Atalarımız Orta Asya'dan Göç Ettiyse Biz Türkler Neden Çekik Gözlü Değiliz?

18
5
3
2
0
Hepimizin kafasını kurcalayan ve bizleri araştırmaya sevk eden bir mesele var. Orta Asya'nın geniş coğrafyasından çıkarak farklı bölgelere yayılan Türklerin tamamı; neden Kırgız, Özbek ya da Kazak Türkleri gibi çekik gözlü değil?

Türkiye'de yaşamamalarına rağmen birçok Türk'ün çekik gözlü olduğu dikkatinizi çekmiştir. Türkiye'de ise bunun aksine iri ve büyük gözler çoğunlukta.

Bizlerin çekik gözlü olmaması, âdeta bir genetik bilmece gibi karşımıza çıkıyor. Peki, atalarımız neden Orta Asya'nın rüzgârını saçlarında hissederken çekik gözlü olma konusunda bu kadar çekingen davranmışlar? İşte bu gizemli sorunun ardındaki bilimsel perdeleri aralama vakti geldi.

Türklerin Orta Asya'dan çıkarak farklı coğrafyalara yayılmasının ardındaki genetik ve fiziksel özellikleri anlamak, aslında büyük bir bilimsel keşif alanını aydınlatıyor.

orta asya türkiye haritası

Öncelikle Türk adının bir ırkı temsil etmediğini, âdeta geniş bir aileyi temsil ettiğini belirterek konuya giriş yapalım. Türkler, Oğuz ve Kıpçak olmak üzere iki ana grupta toplanır ve bu ayrım genellikle Doğu-Batı Türklüğü olarak da adlandırılır. Anadolu Türkleri de Oğuz Türkleri kategorisine girer ve bu grup, Orta Asya'nın Maveraünnehir bölgesine dayanır.

Diğer bir grup Kıpçak Türkleri arasında Kazaklar, Özbekler, Kırgızlar gibi Doğu Türkleri bulunur. Her ne kadar bu iki Türk grubu aynı kültürü ve dili paylaşsa da önemli genetik farklılıklar mevcut. Göktürklerin, Orta Asya'yı tamamen ele geçirmesinden sonra bu iki gruba tarih boyunca Türk adı verilmiştir.

Çekik göz genetiğinin neden Türklerde olmadığı bilim dünyasında hep bir gizem olarak kalmış durumda.

Türkmenler

Genetik çeşitliliğin, Türk topluluklarının farklı coğrafyalara yayılması sürecinde nasıl şekillendiğini anlamak, bu sorunun cevabını bulmada önemlidir. Göçebe yaşam tarzı, farklı kültürlerle etkileşim ve yerel halklarla gerçekleşen evlilikler, Türklerin genetik yapısını zaman içinde çeşitlendirmiştir. Fakat bu, ikincil neden olarak düşünülüyor.

Oğuz Türkleri nüfusu, Selçukluların Kınık boyu tarafından gerçekleştirilen batıya göçlerle ve Moğol istilasıyla büyük ölçüde Maveraünnehir bölgesinde azaldı. Günümüzde de çoğunlukla Türkmenistan'da yaşıyorlar. Bu nedenle, bugün Orta Asya'da kalan Oğuz Türkleri çok azdır.

gora japon

Oğuz ve Kıpçak Türkleri, aynı dil ve kültüre sahip olmalarına rağmen genetik olarak birbirlerinden ayrılırlar. Kıpçaklar, yüksek oranda çekik gözlüdür ve safkan değildirler. Çünkü zaman içinde Moğollarla ve Çinlilerle etkileşim içine girdiler. Oğuzların Maveraünnehir bölgesi, Asya steplerine benzemediği için Oğuzların genel olarak çekik gözlü olması da beklenmez.

Ancak günümüzdeki Anadolu Türkleri ile karşılaştırıldığında, biraz daha çekik gözlü olduklarını fark edebiliriz. Bu durumun ana sebebi de yüzyıllardır süren genetik etkileşimdir. Bu çeşitlilik, çekik gözlülüğün ortaya çıkma olasılığını düşük kılabilecek genetik kombinasyonları da içerebilir. 

Genetik araştırmalar ve antropoloji; Türklerin, genetik kodlarında çekik gözlülükle ilgili genetik özellikleri taşıyıp taşımadıklarını anlayabilir.

Kırgız Türkleri

Ancak bu durum; yalnızca genetik faktörlere değil, aynı zamanda kültürel etkileşimlere ve tarihsel süreçlere de odaklanmayı gerektiriyor. Bazı genetik çalışmalar, Türklerin genetik olarak çeşitli bir yapıya sahip olduklarını göstermiştir. Göçebe yaşam tarzları ve tarih boyunca farklı kavimlerle karşılaşmaları, Türklerin genetik çeşitliliğini artırmıştır.

