süreçte bölgede yaşayan halkın Zmirra, Smira, Lesmira olarak bölgeye hitap ettiği rivayet edilmektedir. Smyrna, kelimesinin kökenine bakıldığında bu ismin verilmesinin altında bölgede bulunan, dönemin halkı tarafından kutsal ilan edilen bir yerin etkili olduğu düşünülmektedir. Hitit kökenli olduğu düşünülen Smyrna kelimesinin kökeninin ise "Ana Tanrıça Kaynağı" veya Ana Tanrıça anlamlarıyla bağdaştığı düşünülmektedir.
Gazi şehrimiz Gaziantep: Pınar şehri
Kurtuluş Savaşı’nda halkın gösterdiği kahramanca mücadeleden dolayı TBMM Meclisi tarafından “Gazi”lik unvanı verilen Gaziantep’in ilk isminin "Hantap" olduğu söylenmektedir.
Hititlerce kurulan Hantap şehri, Hz. Ömer döneminde feth edildikten sonra ismi pınar şehri manasına gelen “Ayntab” olarak değişmiştir. Türkler bölgeye yerleşince şehre Antep ismini vermişlerdir. Kurtuluş Savaşı’nda halkın gösterdiği kahramanca mücadele ile TBMM tarafından “Gazi” unvanı verilen şehrin ismi Gaziantep olmuştur.
Kayseri: Roma İmparatoru'nun unvanı, Kaisareia'dan gelmiştir.
Kayseri'nin kuruluş tarihi milattan önceki döneme yatmaktadır. Bu şehre ilk defa Kanisti adı verilmiştir. Asurluların da bölgeye yerleşmesiyle şehrin adı Mazaka olmuştur. Mazus kelimesinin Frig dilindeki Zeus'tan geldiği düşünülmektedir. O dönemde bulunan paralardan yola çıkarak da Mazus kelimenin bu anlamla işaret ettiği ortaya çıkmıştır.
Kayseri isminin kökeni ise MS 17. yüzyıla dayanmaktadır. Dönemin Kapodakya Kralı Roma İmporaratoru onurlandırılmak için unvanı "Kaisareia" şehre verilmiştir. Bölgede diğer uygarlıklarında varolmasıyla Kaisareia ismi söylene söylene günümüze Kayseri olarak gelmiştir.
Ek olarak bir başka rivayete göre şehrin isminin Roma İmparatoru Sezar’ın Şehri anlamına gelen “Caesarea“nın Türkçeleşmiş hali olduğu düşünülmektedir.
Sivas: "Sebaste(Augustus Şehri)"den geldiği düşünülüyor.
Sivas'ta yaşayan her uygarlık hemen hemen şehri farklı şekilde isimlendirmiştir. Bunlardan bazıları; Sebaste, Sipas, Megalopolis, Kabira'dır. Günümüzde kullanılan Sivas isminin kökeni hakkında farklı iddialar bulunmaktadır. Bu iddialar arasında halk arasında en popüleri "Sebaste" (Augustus Şehri)'dir. Romalılar tarafından ele geçirildikten sonra Pontus kralına bırakılan şehrin ismini Pontus Kralı Polemon'un eşi Pitodori'nin verdiği rivayet edilmektedir. Bu rivayete göre Pitodori, Roma Kralı Augustus'u onurlandırmak için şehre onun ismi "Augustus Şehri" Yunanca anlamıyla "Sebaste" adını vermiştir. Sebastian kelimesinin de Sivaslı anlamına geldiği iddia edilmektedir.
Sebaste ismiyse zamanla söylene söylene Sivas'a dönüşmüştür. Sebastian ismiyle de bağlantısı vardır.
Bu şehir isimlerinin hikayelerinden en çok ilginizi çeken hangisi? Sizin şehrinizin isminin hikayesi ne?