Uçaklar, günümüzün en kolay ulaşım araçları olsa da, yerden binlerce metre yükseklikte olmak bazı durumlarda gerilmemize neden olabiliyor. Hele ki buna, tepemizde dolaşan uçuş mürettebatının anlamdıramadığımız bir şekilde konuşması ve uçak içinde koşuşturmasını eklediğimiz de, kaygı düzeyimizin hatrı sayılır bir şekilde yükselmesi işten bile değil. Bu içeriğimizde, uçak görevlilerinin aralarında konuştukları, içinde farklı anlamlar içeren kodları sizinle paylaşıyoruz.
1- Danimarka'da 5 gün
Hiç bir uçuş görevlisinin Danimarka'da 5 gün kalmakla ilgili bir şeyler söylediğini duydunuz mu? Tabii, siz bunu duyduğunuzda bir tatil planından bahsedildiğini düşünebilirsiniz. Fakat gerçekte içinde yatan anlam bambaşka.
Danimarka'da 5 gün kodu, aslında uçaktaki bir yolcuyu tanımlıyor. Ülkenin baş harfi koltuk sırasını ifade ederken, 5 rakamı ise koltuk numarasını temsil ediyor. Bu ifade sayesinde uçuş görevlileri yolcular hakkında kimsenin haberi olmadan konuşabiliyor.
2- Mavi meyve suyu
Uçuş görevlileri, eğer uçaktaki tuvalette bir arıza meydana gelmişse “Mavi meyve suyu” kodunu kullanırlar. Bu tabirin yaratılmasının nedeni ise, mürettebatın yolcuların gözünde beceriksiz olarak gözükmesini önlemek.
Artık bir uçuş görevlisinin pilota bu ifadeyi kullandığında aslında ne demek istediğini bileceksiniz. Tabii, bu kodu hiç duymamanızı temenni ediyoruz. Bilhassa uzun uçak yolculuklarında.
3- Mayday
Eminim bu kodun anlamını bilmeyeniniz yoktur. Pilotlar ve gemi kaptanları tarafından tehlikeli bir durumu arz etmek için kullanılan bu ifade, bazı ülkelerde itfaiyeciler, polisler ve ulaşım kuruluşlarınca da tercih ediliyor.
Birçok Hollywood filminde de duyduğumuz bu yardım kodu, her zaman arka arkaya 3 kez tekrarlanarak, yani Mayday! Mayday! Mayday! şeklinde söylenir.
4- Pan-pan
Bir acil durum sinyali olan pan-pan, Fransızca kökenli olan ‘panne’ kelimesinden geliyor. Bu kod, genellikle insanların sağlığı için herhangi bir tehlike arz etmeyen; ancak yine de düzeltilmesi gereken bir durumu belirtmek için kullanılır.
5- Sayı kodları
Uçak görevlilerinin aralarında konuştuğu özel kodların yalnızca harflerden oluştuğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Örneğin, 7,500, bir uçağın kaçırıldığı ya da korsanlar tarafından tehdit edildiği anlamına gelen bir koddur. 7,600 radyo arızası anlamına gelirken, 7.700 daha genel bir acil durumu simgeler.
6- Hendek
Hendek ifadesi, bir uçağın suya zorunlu iniş yapacağı zaman kullanılır. Tom Hanks’in başrolünde oynadığı Sully filmini izleyenler, bu ifadeye pek de yabancı olmasa gerek. Yönetmen koltuğunda Clint Eastwood’un oturduğu film, yaşanan teknik bir arıza sebebiyle Hudson Nehri'ne inmek zorunda kalan Amerikalı pilot Chesley Sullenberger’i merkezine alıyor.
7- Son dakika evrakları
Pilotlar tarafından uçuşlardan önce kullanılan bu cümle -”son dakika evrak işimiz var” gibi- aslında beklenmeyen bir durum nedeniyle uçuşun ertelenmesi anlamına geliyor. Bu gibi durumlarda, bakım ekibinin uçağın uçuşa hazır olduğundan emin olmak için her şeyi tekrar kontrol etmesi gerekebilir.
8- Purell, Purell, Purell
Purell bir temizlik ürünü markası; ancak yalnızca bundan ibaret değil. En azından uçuş mürettebatı için. Bu kod, bir uçakta veya gemide temizlik hizmetini çağırmak için 3 kez arka arkaya tekrarlanır. Aynı zamanda uçakta hasta olan bir yolcu olduğu anlamına da gelir.
9- Kabin ekibi, kol kapıları ve çapraz kontrol
Hayatınızda en az bir kez uçakla seyahat ettiyseniz, “Kabin ekibi, kol kapıları ve çapraz kontrol” ifadesini mutlaka duymuşsunuzdur. Her tip yolcu uçağında, mürettebat üyelerine kapı girişinde acil inişler için kullanılan slide'ın olası bir durumda hemen açılmasını hatırlatan bu kod, kalkıştan hemen önce ve bir uçağın inişinden hemen sonra kullanılır.
10- Kırmızı kod
Öncelikle bu ifadeyi gerçek hayatta değil, yalnızca filmlerde duymanızı umuyoruz. Zira Kırmızı kod, bir uçakta yaşanabilecek en zor durumlar için kullanılır. Bu durumlar çoğu zaman ciddi bir teknik problemle veya acil iniş yapmayı gerektirecek sorunlarla bağlantılıdır.
11- Birinci kod
Birinci kod, yolculardan birinin yaralandığını ve tıbbi yardıma ihtiyacı olduğunu belirtmek için kullanılır. Genellikle trenlerde ve yolcu gemilerinde kullanılan bu ifade, uçuş görevlileri tarafından da tercih edilir.
