Pervanelerin konumları, aracın en iyi performansını verebilmesi için son derece önemlidir. Bu yüzden uçak ve gemilerdeki pervanelerin konumları farklılık göstermektedir.
Uçaklarda burunda veya kanatlarda bulunan pervaneler, gemilerde ise genelde arka kısımda yer alır. Bunun nedenini daha iyi anlayabilmek için sırasıyla araçların özelliklerini ve içinde bulundukları koşulları değerlenmek gerekir.
Suyu itmek mi, yoksa çekmek mi?
Suyun yoğunluğu havaya göre 800 kat daha fazladır. Bu nedenle suyu çekmek yerine suyu ileriye doğru itmek daha kolaydır.
Deniz araçlarının ağırlık merkezi oldukça önemlidir.
Deniz araçlarında pervaneler, bir şaft aracılığıyla doğrudan motorlara bağlanır ve motorlar çok ağırdır. Bir teknenin önüne ağır şeyler koymak istemezsiniz, çünkü o zaman dalgaların içine girdiğinizde tekne dalgaların üzerinden yükselmek yerine onların altına girer.
Temel olarak bir teknenin ön tarafının sivri ve şekillendirilmiş olmasının nedeni budur. Dalgaları aşağı ve yanlara yönlendirirken, arka kısım genellikle düzdür.
Pervaneyi dümenin önüne koyarsak ne olur?
Son dönemlerde özellikle yolcu gemilerinin ön veya öne yakın tarafında da pervane bulunmaktadır. Fakat bu pervaneler gemi seyri için değil 360 derece dönebilme kabiliyeti nedeniyle tamamen iskeleye yanaşma da manevraya yardımcı olması içindir.
Çünkü pervaneyi dümenin hemen önüne koyarsanız motor çalışırken dümenle pervane akıntısını yönlendirerek manevra kabiliyeti kazanırsınız.
Pervanenin önde olmasının riskleri yok değil.
Pervaneyi veya dümeni öne koyduğunuzda denizde hiç fark edemeyeceginiz bir şeye çarpıp hasar görebilir ve ana tahrik sistemi zarar göreceğinden tamamen devre dışı kalabilirsiniz.
Denizaltılar için durum biraz farklı. Bir denizaltı için en büyük sorun su altında pervane gürültüsü nedeniyle fark edilmesidir. Bunu önleyecek en önemli unsurlardan biri dizaynı nedeniyle denizaltı pervanesinin arkada bulunmasıdır.
Gelelim uçaklara. Havayı itmek mi, yoksa çekmek mi?
Uçaklarda ise durum tam tersi. Hava yoğunluğunun suya göre daha az olması nedeniyle pervanenin havayı itmesi değil çekmesi gerekir.
Pervanenin konumu, uçakların kontrol kabiliyetini arttırıyor.
Uçak pervaneleri, yapıları gereği arkalarında yüksek bir hava akımı üretirler. Bu havanın doğrudan kanadın ve kontrol yüzeylerinin üzerine yönlendirilmesi ile pilota, özellikle düşük hızlarda uçağı daha fazla kontrol etme kabiliyeti sağlar.
Uçaklar gemiler gibi sadece öne, sağa, sola değil; yukarı ve aşağıya da daha hızlı şekilde hareket etmek zorundadır. Bunun yanında ön tarafta bulunan pervane üzerinden çekilen hava motorun çalışma esnasındaki ısınma sorununa da bir çözüm olacaktır.
Pervaneli uçakların devri yavaş yavaş kapanıyor.
Fakat günümüzde hızla gelişen teknoloji ile uçaklarda türbin teknolojisi; verimli kullanım ve güvenlik gibi nedenlerle pervaneli uçakların yerini almıştır.
Artık önden pervaneli uçaklar galiba bizler için nostalji veya hobi amaçlı oyuncaklar olarak kalacaktır.