Ne oldu da uçak kazaları ve bu kazalardaki ölüm oranları artışa geçti? Peki hava yolları, hâlâ en güvenli ulaşım aracı mı? Bu noktada endişelenmeli miyiz?
Gelin tüm bu soruları, havacılık editörü Tolga Özbek eşliğinde cevaplayalım.
2024’te dünya genelinde gerçekleşen 10 uçak kazasında toplam 282 kişi hayatını kaybetti.
Özellikle 2024’ün son günlerinde, uçak yolculuklarının güvenliğinden şüphe ettiren 2 ölümcül uçak kazası meydana geldi. Azerbaycan Hava yolları Embraer E190, 25 Aralık’ta 38 yolcu ve mürettebatın ölümüne sebep oldu.
29 Aralık’ta da Güney Kore’nin Muan şehrindeki pist boyunca kayan Jeju Air Boeing 737, bir duvara çarpmadan ve alev almadan önce uçaktaki 181 yolcu ve mürettebattan 2’si hariç tüm herkesin vefat etmesine neden oldu.
Ayrıca yılın başında bir Japan Airlines Airbus, Tokyo hava alanına inerken alevler içinde kaldı fakat 279 kişinin tamamı kurtulmayı başardı. Benzer şekilde 5 Ocak 2024’te Alaska Hava yollarına ait bir Boeing 737 Max’teki bir kapı tapası patladı ancak neyse ki 177 kişi hayatta kaldı.
2024'te meydana gelen bu uçak kazaları ise şüphesiz akıllara tek bir soruyu getirdi: Hava yolları hâlâ en güvenli ulaşım tercihi mi?
Bu soruyu Havacılık Editörü Tolga Özbek’e yönelttik ve bakın aldığımız cevap ne yöndeydi: “Hava yollarının alternatif ulaşım dallarına göre hâlâ çok daha emniyetli olduğuna inanıyorum. İstatistikler de bunu gösteriyor. Bir taraftan da hava yolunun kazandırdığı zaman çok önemli.”
“Buradan Londra’ya kara yolu veya deniz yolu ile ne kadar sürede gidebilirsiniz? Uçak ile İstanbul’dan, 4 saatte Londra’ya inebiliyorsunuz.”
Yönelttiğimiz bir diğer soru ise özellikle 2024’ün son çeyreğinde meydana gelen bu ölümcül uçak kazalarının tesadüfi olup olmadığıydı.
“Havacılıkta hem askeri hem de sivil, belirli dönemlerde kazalar arka arkaya gelebilir. Bunların tamamen tesadüf olduğuna inanıyorum. İki kaza arka arkaya gelince gözler, olaylara dönebiliyor.”
Sorularımız şu şekilde devam ediyor: Peki art arda gelen bu kazalarda hava yolları firmalarının herhangi bir eksiği veya yanlışı olabilir mi? Acaba uçakların bakımları ihmal mi ediliyor?
“Havacılık sektöründe bu konuda kurallar çok keskin. Yani denetimler yoğun. Kuralların neredeyse tamamı uluslararası. Yaptırımlar ise oldukça ağır. Bu konuda şirketler açısından hareket alanı dar. İşin bu tarafını da göz önünde tutmak gerekiyor.”
Uçak kazalarını biraz daha irdelememiz gerekirse, acaba bu noktada iklim değişikliklerinin bir etkisi olabilir mi?
“İklim değişikliği nedeniyle hızlı hava hareketlerine, sert rüzgârlara, aşırı yağışlara tanıklık ediyoruz. Türbülansın da çok daha fazla olduğunu görüyoruz. Ayrıca havacılıkta kazalar, tek bir nedenden dolayı meydana gelmez. Örneğin uçak, yalnızca kanadı koptuğu için düşmez. Muhakkak birkaç problem arka arka gelir.”
“Mesela Güney Kore uçağı, hava limanına yaklaştığı esnada bölgede yoğun bir kuş hareketi vardı. Hâlihazırda bu bölge, kuş popülasyonu yüksek ve çarpma olaylarının fazla görüldüğü bir yer. Bu sebeple Güney Kore uçağı da alçalma esnasında kuş sürüsüne çarpıyor ve bu da muhtemel motorla ilgili bir probleme davetiye çıkarmış gibi görünüyor.”
“Elbette doğanın şartlarına göre kendimi adapte etmemiz gerekiyor. Doğanın şartlarını yenebilmek kısa vadede belki mümkün olabilir ancak uzun vadede kazanan her zaman doğa olur. Havacılık sektörünün de buna uyum sağlaması gerekiyor. Neyse ki hava yolu şirketleri de tüm bunları göz önünde bulundurarak gelişmeleri yakından takip ediyor.”
Özetle Havacılık Editörü Tolga Özbek, 2024’te art arda gelen tüm bu uçak kazalarına rağmen bu ulaşım şeklinin hâlâ en güvenli ve mantıklı yol olduğunu ifade etmekte.
“Hava yolları, tüm olumsuzluklara rağmen uçak seyahati alternatiflerine göre çok daha emniyetli. Bunu aşağıdaki istatistiklerle de görmemiz mümkün”
Peki sizin bu noktada görüşleriniz neler? Son dönemde yaşanan bu kazalar, uçak yolculuklarına olan bakış açınızı değiştirdi mi?
İlginizi çekebilir: