Geçmişte yayınlanan benzer raporlar olmakla birlikte International Energy Agency’nin (Uluslararası Enerji Kuruluşu) yayınladığı bir rapora göre karbon salınımı giderek artıyor. Bu sorun, beraberinde ilginç bir soruyu da gündeme getiriyor: Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımında artış; güneş pillerinin, rüzgar tribünlerinin ve bataryaların fiyatlarında düşüş yaşanıyorken hava kirliliği neden artıyor?
Bu soruya verilebilecek ilk cevap büyüyen dünya ekonomisi olabilir. Geçtiğimiz yıl dünya genelinde toplam enerji talebi %2,3 artış gösterdi. Bu artışın nedeni, şiddetli soğukların ya da sıcakların yaşanmasından dolayı ısınmak veya serinlemek için daha çok enerji harcamamız oldu. Hava koşullarındaki olağan dışı durumlar da iklim değişikliklerinden kaynaklanıyor. Çünkü bu durum, sera etkisinin oluşmasına neden olan kömür ve doğal gaz kullanımını artırdı. Sonuç olarak enerji üretmek için güneş ya da rüzgar kullanmak yerine fosil yakıtların kullanımı artış gösterdi. Nükleer enerji üretimi bile Çin ve Japonya gibi bölgelerde %3,3 arttı.
2000 ve 2018 yılları arasında güneş ve rüzgar ile üretilen elektrik, global elektrik üretiminde %7 paya kadar yükseldi ve nükleer enerjinin payı aynı oranda düşüş yaşadı. Bununla birlikte kömür tüketimi %1 azalırken, yarısı kadar karbondioksit yayan doğal gazın tüketimi %18’den %23’e yükseldi.
Sonuç olarak rakamlar, dünyanın yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji sağladığından daha çok fosil yakıtlardan enerji sağladığını işaret ediyor. Bu da gösteriyor ki iklim değişiklinin etkileri bu kadar bariz hale gelmişken bile buna karşı henüz yeterli adım atılabilmiş değil.
