13 Aralık 2018'de yeniden kurulan Türkiye Uzay Ajansı'nın gelecek 10 yıl içerisinde hedeflediği faaliyetler, Milli Uzay Programı ile kesinlik kazandı. Bugüne kadar Turksat gibi önemli Türk şirketleri SpaceX gibi şirketlerle uzay çalışmalarında ortaklık yaptı. Ancak bir devlt kurumu olarak Türkiye Uzay Ajansı'nın daha fazla ortaklığa ihtiyacı olabilir.
1990'lı yılların sonundan bu yana Dünya yörüngesinde seyreden Uluslararası Uzay İstasyonu da ABD, Rusya, Japonya ve Fransa gibi ülkelerin ortak çalışmaları ile faaliyet gösterebiliyor. Peki Türkiye Uzay Ajansı kimlerle, yani hangi kurum ve şirketler ile çalışabilir? Sizin için ulusal uzay çalışmaları konusunda neler yapılabileceğini kaleme aldık.
1960’lı yıllardan bu yana farklı devletlerin kurdukları farklı uzay ajansları, gizli bir rekabet içerisinde hareket ediyorlar. Madalyonun diğer tarafında ise mecburi bir ortaklık var, çünkü uzay macerası bütün insanlığı ilgilendiriyor.
Diğer taraftan ABD’nin ulusal uzay kurumu NASA haricinde pek çok ülkenin resmi uzay ajansları ve vakıfları var. Son yıllarda ise uzay ve havacılık sektörünün en ileri düzey pratik çalışmalarını yapan oluşumlar, SpaceX gibi özel şirketler.
Başlamadan önce: Bir uzay ajansının görevi nedir?
Uzay ajansları, bağlı oldukları ülkede yapılacak bilimsel gelişme veya keşiflerin merkezi sayılabilir. Zira amaç sadece uzaya gitmek değil, o yolculuğu bilimsel dayanaklarla desteklemektir. Uzay araştırmaları sırasında kanserin tedavisini bile keşfedebilirsiniz. Her şey ayrılan bütçeye, yapılan kurumsal ortaklıklara bağlı olarak gelişir. Bugün ABD'li NASA'nın en gelişmiş uzay ajansı olmasının sebebi de bu ortaklıklardır.
Listeye tanıdık bir isimle başlayalım: NASA
- Bütçesi: 19,5 milyar dolar
- Yakın tarihli popüler başarılı görevi: Mars Keşif Programı, Perseverence aracının Mars'a gönderilmesi, 2020.
Uzay çalışmaları konusunda dünyanın en ileri gelen örgütlerinden olan NASA, ABD’nin resmi bir devlet kurumu. Son yıllarda maddi ve bürokratik sıkıntıların içerisinde olsa da hala yeryüzünün en kalifiye işleri NASA bünyesinde üretiliyor.
Türkiye Uzay Ajansı, NASA’nın bilimsel araştırmalarına dahil olabilecek personelleriyle, ortak çalışma ekipleri kurabilir. Belki bir gün, Rusya, Almanya, Fransa ve JAponya gibi ülkelerin ortak oldukları Uluslararası Uzay İstasyonu’na gidecek Türk görevliler, NASA tesislerinde eğitim alabilirler.
Rusya Federal Uzay Ajansı (Roskosmos):
- Bütçesi: 3,27 milyar dolar
- Yakın tarihte gerçekleşen popüler görevi: Soyuz roketiyle UUİ’na insanlı sefer, Ekim 2020.
Soğuk Savaş dönemindeki uzay rekabetinin NASA dışındaki bir diğer sonucu ise Roskosmos oldu. Sovyetlerin uzay temelleri üzerine faaliyet gösteren Roskosmos, yetiştirilen kozmonotlarıyla hala gezegenin en ileri düzeydeki uzay araştırma kurumlarından.
Türkiye Uzay Ajansı’nın stratejik açıdan Asya’da bulunan bir ortakla çalışma yapması oldukça tutarlı bir hedef olabilir. Kurumun özellikle gelişmiş roket sistemleri ve savunma sanayii konusunda ciddi bir geçmişi var.
Avrupa Uzay Ajansı (ESA):
- Bütçesi: 6,27 milyar dolar
- Yakın tarihte gerçekleşen popüler görevi: JAXA ortaklığıyla Merkür’e gönderilen Bepicolombo uydusu, 2018.
Fransa, İtalya, Almanya, İngiltere gibi AB ülkelerinin uzay ve havacılık çalışmalarını ortak şekilde yürüttükleri ESA, NASA’nın ardından günümüzün en başarılı ikinci uzay ajansı niteliğini taşıyor diyebiliriz. Son yıllarda yapılan uzay gözlemleriyle ön plana çıkan ESA, yüksek teknolojili uzay teleskopları konusunda tam bir uzman.
Türkiye Uzay Ajansı’nın ESA ile çalışması, AB ile olan ilişkilerin durumuna bağlı. Nitekim politik sınırlar, uzay çalışmaları için bir limit koymuyor. Türkiye Uzay Ajansı, ESA gibi bir kurumdan, gözlemevi ve uzay teleskobu çalışmalarına dair çok şey öğrenebilir, ülkemizdeki astronomlar ESA’ya da katkı sağlayabilir.
Japonya Uzay Ajansı (JAXA):
- Bütçesi: 2,03 milyar dolar
- Yakın tarihte gerçekleşen popüler görevi: Avrupa Uzay Ajansı ile birlikte Hera keşif programına ortak oldu. Ayrıca Mars'ın Phobos uydusundan örnek almak için MMX görevini yürütüyor.
