Ganzflicker testi nedir?
Ganzlicker'in amacı, lazer ve sürekli yanıp sönen renklerle anormallik oluşturarak insan beyninde "sözde halüsinasyonlar" yaratmak. Yapılan açıklamaya göre bu sözde halüsilasyonların oluşması için tamamen karanlık bir odada olmanız ve testi tam ekran modunda gerçekleştirmeniz gerekiyor.
Ganzflicker, hayallerin dinamik bir projeksiyonu olarak görülüyor
Ganzflicker testi, her bir insan beyninin boşlukları nasıl doldurduğunu ortaya çıkarmak için yapılan bir test. Teste giren insanların deneyimleri birbirinden farklılık gösteriyor, bu da her bir görsel korteksin farklı işleyişlere sahip olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin zihinsel görüntüler üretememe hastalığı olarak görülen afantaziye sahip insanların yarısı Ganzflicker testinde de hiçbir şey göremiyorlar. Bu hastalığa sahip olmayan insanlardan kimi eski taş kaleler görürken, kimisi de baktıkları ekranın genişlediğini iddia ediyor.
Ganzflicker testine giren adaylardan gelen bazı yorumlar şöyle; "Ekranın içinden geçip başka bir yere geçebileceğimi hissettim." "Eski taş binalar gördüm, tıpkı bir kale gibiydi ve üzerinde uçuyordum." Gördüğünüz üzere bu test, her insanın beyninde farklı ilüzyonlara yol açıyor.
Peki beynimiz nasıl farklı halüsinasyonlar oluşturabiliyor?
Beynimizde duyusal (düşük frekanslı) ve bilişsel (yüksek frekanslı) olmak üzere birbiriyle etkileşime giren bölgeler bulunuyor. Duyusal bölgeler daha öznel yorumlamalar yaparken, bilişsel bölgeler herkes tarafından kabul edilen ve doğruluğu ispatlanmış şeyleri algılıyor. Örneğin yatay bir çizgiye yatay demek, bilişsel süreçten geçerken bir insanın sinirli mi yoksa mutlu bir yüz ifadesi takındığını algılamak duyusal frekanslar sayesinde oluşuyor. Beynimizde oluşan görsel için kimi zaman bilişsel, kimi zaman da duyusal bölgelerden aynı anda yardım alabiliyoruz. Yani resmin tamamlanması, iki bölgenin de ortak çalışmasından doğuyor.
Ganzflicker testinin sonunda nasıl halüsinasyon gördüğünüz, duyusal ve bilişsel bölgeleri ne kadar kullandığınızla doğrudan bağlantılı olarak sayılıyor. Örneğin taştan kalenin üzerinde uçtuğunu gören insan, düşük frekanslı ritime sahipken, sadece geometrik şekiller ve farklı renkler gibi basit şeyler gören insanların yüksek frekanslı ritime sahip oluyor.