Ancak bu çeşitliliğin çekik gözlülük ile doğrudan ilişkilendirilip ilişkilendirilemeyeceği konusunda net bir sonuç çıkarmak zordur. Bugün ülkemizde bile insanların yarısından fazlası çekik göz genine sahip, fakat hiçbirimiz belki de dikkatli bakmadığımız için bunu göremiyoruz. 

Çekik gözlülük genine baktığımızda da kompleks bir özellik olarak değerlendiriliyor. Yani birden fazla genin etkileşimi sonucu ortaya çıkan bir özellik olması, bu konudaki araştırmaları karmaşıklaştırıyor. Bu genetik özellik, Türklerin genetik geçmişi üzerinde çalışan bilim insanları için hâlâ bir bulmaca olmaya devam ediyor.

Yaşanan göçler, çeşitli kültürel etkileşimler ve genetik kod faktörlerinin etkileşimi söz konusu olduğu için konuya tek bir açıklama getirmek zor.

Türkler

Çekik gözlülük gibi özellikler genetik yapıdaki çoklu genlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkar ve bu genetik kombinasyonlar kompleks bir şekilde şekillenir. Ancak genetik ve fenotipik özelliklerin bu kadar karmaşık bir etkileşime sahip olması nedeniyle belirli bir genotipin belirli bir fenotipi neden ortaya çıkarmadığına dair kesin bir açıklama yapmak oldukça zordur.

Kırgızlar ve Türkmenler gibi Orta Asya kökenli topluluklarda da genetik çeşitlilik gözlemlenir. Bu topluluklarda, çekik gözlülük gibi ayırt edici özellikler bireyler arasında değişkenlik gösterebiliyor. Genetik özellikler üzerine yapılan araştırmalar da genelleyici olmaktan ziyade belirli alt grupları ele alır.

Yani genetik yapı ve fiziksel özellikler bireyler ve alt gruplar arasında farklılık gösterebiliyor. Dolayısıyla Kırgızlar ve Türkmenler gibi Orta Asya'da yaşayan topluluklarda da çekik gözlülük gibi özelliklerin bireyler arasında görülme olasılığı bulunabilir. 

serdar ortaç japon

Günümüzde Oğuz Türkleri; Türkiye, Türkmenistan, İran ve Azerbaycan'da yaşıyor. Kıpçak Türkleri ise ülkemizde oldukça küçük bir azınlık. Her iki grup da aynı dil ve kültüre sahip olsa bile genetik farklılıkları yüksektir. Bu yüzden de biz Anadolu Türkleri, çekik gözlere sahip değiliz.

18
5
3
2
0
Emoji İle Tepki Ver
18
5
3
2
0
Yorumlar(17)
Yorumunuz minimum 30 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
Popüler Yorumlar
Tüm Yorumlar
1 yıl önce
İlk olarak Özbeklerin ve Uygurların dil bakımından Türk dillerinin Karluk sınıfına girer ve Oğuz sınıfından sonra konuşan sayısına göre en büyük 2. sınıfı oluştururlar. Yani Kıpçak sınıfının üyeleri değillerdir.

İkinci olarak özellikle Moğol İmparatorluğu döneminden (12. ve 13. yüzyıllardan) sonra genetik araştırmalarda Orta Asyadaki çekik gözlülüğün çokca arttığını gösteren araştırmalar olduğunu duymuştum.

Üçüncü olarak böyle bilimsel konuları çarpıtmamak gerekir. Genetik araştırmaların sonucu bölgelere göre çıkarım yapılara verilir ve ona göre o bölgede yaşayan ırka yakın bir sonuç verir ancak bu o ırktan olanların safkan bir genetiği olduğu anlamına gelmez. Çoğu toplumda %30 - %40 gibi belirli bir bölgeden oldukları çıkar. Çok az toplumun büyük olasılıkla binlerce yıl içine kapanık oldukları durumlarda belirli bir bölgeye yüksek oranlar göstermesi gerekir. Bundan dolayı Türk ırkı denilince başka bir ırka daha yakınmış uzakmış gibi söylemler çarptırılarak kullanılmamalıdır.

