Arkeologlar için volkanik bölgeler, oldukça önemli kazı merkezleridir. Çok hızlı şekilde gömülen insanlar ve yapılar uzun süre bozulmadan kalabilirler, böylece arkeologların ve diğer bilim insanlarının işleri çok daha kolay olur. Arkeologlar genelde geçmiş dönemlerdeki yaşamı araştırırlar, ancak bu sefer buldukları biraz daha Quentin Tarantino filmi tadında olmuş.
Yabancı filmlerde, ölen kişilerin bedenlerinin yakılıp küllerinin savrulduğunu sıklıkla görürüz. Vezüv Yanardağı civarında yaşayan Herculaneum halkı ise bu tecrübeyi çok daha hızlı bir şekilde yaşamış. İtalyan arkeologların yayınladığı bir araştırma, bölge halkının kaderi hakkında daha fazlasını öğrenmemizi sağladı.
Araştırmacılara göre MS 79 yılındaki patlamada sıcaklık o kadar yüksek seviyelere ulaşmıştı ki, insanlar beyinleri patlayarak, kanları kaynayarak ve daha yaşarken derileri küle dönüşmeye başlayarak can vermişlerdi.
Ekip yaptıkları çalışmalarda "vücut sıvılarının kanlarının kaynadığına" dair delillerle, kemiklerde, yanmış bedenlerdekine benzer çatlaklar tespit etmişler. Bunun sonucu olarak da kafatasları patlamış.
Buldukları diğer dellilere göre "derileri çok hızlı şekilde küle dönmüş."
Genellikle yanan bedenlerde, derinin yandıkça kıvrılmasından kaynaklı olarak "Boksör duruşu" da denilen bir bükülme olmakla beraber, buradaki kemiklerin ve iskeletlerin yapısına göre bedenleri bu tepkiyi bile vermeden önce küle dönmüş, yani krematoryumlarda yanan bedenlerden daha hızlı yanmışlar.
Çok şaşırtıcı (!) bir şekilde beynin patlaması, derinin hızla küle dönmesi ve vücut sıvılarının buharlaşması bölge halkının anında ölmesine sebep olmuş.