Uzak doğunun uzay rekabetindeki en büyük temsilcilerinden olan JAXA, özellikle 2010’lu yıllarda yaptığı çalışmalarla biliniyor. Farklı gezegenleri araştırmak, gelişmiş uydu sistemleriyle yeryüzünü gözlemlemek dışında kurum, asteroidlerle yakından ilgilneniyor.
Türkiye Uzay Ajansı’nın JAXA ile ortaklık kurması diğer ortaklıklara kıyasla daha yüksek bir ihtimale sahip. Zira JAXA; dışa açık yapısıyla, tıpkı NASA gibi kültürel açıdan zengin bir yapılanmaya sahip.
Çin Ulusal Uzay İdaresi:
- Bütçesi: 1,30 milyar dolar
- Yakın tarihte gerçekleşen popüler görevi: Kendi uzay istasyonunun inşasına başladı, 2020'de Ay'ın karanlık yüzüne Chang-5 aracını indirdi, Mars'a Tienwen-1 aracını gönderdi.
Çin, uzay çalışmalarını kapalı bir sistem içinde yürüten kuruma sahip. Yapılan çoğu bilimsel araştırmanın detayları dünya kamuoyuyla açık şekilde paylaşılmıyor. Yine de kurumun magazinel açıdan önemli başarıları duyurduğunu biliyoruz. Özellikle Ay yüzeyini yakından inceleyen ajans, kuantum fiziğine yönelik en gelişmiş araştırmaları yönetiyor.
Özellikle kuantum fiziği konusunda, Türkiye Uzay Ajansı’nın bilimsel açından ortaklık kurması Çin’in sıcak bakmayacağı bir durum olabilir. Bu durum kurumun kapalı sisteminden kaynaklansa da gelecekte neden olmasın.
Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu (ISRO):
- Bütçesi: 1,40 milyar dolar
- Yakın tarihte gerçekleşen popüler görevi: İnsanlı uzay seferleri için planlanan alt kurum Human Space Flight Centre açılışı, 2019
Hindistan’ın beklenmedik şekilde başarılı olan uzay kurumu, belki de günümüz şartlarında gerçekten büyük zorluklarla inşa edilen yapılanmalardan birisi. Son yıllarda nispeten durgunluk dönemine girse de özellikle yakın ve uzak yörünge uyduları konusunda deneyime sahip.
Türkiye Uzay Ajansı’nın kuruluş ve yükseliş dönemi rehberlerinden birisi ISRO olabilir. Hintlilerin bilimsel alandaki tecrübeleri, Türkiye’nin uzay çalışmalarında stratejik açıdan rol model görevi görebilir.
Türkiye Uzay Ajansı’nın çalışabileceği özel şirketler:
Virgin Galactic:
Özel şirketlerin uzay çalışmaları, genellikle ticari açıdan büyük önem taşıyor. İnsanların kıtalararası yolculuklarını kolaylaştırmak için yörünge uçakları geliştiren Virgin Galactic, uzay işinden para kazanmayı iyi biliyor.
Türkiye Uzay Ajansı’nın olası Virgin ortaklığı, bütçe anlamında önemli bir avantaj sağlayabilir. Türk araştırmacıların geliştirecekleri sistemler, Virgin tarafından kullanılabilir. Elbette bunun için öncelikle Virgin’in AR-GE projelerinden daha nitelikli işler ortaya koymak gerekiyor. Yine söylüyoruz: Neden olmasın?
Blue Origin:
Amazon’un kurucusu ve CEO’su Jeff Bezos tarafından kurulan Blue Origin, insanlı uzay yolculukları için roket sistemleri geliştiren bir diğer önemli şirket. Yolculukların maliyetini düşürmeye, güvenlik önlemlerini geliştirmeye odaklanan şirket, geleceğin uzay değerlerinden birisi olacak. Türkiye Uzay Ajansı ve Blue Origin’in olası ortaklığı, Virgin’de olduğu gibi ticari açıdan önemli katkılar sağlayabilir.
SpaceX:
Elon Musk’un uzay şirketi SpaceX, günümüzün en gözde uzay teknolojilerini geliştiriyor. Firmanın nihai hedefi Mars’a insanlı yolculuklar düzenlemek. Bu yolda emin adımlarla ilerleyen SpaceX, Starship adındaki roketle Ay’a 9 tane sivili göndereceği uçuş testini 2024'te gerçekleştirecek. Starship’in bu testteki başarısı, Mars yolculuklarının kaderini belirleyecek. Firma bu işlere bütçe sağlamak için diğer uzay ajanslarının uzay yüklerini taşıyor.
Türkiye Uzay Ajansı’nın SpaceX ile ortaklığı listede yer alan en güçlü ihtimallerin başında geliyor. Zira Türkiye’de geliştirilen bir uydu ya da uzay yüklerinin gönderilmesi için SpaceX kadar güçlü alternatif bulunmuyor.
Google:
Her ne kadar bir arama motoru olarak bilinse de Google’ın uzay yatırımları; pek çok ülkeden ve resmi kurumdan fazla. Bir zamanlar sadece uydu görüntüleri derleyip Google Earth ile sunan şirket, şimdilerde kendi uydularını SpaceX gibi şirketlerle uzaya gönderiyor. NASA, ESA ve JAXA ile ortak çalışmalar yürüten Google, binlerce ışık yılı uzaklıktaki gezegenleri keşfetmek için yapay zeka yazılımlarını geliştiriyor.
Türkiye Uzay Ajansı ve Google’ın olasu ortaklığı, yerli uzay çalışmalarının yazılım kısmını büyük ölçüde etkileyecektir. Geçtiğimiz NASA ile birlikte çalışıp onlarca gezegen keşfeden Google’ın yapay zeka sistemleri, ülkemizdeki araştırmacılara da ilham kaynağı oluyor.