Türkiye'de bir otomobil sahibi olmak, artık lüksün bile üzerine çıktı. Koronavirüs pandemisi nedeniyle sıfır araçların tedarikinde yaşanan sorunlar, buna bağlı olarak ikinci el araçların fiyatlarındaki astronomik yükselişler ve dolar kuru derken otomobili hayal etmek iyice güçleşti. Peki araç sahibi olan vatandaşlar arasında durum nasıl? Vatandaşlar gerçekten kaliteli arabalara mı biniyor yoksa yalnızca ayakları yerden mi kesiliyor?
Yaptığı paylaşımlarla Türkiye'deki otomotiv sektörünün nabzını tutan Gazeteci Emre Özpeynirci, Türkiye'de trafiğe kayıtlı olan araçların kaç yıllık olduğunu açıkladı. Twitter'da yapılan paylaşım, vatandaşın adeta hurdaya bindiğini gözler önüne seriyor. Zira istatistiklere göre trafikte dolaşan 24 milyondan fazla aracın yaş ortalaması, 14,2. İstatistikler doğrudan otomobillere indirgendiğinde de bu oranlar ne yazık ki iyileşmiyor...
13 milyon adet trafiğe kayıtlı otomobilin yaş ortalaması 13,2
Emre Özpeynirci'nin paylaştığı istatistiklere baktığımızda, Türkiye'deki otomobil yaş ortalamasının giderek yükseldiğini görüyoruz. Örneğin 2013 yılında trafiğe kayıtlı olan 9 milyon 283 bin 932 adet otomobilin yaş ortalaması 11,8'di. Yalnızca 2016 yılında 12,7 yıldan 12,2 yıla düşen ortalama yaş, 2020'ye geldiğimizde ise 13,2'ye kadar yükselmiş durumda. İşin ilginç yanı, trafiğe kayıtlı otomobil sayısı 2020'ye geldiğimizde 13 milyon 100 bin civarına kadar ulaştı. Yani trafikteki araç sayısı artarken, araçların yaş ortalaması ne yazık ki düşmüyor.
İşin içine kamyon, vinç, traktör gibi büyük araçları kattığımızda, durumun daha da kötüleştiğini görüyoruz. Zira trafikteki tüm araçların yaş ortalaması, 14,2 yıla dayanmış durumda. Bundan 7 yıl önce, yani 2013 yılında piyasadaki 17 milyon 940 bin civarı aracın yaş ortalaması ise 12,3'tü. Matematik, Türkiye'de araç bolluğu olduğunu ancak bu araçların yaş durumunun hiç de iç açıcı olmadığını gözler önüne seriyor. Peki neden böyle bir durum mevcut? Bu konuyla ilgili görüşlerinizi bekliyoruz...