Teknolojinin gelişmesiyle birlikte para, artık dijital bir hâle dönüştü. Paranın telefonlarımızda rakamdan ibaret olduğu şu zamanlarda, dolandırıcılık ve hırsızlıklar da dijital versiyonlarına geçiş yaptı. Veri hırsızlığının en yaygın hâlinin, sahte hesaplar açmak ve bunların üzerinden krediler alıp kart limitlerini maksimuma çıkarmak olduğunu söyleyebiliriz.
Sorunlarla başa çıkabilmek için Visa yetkilileri, bankalara yardımcı olabilmek adına bir yapay zekâ uygulaması geliştirdi. Makine öğreniminin ön planda olduğu bu yol, hangi uygulamaların sahte hangi uygulamaların gerçek olduğunu saptayarak bankaların üzerindeki stresi büyük bir oranda azaltmayı hedefliyor.
‘Advanced Identity Score’ adlı program, dijital banka hırsızlıklarının önüne geçecek:
Visa'nın geliştirdiği Advanced Identity Score (Gelişmiş Kimlik Puanı), sahtekarlığın önüne geçmek dışında, markaya oluşan güven ve sadakatin olumsuz yönde etkileyebilecek etkenlerden kurtulmak için tasarlandı. Kıdemli Başkan Yardımcısı Melissa McSherry, Visa'nın misyonunu, 'dünyaya bağlanmak' olarak özetledi. Koronavirüs salgınının, ekonominin tüm bölümlerini etkilemesiyle eskisinden daha önemli olan güvenlik, yeni geliştirilen yolarla korunmaya alınacak gibi gözüküyor.
McSherry, “Tüketicilerin, finansal kurumların ve tüccarların belirsiz zamanlarda masraflarını kontrol etmeye odaklandıkça yeni hesap dolandırıcılıklarının oluşturduğu mali hasar önemli olabiliyor” şeklinde ekledi. Advanced Identity Score, kimlikle ilgili sahtekarlıkları önlemek için finansal kurumlara güçlü bir araç sunuyor. Visa'nın gelişmiş hizmetler sunmak için geliştirdiği yapay zekâ ve veri birleştirme üzerindeki uzmanlığı, dijital ekonomideki katılımcılara yüksek ölçüde fayda sağlayacak.
Melyssa Barrett’a göre 2013’ten bu yana yapılan veri hırsızlığının boyutu 13 milyar seviyelerine ulaştı. Maddi hasarsa neredeyse 10,2 milyar dolar. Durum böyle olunca Visa'nın üstünde çalıştığı; dijital banka dolandırıcılarını uzaklaştıracak bu yapı, oldukça yerinde ve doğru bir karar gibi gözüküyor.