Türkçede kullandığımız çekim eki olan “-iye”, “eşitlik eki” kapsamında sözcüğe “birlik ve beraberlik” anlamı kattığını düşünürsek Türkiye sözcüğü için biçilmiş bir kaftan gibi adeta. Peki gerçekten durum böyle mi?
Güvenilir köken sözlüklerinde yazan ve Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın anlattığı bilgilerle “Türkiye” kelimesinin nereden geldiğini açıklamadan önce “Türk” sözcüğünün geçmişine bir göz atalım.
Türkler farklı coğrafyalarda farklı isimlerle anılmışlardır.
Türkler, tarih öncesi dönemden beri çok geniş coğrafyalara yayılarak varlıklarını sürdürmüşlerdir. Bu coğrafyalarda çeşitli isimlerle anılmışlardır.
Sümer, Kut, Urartu, Elam gibi adlar Türkler veya Türk kültür çevresiyle bağlantılı kavim adları olarak ortaya çıkmıştır.
Kavimlerin dili Türkçe olsa da “Türk” adını kullanmamışlardır.
Türk adının kullanımından sonra da Türgiş, Oğuz, Kıpçak, Uygur vb. adlar da aynı çerçeve içinde yer alır. Bahsettiğimiz kavimlerin bazılarının dili Türkçe ile bağlantılı olmasına ve hatta birçoğunun dilinin doğrudan Türkçe olmasına rağmen kavim adı olarak “Türk” adı kullanılmamıştır.
“Türk” ismine ilk kez Göktürk döneminden kalan milli kaynaklarda rastlarız. Örneğin; Tigin, Bilge Kağan, Bilge Tonyukuk gibi yazıtlarda “Türk” adı yer alır. Kısaca, bu adın kullanımı Göktürk döneminden başlayarak kesintisiz bir şekilde kullanılmaya devam etmiştir.
“Türk”ün geçmişini anladık, peki “Türkiye” sözcüğü nereden geliyor?
Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın aktardığına göre, “Türkiye” ismini verenler aslında Türkler değil. Türklere bu ismi coğrafya bilen, milletleri tanıyan, ticaret yapmak zorunda olan, yurtlarından uzak yerlerde tutunan İtalyanlar vermiştir."
Nişanyan Sözlüğü’ne baktığımızca “Türkiye” adının kökeninin İtalyanca "Turchia" ya da Fransızca “Turquie” yani “Türk ülkesi” sözcüğünden alıntı olduğunu ve Türk özel isminden türetildiğini görebiliriz.
“Türkiye” sözcüğünün ekim eki olan “-iye” ile bir alakası olmamakla beraber Türkler tarafından Batılılardan daha sonra kullanmaya başlanmıştır.
Anlayacağımız üzere, Türkiye sözcüğündeki “-iye” ekinin Türkçedeki çekim ekiyle bir ilgisi yok. Batılılar tarafından 13. yüzyıldan itibaren sıklıkla kullanılmıştır ancak Türkler arasında 19. yüzyılın çeyreğinde yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanmıştır.
“Türkistan” gibi Farsça ek alan bir kelime değil, Batılıların Türk sözcüğünü alıntılayarak türetmesiyle ortaya çıkmış bir sözcüktür.