Dördüncü olarak Türk sözcüğünü düşünürken eş sesli bir sözcükmüş olarak düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum. (Sözcük kökenlerinin aynı olması ve tarih, dil gibi konularda iç içe kullanılması bu durumu değiştirmez.) Türk ulusunun içinde farklı ırktan, soydan ve milletten toplumlar Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığı vardır. Türk ırkı ise özellikle Asyada binlerce yıl farklı uluslar kurmuş, kendi kültürlerini oluşturmuş, süreç içerisinde kültürel çatallanmalar ile kendilerini zenginleştirerek farklılaşan bir ırklardır.
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
anadolu insanı çok açık ve net melezdir... 1000 yıl evvel geldiğimizde var olan insanları kesip yemediğimize göre onların torunları hala buradalar... biraz onlardan biraz bizden karıştık gitti... melez bir toplum ortaya çıktı... o yüzden bırakın artık türk milleti masalını.. insan olun insan... yahu osmanlı osmanlı deyüp duruyorsunuz... daha ikinci padişahın karısı rum değil mi... daha sonra kaç tanesinin daha karısı gavur... fatih veya yavuz ne kadar türk allah aşkına... ya da sen ne kadar türksün... ırkçılık bir devleti yiyip bitiren bir virüstür... başımızın üzerinde çok şükür bir devletimiz var... saçma sapan şeylerle ha yıktık ha yıkacağız... az kaldı... yahu burası anadolu... bize bizden gayrı selam veren olmaz... namusumuz... şerefimiz ve hayiyetimiz devletimize emanet... yok kürt.. yok alevi.. yok bilmem ne... yedik durduk bir birimizi yıllardır... bence artık yeter... çünkü yol bitti... pişman olmamak adına... inadına kardeşlik demenin zamanıdır...
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
Türkler Anadolu’ya göç edildiğinde araplarla ve avrupalılarla birileşti ya çocuklarının çocuklarına geçtikçe çekik göz etkisi azalmıştır. Bu birincil mantıklıdır, neden bilimsel birincili sunmadı?
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
Anadolu'da biz gelene kadar Yunan ve Arap halkı yaşıyordu. Bizimkiler bu insanlarla evlenince Türk olsakta yüzümüz Anadolu insanlarına benzedi. Ama kanımızda akan kan Türk'tür. Geçmişimizin verdiği gururdan var.
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
Genel olarak türkiye türkleri yunan ermeni gürcü ve iranidir karadeniz mtebid yani gürcü ve pontid ve armenid yaygın trakyada slav genetiği var doğu anadolu iranid armenid iç anadolu armenid ülkede en yaygın fenotip armenid yani aslında genetik olarak ermenilere yakınız ama tabiki turanid özellikler olabilir ama turanid baskın özellikleri olan insanlar çok yok en saf türkler iç anadolu yörükleri
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
Aslında ne oldugunun cok onemı yok hatta hic onemi yok. ne yaptıgın seni sen yapan. Ben Amerika kitasi haric her yere gittim japonya da beni Karadenizli Turkler dolandirdi. Afrikalilar bana sahip cikti. Bilmem anlata bildim mi?
Yanıtla
-1
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
Maalesef biz Türkler çok karıştık
Yanıtla
-1
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
Dilini ve Kültürünü kaybetmediğin müddetçe önemli değil. Çünkü Türkler kafatasçı değildir.
1 yıl önce
Hiçbir insan sarf bir ırka zaten mensup değildir ve özellikle Anadolu'da yaşayan insanlar (Anadolu'yu Türkiye'yi kapsar şekilde kullandım) yöredeki birçok milletle melez olmuş durumda. Ancak Atatürk'ün Türklük tanımı da ırksal olarak Türklüğün baskın olması değil hissiyatladır. Açmak gerekirse; baskın olarak Kürt olan birisi kendini Türk hissederse Türk olabilirken, baskın olarak Türk olan birisi de bir o kadar Türklükten uzak ve Türk'e karşı hain olabilir. Doğru tanımlama da budur zaten.
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
1 yıl önce
Osmanlıcılar ecdadlarına sorsunlar bakalım, neden Orta Asya'dan gelen atalarından genetik farklılar, diye. Türklerin tek vasfı doğduktan sonra savaşa gidip ölmek idi, güç sahibi bir ailenin çıkarları yüzünden. Elin Hristiyanı vergi karşılığında oturduğu yerde işi ile uğraşıyordu. Altay Dağları'nın efsanevi demircileri yerlerini köylü Ermenilere bıraktı. Zaten Sünni Müslüman kabaca herkese Türk deniyordu. Yörük ayarındaki "gerçek" Türkler ise Osmanlı tarafından sevilmezdi. Etnik Türk olup Divan' a çıkan kaç Türk var?
Yanıtla
-2
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
dandroid
1 yıl önce
Türkiye devleti vatandaşına Türk denilir ama bu genetik anlamda “Türk”ü ifade etmez, Türkiyeli anlamına gelir. Genetik olarak incelediğinizde çoğunlukla Yunan Arap Türk ırkı karışık bir ırk çıkarız. Genetik olarak yüzde 35 Türküz aşağı yukarı. Bu bizim milletimize has bir şey değil günümüzde çoğu devlet adındaki gibi aynı genetik ırka ev sahipliği yapmıyor. Genetik ırk özelliğini baskın olarak koruyan uzak doğulular var şu an.
Yanıtla
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır.(0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen .
diğer yanıtları göster
1 yıl önce
Genetik olarak yüzde otuz beş mi?? Türkiye'de son 100 yılda Türkleştirme politikaları kapsamında Orta Asya'dan getirilenler hariç yüzde beş oranında Türk genine sahip insan sayısı bir elin parmaklarını geçmez
1 yıl önce
Bu bağlamda, uygur "türkleri" türk değil?
DAHA FAZLA YORUM GÖSTER