Araştırmacılar, son zamanlarda müziğin günlük yaşamımızdaki etkilerine dair çalışmalarını hızlandırmış gibi görünüyor. Yaklaşık iki hafta önce yayınlanan bir araştırmada müzik dinlemenin beyin için ne kadar büyük bir egzersiz olduğu ortaya çıkartılmıştı. Geçtiğimiz gün ise uyurken müzik dinlemenin beynimiz üzerindeki etkileriyle ilgili yeni bilgiler paylaşılmıştı. Araştırmacılar, şimdi de günün belli bölümlerindeki müzik dinleme alışkanlıklarımızı ve bunların neye dayandığını ele alan bir çalışma hazırladılar.
Bu araştırma kapsamında 2 milyardan fazla Spotify verisi incelenerek 24 saatlik süreç içerisinde dinlediğimiz müziklerin bir analizi yapıldı. Elde edilen sonuçlara göre günlük müzik dinleme alışkanlığımız 5 farklı zaman dilimine göre ayrılıyor. Sabah, öğlen, akşam, gece ve sabahın erken saatleri olarak ayrılan bu dilimlerde dinlediğimiz müzik, vücudumuzun o anki biyolojik ritmine göre farklılık gösteriyor
Gönüllülerin birçoğundan aynı sonuçlar elde edildi:
Araştırmacılar, dinleyicilerin gün içerisinde dinledikleri müziklerin ses yüksekliğini, temposunu ve ritmini inceleyerek elde ettikleri verilerden sabah saatlerinde dinlenen müziklerin daha yavaş ve kısık sesli olduğunu, öğlen saatlerine yaklaştıkça da ses ve temponun arttığını belirledi. Günün diğer bölümlerinde ses düzeyi aynı kalırken gece yine düşüş gösteriyor. Diğer yandan şarkıların temposunda ve ritminde akşam saatlerinde bir tırmanış gözlemlendi.
Araştırmanın devamında 89 gönüllü ile bir test daha yapıldı. Gönüllüler, gün içerisinde istedikleri şarkıları dinlemekte özgürdüler ve elde edilen sonuçtan neredeyse bütün gönüllülerin aynı saatlerde aynı ses yüksekliğinde ve tempoda müzikleri dinlediği keşfedildi. Aynı zamanda dijital ortamlardaki aktivitelerimizin nasıl takip edilebileceğini de gözler önüne seren bu araştırma, ‘müzik zevki’ gibi öznel bir kavramın bile toplumdaki ortak yönlerini açığa çıkarıyor.